Su kaynaklarının azalması endişe verici boyutta!

İklim değişikliği sebebiyle yağışların düzensizleşmesi ve yeraltı su kaynaklarının gittikçe azalması dünyada yaşanacak olan su kıtlığının en büyük sebepleri arasında yer alıyor. 2030 yılında su sıkıntısı çekmesi beklenen ülkeler arasında Türkiye de bulunuyor.

Su kaynaklarının azalması endişe verici boyuta

Dünyada su kaynaklarının azalması endişe verici boyuta


Birleşmiş Milletler’in hayatımızda suyun önemini vurgulayarak içilebilir su kaynaklarının korunması ve çoğaltılması amacıyla ilan ettiği “Dünya Su Günü”, bu sene 23. yılında. Dünyanın her yerinde 22 Mart tarihinde çeşitli aktivitelerle kutlanan bu özel günde, artık dünya üzerinde su kaynaklarının azalması endişe verici bir boyuta ulaşmış durumda. “Sağlıklı ve Taze İçme Suyuna Ulaşmanın En Kolay Yolu” ilkesini benimseyen Waternet, resmi verilerden derlediği araştırmasında, temiz su kaynaklarının yok olmasıyla dünyayı bekleyen tehlikeyi gözler önüne seriyor.


Dünyada her 10 kişiden biri güvenilir suya erişemiyor

  • Son 100 yılda dünyada su tüketimi 10 kat artarken, kişi başına düşen su miktarı yarı yarıya azaldı.
  • Sanayileşme, çarpık kentleşme, nüfus artışı ve atık su sorunu nedeniyle temiz suya ulaşmak gittikçe zorlaşırken, dünya nüfusunun yüzde 20’si içilebilir temiz sudan mahrum.
  • Dünyada 748 milyon kişi, bir başka deyişle her 10 kişiden biri güvenilir suya erişemiyor.
  • Dünyadaki okulların 1/3’ünde güvenilir su bulunmuyor.
  • Düşük ve orta gelirli ülkelerde, sağlık tesislerinin 1/3’ü güvenilir su kullanamıyor.
  • Dünyada 470 milyonu aşkın kişi su kıtlığı çeken bölgelerde yaşarken, her yıl başta çocuklar olmak üzere 10 milyon kişi sudan kaynaklanan salgın hastalıklar sebebiyle hayatını kaybediyor.
  • 2030 yılına kadar küresel su talebinde yüzde 55’lik bir artışın yaşanması beklenirken, söz konusu yılda mevcut su kaynakları toplam su talebinin yalnızca yüzde 60’ını karşılayabilecek.
  • İklim değişikliği sebebiyle yağışların düzensizleşmesi ve yeraltı su kaynaklarının gittikçe azalması dünyada yaşanacak olan su kıtlığının en büyük sebepleri arasında yer alırken, 2030 yılında dünya yüzde 40 oranında bir su kıtlığı ile karşı karşıya kalacak.

Türkiye’deki su kaynakları yetersiz

  • Üç tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye, aslında sanıldığı gibi su zengini ülkelerden biri değil.
  • Türkiye’de kullanılabilir su potansiyeli 112 milyar metreküp. Bu rakamın yaklaşık 7 milyar metreküpü içme ve kullanma suyu olarak, 5 milyar metreküpü sanayide, 32 milyar metreküpü de tarımda kullanılıyor.
  • Türkiye’de kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı 1.519 metreküp civarındayken, 2030 yılında ülkemizde artan nüfus nedeniyle bu rakamın 1.120 metreküp seviyelerine gerilemesi bekleniyor.
  • Küçük ölçekli yerleşim yerlerinde altyapı eksikliği, büyük şehirlerde ise hem altyapı sorunları hem de artan tüketim nedeniyle temiz ve taze su bulmak gün geçtikçe zorlaşıyor. Bu kapsamda dünyada ve Türkiye’de su arıtma cihazlarına olan ihtiyaç her geçen gün artıyor.
  • Özellikle İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlerde içme suyu olarak şebeke suyunu tercih edenlerin sayısı giderek azalırken, sağlıklı suya kolayca ulaşmak isteyenler için su arıtma cihazı yükselen bir trend olarak adından söz ettiriyor.
  • Geçtiğimiz yıl dünyada 3,2 milyar dolara ulaşan ve 2020 yılına kadar yüzde 16 büyümesi beklenen su arıtma cihazı pazarında büyümesiyle dikkat çeken Türkiye’de, su arıtma sektörünün büyüklüğü 80 milyon dolar civarında.
  • Su arıtma cihazları, içme suyunun yanı sıra çay, kahve ya da yemek yaparken kullandığımız suyun da tek bir kaynaktan elde edilmesini sağlayarak su tasarrufuna yardımcı oluyor.

Pirus Zaferi: Kazanmak için her şeyi yitiriş


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.