Bugün siyasi partilerin internet sitelerine her gün binlerce insan giriyor. Fakat 2000 yılının ilk günlerinde durum farklıydı.
Türk siyasi tarihinin hızına internet siteleri de dayanamadı. ‘Partiler çöplüğü’nün yanında siyasi partilerin internet sitelerine dair nostalji sayfaları da internette yerini aldı. Gerek siyasi gerek bilişim açısından algımıza farklılık kazandırabilecek bu yazıda bu sitelerle küçük bir yolculuğa çıkalım istedik.
Anavatan Partisi
Dönemin güçlü partilerinden Anavatan Partisi internet sitesinin 10.000’inci ziyaretçisine bir el bilgisayarını genel başkanın elinden verebiliyordu.
Doğru Yol Partisi
Yıl 1996..
Doğru Yol Partisi’nin internet sitesi. Türkçe karakterlerin bozuk olması bir rastlantı değil. Site ilerleyen zamanlarda bu sorunu çözmek için de uyarılar yapıyor. Yani daha Türkçe harfler bile tarayıcılarda yeni yeni yerini alıyor.
DYP zamanının en büyük partilerinden. Fakat internet sitesi basit html teknikleri ile yapılabilmiş. Bugün ücretsiz bir blog açmak istediğinizde dahi kat kat fazla şıklıkta bir site size veriliyor. Sitede zamanının küçük internet fonksiyonları kullanılmış.
‘Saat oldukça erken! Saat şu anda 4:26’ şeklinde bir ibare bizi sitenin altında karşılıyor. Site tamamlandıktan sonra muhtemelen genel başkana sunulmuş ve bu küçük özellik de gösterilmiş. Siyasetin büyük ihtirasları, hırsları yanında siteye küçük bir heyecan getirecek bir kod parçasının göz önünde tutulması da ayrı anlamlı.
Yeni nesilden çoğu kişi DTP’yi BDP’den önce kapatılan siyasi parti olarak bilir fakat öncesi daha farklı. Demoktratik Toplum Partisi’nden yıllar önce Hüsamettin Cindoruk’un kuruculuğunu yaptığı Demokrat Türkiye Partisi de (dtp.org.tr) internet sitesi üzerinden yayına başlıyor.
DTP Refahyol hükümetine tepki olarak istifa eden bir grup DYP’li milletvekili tarafından kurulmuş bir parti. Sitenin tüm yayınlarında Atatürk ve ulusal devlet vurgusu ön planda. Fakat Türk siyasetinin hızına dayanamayan parti de partiler çöplüğü arasında yerini alıyor.
Aynı adrese girmek isteyen kullanıcılar bir süre sonra şu yazı ile karşılaşıyorlar. Aslında bu yazı siyasi parti internet siteleri açısından alışılmış bir yazı. Siyasi hafızamızı hatırlatıyor bir anlamda ‘silinmiş’ uyarısı ile..
Bundan yaklaşık 1 yıl sonra aynı internet sitesine girmek isteyen kullanıcıları ise çok daha farklı bir dünya görüşü ve içerik ile karşılaşıyor.
HADEP
HADEP geleneğinin devamı olarak bilinen Demokratik Toplum Partisi’nin internet sitesi bizi karşılıyor. Atatürk ve ulusal devlet kavramlarının yerini yerel yönetimler ve ‘Kürt’ kelimesi almış durumda.
HADEP geleneği demişken HADEP’in internet sitesini de hatırlamamak olmaz. Site yıllar boyu aynı tasarımı kullanıyor.
Daha o zamandan sitede İngilizce ve Almanca bilgilerin konulmasına önem verilmiş. Yerel Yönetimler Programı sizi karşılayan başlıklardan biri. Site ağırlıkta Türkçe fakat ‘Gundi’ tarafından güncelleniyor. Tabi bir süre sonra arşivlerdeki yerini alıyor.
Fazilet Partisi
İnternet tarihleri de parti gibi kısa süreli oluyor.
Uzun bir süre ziyaretçilerini ‘Web Sitemizin Çalışması Devam Etmektedir.’ yazısı ile karşılayan parti bir süre sonra ise kapatıldıklarını haber veriyor.
Yeni Türkiye Partisi
Biraz daha yakın zamana geldiğimizde. Bir zamanların medyatik partisi YTP ile karşılaşıyoruz. ‘Yeni Türkiye Partisi’ 2001 krizinden sonra İsmail Cem’in genel başkan olarak kurduğu bir parti. Mevlana’nın yenilenme üzerine sözü ile karşılıyor ziyaretçilerini..
Genç Parti
Ve siyasi partiler mezarlığının son sitelerinden ünlü ‘Genç Parti’.
Ziyaretçileri genel başkanın programı ile karşılıyor. Cem Uzan’ın her gün saat saat programı internet sitesinde yer alıyor. Sitenin altyapısının sağlam olduğunu ve o zamanlarda online video izleme çok yaygın olmasa da Genç Parti sitesi üzerinden miting görüntülerini yavaş da olsa izleyebildiğimizi hatırlıyorum.
***
Şimdilerde ise Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Youtube üzerinde özel bir kanal ile soruları yanıtlıyor.
Birkaç basit sayfadan oluşan, amatörce hazırlanmış bu siyasi parti yayın organları bize şaşırtıcı gelebilir. Fakat muhtemelen 5-10 yıl sonra bugün sahip olduğumuz teknoloji ve imkânları garipseyeceğiz.
Bakalım ne olacak..
Türk siyasi tarihinin hızına teknolojinin yetişip yetişemeyeceğini hep birlikte göreceğiz.