Yıldızı Parlayan Oyun: Mangala

Bildiğiniz oyunlardan sıkıldınız, en az satranç kadar zorlu ve en az tavla kadar eğlenceli bir oyun mu arıyorsunuz? O halde, 4000 yıllık Türk strateji ve zekâ oyunu ‘mangala’ ile tanışmanızın zamanı geldi.

Mangala-indigodergisi
Mangala, son yıllarda ülkemizde oldukça rağbet gören yeni, daha doğrusu çok eski ancak bizlerin henüz keşfettiği bir oyun. Oyun, dünyanın birçok bölgesine yayılmış ve şekil değiştirmiş olsa da bugün, Irak’ta oynanan Halusa, Filistin’ de oynanan El-Mankala ve bir Baltık Alman oyunu olan Bohnenspiel ile çok benzerlik gösterir. Mısır’ daki bedeviler arasında oynanan, kuralları büyük ölçüde farklı olan Mangala isimli bir başka oyun daha bulunmaktadır. Kökleri asırlar öncesine ulaşmakla birlikte, Anadolu toplum hayatını yansıtan çeşitli tarihi eserlerde oyunun izlerine rastlamak mümkündür. Kahvehane kültürünün temelleri, 1554 yılında İstanbul’da atılmıştır. Daha sonra günümüz Avrupa’sında bu kültürün izlerine 1650 yılından itibaren, bizden 96 yıl sonra rastlanmıştır. Kahve kültürünün ilk yıllarını nakleden iki adet minyatür de İstanbul’ da resmedilmiştir. Bu kaynakların her ikisinde de mangala oynayan insanlar görülmektedir. Mangala, çeşitli dönemlerde Anadolu’ya gelen seyyahların seyahatnamelerinden tutun da, Bin bir Gece Masalları başta olmak üzere birçok edebi eserde de adından söz ettirmiştir. Batılı kaynaklarda ise mangala’dan ilk kez 1694′ te İngiliz oryantalist Thomas Hyde’ nin çalışmasında bahsedilmiştir. Jean Antoine Guer’ in 1747 yılında Paris’te yayımlanan Moeurs et Usages des Turcs (Türkler’ in Gelenek ve Alışkanlıkları) isimli eserinde, oyundan Mangola olarak bahsedilmektedir. İngiltere’ de ise 1860’ ın başlarında Mangala yeni bir oyun olarak tanıtılmış ve Jaques şirketi tarafından yayımlanmıştır.


Bugün Türkiye’ de, klasik mangala oyun kuralları bilinmek ile birlikte Güneydoğu Anadolu’ da Gaziantep gibi bölgelerde oynanan aynı isimdeki oyun daha çok Suriye kökenli La’b Mecnuni (Mecnun Oyunu) ile benzerlik gösterir. Ayrıca Anadolu’ da oynanan farklı mangala türevleri de bulunmaktadır: Erzurum’daki Pıç, Safranbolu’daki Altıev, Ilgın’ daki Meneli Taş, vb.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Mangala Oyununun, Anadolu kültürünün köklü bir başlığı olduğunu, oyunun genç kuşaklara tanıtılmasının, yaygınlaştırılmasının yararlı olacağını, kültürel ve turistik alanlarda Türkiye’ nin tanıtımına katkı sağlayacağını bildirmiştir. Bu gerekçeyle, bakanlık mangala oyununun okullarımızda oynatılmasını uygun bulunmuştur. TRT yapımcı yönetmeni Arslan Küçükyıldız, Osmanlılarda mangalanın minkale adı ile oynandığını ve bu kuralların minkaleden yola çıkılarak belirlendiğini kaydetmektedir.Bu kurallar ile mangala Türk yazılı ve görsel basınında tanıtılarakTürkiye’ de tekrar yaygınlaştırılmaya çalışılmaktadır ve 2010′ dan itibaren ulusal ve uluslararası turnuvalar düzenlenmeye başlanmıştır.


Son olarak oyunun kurallarını da sizlerle paylaşarak, sizleri bu keyifli ata oyunumuzla baş başa bırakıyorum.

Kurallar:

  • Oyunda 14 (veya 12) oyuk kullanılır. Bunlara ek olarak her oyuncu oyunda kazanacağı taşlarını koymak üzere bir kale çukuruna sahiptir.
  • Her iki oyuncu oyun başında kendi tarafındaki 6 oyuğa 4 taş koyar.
  • İlk oyuncu kendi tarafındaki çukurlardan birini seçer ve içindeki taşları, saatin tersi yönünde, sıradaki çukurlara birer birer bırakarak ilerler.
  • Eğer dağıtılan son taş ile çukurdaki taş sayısı 2 veya 4’e ulaşırsa bu çukurdaki taşlar çukurun kimin tarafında olduğuna bakılmaksızın kazanılmış olur ve oyuncunun kalesine katılır.
  • Bu çukurdan önceki çukurlarda da 2 veya 4 taş bulunuyorsa bu taşlar da kazanılmış olur.
  • Oyuncular sıra ile bir el oynar. Bir oyuncunun o anda kendi tarafındaki çukurlarda taşı kalmamışsa oyuncu o el için sırasını savmış olur.
  • Oyun bütün çukurlar boşaldığında sona erer. Oyun sonunda kalesinde en çok taş biriktiren oyuncu kazanmış olur.

Bazı versiyonlarda başlangıçta oyuklara konulan taş sayısı 6 olarak geçmekte ve son taşın geldiği oyukta 6 taş birikmesi durumunda da taşların kazanılacağı kuralı yer almaktadır. Oyun bu şekli ile Alman Bohnenspiel oyunu ile bitişteki farklılık dışında, aynı kurallara sahip olur.


Bahattin Yavuz
O, gaz lambasının sıska ışığıyla aydınlanan kitapların sihirli dünyasında bir seyyahtır. Ruh ırmağından arıttığı sözleri kağıda işleyen bir nakkaş ve kusursuzluk için ruhuna çekiç vuran bir heykeltıraştır.