Erdoğan: Kürt kardeşlerimizin arasında teröristler varsa kusura bakmasınlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kürt kardeşlerimizin arasında teröristler varsa kusura bakmasınlar elimiz yumuşak olamaz. Fırat’ın doğusundaki harekata birkaç gün içinde başlayacağız.

Erdoğan: Kürt kardeşlerimizin arasında teröristler varsa kusura bakmasınlar fırat doğusu
Erdoğan: Kürt kardeşlerimizin arasında teröristler varsa kusura bakmasınlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) tarafından düzenlenen ve konsepti “Küresel Güç Türkiye” olarak belirlenen Türk Savunma Sanayii Zirvesi’nde konuşma yaptı.

Erdoğan “Çok kararlıyız, bayraktar, İHA ve SİHA’larımız, ANKA’mız, Hürkuş uçaklarımız semalarımızda ülkemize hizmet etmeye başladı. ATAK helikopterimiz en önemli hava güçlerimizden biri haline geldi. Milli muharip uçağımızı geliştirme yönünde kesintisiz bir çaba içindeyiz” dedi.


ABD’ye de seslenen Erdoğan, “Son olarak 30 bin teröristi bölgede eğitme adımlarını atmaya başladılar. Yok böyle bir şey diyorlar. Tüm dünya medyası tespit etmiş durumda. Ne yaptığınızın farkında mısınız? Birlikte bayrak sallama, onların paçavrasını sallıyorlar. Ortak devriye, ortak eğitim aşamasına kadar getirdiler bu işi. İtirazlarımıza da ağır silahlar vermedikleri mevcutları da toplayacaklarını söylediler. Kimi uyutuyorsunuz?” dedi.

Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları:

“Batı verirse bir şey yaparım ve gelmedi hep kapılardan döndük döndürüldük. Türkiye’ye gelince vermiyor. Bunu Kıbrıs’ta yaşadık. Kıbrıs’tan sonra ASELSAN’ı kazandırdık. Kötü komşu bizi ev sahibi yaptı. Artık ihracata başladık. Dünyada yaşanan sayısız örnek en büyük ispattır. Savunma sanayinde belli bir yere ulaşamamışsanız özgürlüğünüzü garanti altına almanızı asla size getirmez.

Çok kararlıyız, bayraktar, İHA ve SİHA’larımız, ANKA’mız, Hürkuş uçaklarımız semalarımızda ülkemize hizmet etmeye başladı. ATAK helikopterimiz en önemli hava güçlerimizden biri haline geldi. Milli muharip uçağımızı geliştirme yönünde kesintisiz bir çaba içindeyiz.

Daha uzun menzilli olanlarını da yapmak bunların üretimine geçmek istiyoruz. Uzun menzilli füzelerle daha önemli adımlar atıyoruz, atacağız. Daha ileri teknolojilere dayalı sistemleri geliştirme faaliyetleri de kesintisiz devam ediyor. Önemli adımlardan bir tanesi ALTAY tankını seri üretim aşamasına getirdik. Ne kadar önemli olduğunu Afrin’de gördük. Altay’la çok daha farklı mevzi kazanacağız.

ABD’nin bize verdiği sözleri ve sonuçları paylaşmak istiyorum. “DEAŞ operasyonunu birlikte yapalım” dedik. Kapsamlı planı sunduk. Son olarak 30 bin teröristi bölgede eğitme adımlarını atmaya başladılar. Yok böyle bir şey diyorlar. Tüm dünya medyası tespit etmiş durumda. Ne yaptığınızın farkında mısınız? Birlikte bayrak sallama, onların paçavrasını sallıyorlar. Ortak devriye, ortak eğitim aşamasına kadar getirdiler bu işi. İtirazlarımıza da ağır silahlar vermedikleri mevcutları da toplayacaklarını söylediler. Kimi uyutuyorsunuz?”

Münbiç’teki hakikati ortadan kaldıramazsınız. Neymiş Suriye Demokratik güçleriymiş. Siz kimi uyutuyorsunuz ya. Biz kimin kim olduğunu biliyoruz. Onlar Kürt değilmiş Arap’mış. Biz Arap’ı da iyi biliriz Kürt’ü de iyi biliriz. Terörist Kürtleri de iyi biliriz.

Kürt kardeşlerimizle aramıza nifak sokmanıza gerek yok. Kürt kardeşlerimizin arasında terörist olan varsa gereğini yaparız.

“Fırat’ın doğusundaki harekata birkaç gün içinde başlayacağız”

Her şeye rağmen Amerika’yı doğru zeminlerde buluşabilmemiz şartıyla gelecekte de birlikte yol yürüyebileceğimiz stratejik müttefikimiz olarak görüyoruz. Ülkemizin beka meselesi olarak gördüğümüz Suriye politikasındaki derin görüş ayrılıklarımızın, gelecekteki daha büyük işbirliklerimizin önünde bir engel oluşturmasına izin vermemeliyiz.

İşte bu anlayışla Fırat’ın doğusunu bölücü terör örgütünden kurtarmaya yönelik harekatımıza birkaç gün içerisinde başlayacağımızı ifade ettik, ediyoruz. Hedefimiz asla Amerikan askerleri değildir, bölgede faaliyet gösteren terör örgütü mensuplarıdır.

Bugüne kadar yaptıklarımız ısınma, alıştırma egzersizleri

Terörle mücadelede hedeflere varabiliyorsak bunun nedeni lojistik desteğin sürekli olarak gelmesidir. Batı bize hep kongre izin vermiyor dedi. Başkalarına veriyor, Türkiye’ye gelince veriyor. Bunu Kıbrıs’ta yaşadık. Kıbrıs’tan sonra ASELSAN’ı kazandık. Kötü komşu bizi ev sahibi yaptı. Artık ihracata başladık. Bundan sonra daha da iyi olacak.


Sadece doğal kaynağa veya ticarete dayalı paranızın olması, savunma sanayinde belirli bir seviyeye ulaşamamışsanız özgürlüğünüzü garanti altına almanızı asla size getirmez. Türkiye maddi imkanları sınırlı olmasına rağmen savunma sanayi sayesinde söz sahibi ülkeler arasında yer alıyor.

Bulunduğumuz yerin önemli bir bölümünü son 16 yılda kaydettik. Sizlerin de bildiği sebeplerden dolayı savunma sanayi hamlelerimiz akim kaldı, akim bırakıldı. Son 16 yıldaki atılımlarımız sayesinde ülkemizi farklı konuma getirmeyi başardık. Bugüne kadar yaptıklarımızı ısınma, alıştırma, egzersiz hareketleri olarak görüyoruz. İnşallah, bundan sonra koşmaya çok daha farklı bir şekilde devam edeceğiz.

60 milyar doları bulan 650 kalem işi takip ediyoruz

Bazıları bu vizyonu anlamakta zorlanıyor. Uzay yatırımları bazılarına anlamsız gözüküyor. Biz geleceğe yatırım yapıyoruz. Savunma sanayi alanındaki vizyonumuzun sözde kalmayıp icraata dökülmesi için proje bedeli 60 milyar doları bulan 650 kalem işi takip ediyoruz. Önemli olan potansiyelimizi harekete geçirmek çalışmalarımızı verimlilik esasına göre yürütmektir.

Silahlı silahsız insanlı insansız tüm hava araçlarımız konusunda önemli mesafeler kaydettik. Başbakanlığım döneminde stratejik ortağımızdan İHA almak istiyoruz, bugün git yarın gel. Kiralık verin, yok. Hep söylenen şu ‘kongre izin vermiyor.’ Bıktık, özel sektörümüz çıktı ortaya İHA da yaptı, silahlı İHA da yaptı. Çok daha ileri gidecekler biliyorum, çok daha güçlüsünü, onlarda olmayanı yapacaklar. Bugünlere ulaştık.

Kasırga, Bora, SOM gibi füzeler seri üretim aşamasında

Atak helikopterimiz en önemli hava güçlerimizden biri haline geldi. Atak halikopterimizi çok daha güçlü hale getireceğiz. Genel maksat helikopterimizin prototip testleri de devam ediyor. Altay tankını seri üretim aşamasına getirdik. Bu tank TSK’nın hizmetine sunulacaktır.

Kasırga, Bora, Som gibi füzelerimiz seri üretim aşamasına gelirken daha yeni modellerle ilgili çalışmalarımız da sürüyor. O da daha uzun menzilli olanlarını yapmak, bunların üretimlerine geçmek. Bu alanda önemli bir adımı da inşallah uzun menzilli füzelerle atıyoruz, atacağız. Deneme atışlarının tamamlandığı bu proje Türkiye’yi bir üst lige taşıyacak.

Türkiye, savunma sanayindeki tüm stratejik ihtiyaçlarını kendisi geliştirilebilir, üretebilir hale gelene kadar durmayacağız, çalışacağız. Çok acil olmayan hiçbir ürünün ithal edilmemesinin talimatını bir kez daha veriyorum. Bizi birilerine muhtaç etmeyin. Devletimizin ve milletimizin tek bir kuruşunun dahi amacımıza uygun olmayan yerde kullanılmasına rıza göstermeyiz.

Kaçak göçek de olsa bu yola tevessül eden varsa kendilerinden hesap sorulacağına emin olsunlar. Aksi yönde baskıya uğradığını düşünen varsa durumu bize bildirmesini istiyorum. Kimsenin kişisel çıkarları ülke ve milletin menfaatleri üzerinde olamaz.

Münbiç’te hala netice alamadık

Güneyimizde terör koridorunu inşa etmenin gayreti içindeler. Biz bunlar teröristtir diyoruz. Başta ABD stratejik ortaklarımız bunlar terörist değildir diyor. Bunlar PKK’nın yan kollarıdır. Siz bizimle neden hareket etmiyorsunuz da onlarla hareket ediyorsunuz? NATO’da beraber değil miyiz? DEAŞ’a karşı bir şey yapacaksan beraber yapalım, Rakka’da yapacaksan beraber yapalım.

Münbiç’te hâlâ netice alamadık. Sayın Başkan 30 günde bunların tamamını temizleyeceğiz diyor. Göreceğiz. Temenni ederiz ki temizlesinler.

Güçlü bir orduya sahibiz, hepsi kabul ediyor. Ne zaman Suriye’de sahaya indik işin gidişatı değişti. Yıllarca DEAŞ diyerek Suriye’nin altını üstüne getirenlerin balonunu Fırat Kalkanı ile patlattık.


20 bin TIR’a aşkın teröristlere silah gönderildi. Bunun yanında araç gereç gönderildi. Söylüyoruz, böyle bir şey yok diyorlar. Türkiye bir göçebe devleti değil, modern bir devlet bunu bilmeniz lazım. Bu konuda ABD ile derin görüş ayrılığı yaşadığımız herkesin bildiği bir gerçektir.

ABD Hava Kuvvetleri: Gelin bizi hackleyin!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.