Hamilelik ve Yaşamı Kolaylaştırıcı Pratik Bilgiler

Hamilelik süreci insanlara farklı deneyimler yaşatan, kazanımlarla dolu bir süreçtir. Planlı ya da plansız olsun hamilelik öğrenildiği an itibariyle anne ve babayı duygular arası bir yolculuğa çıkartır. Plansız olduğunda beklemediğiniz bir sürprizle karşılaştığınızı düşündüğünüz bir anı yaşamış olabilirsiniz.

hamilelik
Sorumluluklarınızın artacağı ile ilgili düşünceler, çalışan annelerin iş yaşamlarında olabilecek değişikliklerle ilgili kaygıları doğal duygulardır. Tıpkı öğrendiğiniz anda sevinç çığlıkları atmanın, yakınlarınızla bu haberi paylaşmanın doğal olduğu gibi… Size içinizde yaşayan bir canlı olduğunu haber veriyorlar. Ta ki hızlı hızlı atan kalp atışlarını duyana kadar inanamıyorsunuz. Eğer o ana kadar içinizde kaygılar varsa, çoğu zaman ilk duyduğunuz o kalp atışlarının sizi büyülediğini ve dönüşüme uğrattığını fark ediyorsunuz.

Hamilelik ve Mide Bulantısı

Hamilelik süresince kimi anneler baş dönmesi, mide bulantısı, dolaşım bozuklukları v.s. yaşarken kimi annelerde büyüyen karınları dışında hiçbir belirti görülmüyor.Aslında anne ruhsal ve fiziksel olarak ne kadar hazırsa, bu süreci o kadar kolay geçiriyor. Hazırlıksız yakalandıysa da geç değil; o an itibariyle telkinler, gevşeme yöntemleri, doğru beslenme ve egzersiz gibi size yardımcı olacak bir yolda yürüyebilir, anın keyfini çıkarabilirsiniz.İlk aylarda bebeğinizi hissetmiyorsunuz. Dördüncü ve beşinci aydan sonra bebeğiniz içinizde dans etmeye başlıyor. Küçük tekmeleri ve oyunlarıyla “Ben buradayım, varım ve sizinleyim.” demeye başlıyor.
Yaşadığınız mucizenin farkında olmak, eşinizi bu sevince ortak etmek bebeğinize ve kendinize verebileceğiniz en değerli armağan olacaktır. Bu süreci kaliteli yaşamak çok önemli, çünkü yapılan araştırmalar hamilelik sürecini nasıl geçirdiğinizin, bebeğinizin bundan sonraki bütün yaşamında önemli rol oynayabileceğini gösteriyor. O halde hamilelik sürecini nasıl geçirmeliyiz? Bu süreçte ebeveynlerin yaşamlarını kolaylaştıracak pratik ama bir o kadar da önemli bilgiler var mıdır? Bunlar nelerdir?Hamilelikte, daha önceki beslenme tarzınızdan çok farklı bir diyet uygulamanız gerekmemektedir. Ama çok sık görülen mide bulantıları şikayetlerini azaltmak için az az ,sık sık yemelisiniz. Hamur işi, yağlı, acı, kızartma ağırlıklı, tatlı yiyeceklerden uzak durmak gerekmektedir. Her öğünde süt veya süt öğünlerinin bulunması önemlidir ve kabızlığı önlemek için bol sebze ve meyve tüketilmesi önerilmektedir. Yumurta, ceviz, badem, fındık, kuru kayısı, kuru üzüm, kuru incir, semizotu ve kara lahana en çok önerilen yiyecekler arasındadır.Yüzme, yürüyüş, hamileler için yoga ve pilates en güvenilir sporlardır. Her gün en az yarım saat yürüyüş yapmak çok yararlıdır. Yüzme iç bacak kaslarını kuvvetlendirir ve suyun içinde ağırlaşan bedeninizin ağırlığını hissetmediğiniz için çok rahatlatıcıdır ve doğumu kolaylaştırır.

Hamilelik ve Beden Sağlığı

Hamilelik lekelenmelerini önlemek için güneşe çıkmadan önce mutlaka koruyucu krem kullanmalısınız. Çatlayan bölgeler de güneş ışığına maruz bırakılmamalıdır.

Hamileliğinizin üçüncü dönemi itibariyle rahat oturabilmeniz, uyuyabilmeniz ve doğumdan sonra da bebeğinizi emzirmek için kullanabileceğiniz hamile yastıkları satılmaktadır. Bu yastıklar yaklaşık 1 metre boyunda ve bedeninizin şeklini alıyor. Uyurken sol tarafınıza yatmanız öneriliyor ve bacağınızın arasına yastık koymak dolaşımı kolaylaştırıyor. Bu yastıklar belki de hamileler için yapılmış en yaralı ürünlerden biri çünkü yastık uzun olduğu için başınızı, karnınızı ve bacaklarınızı aynı anda destekliyor ve otururken sırtınızı tamamen doldurduğu için bel ağrılarını önlüyor.


Kilo aldığınız için oluşabilecek çatlakları önlemek ya da azaltmak için eczanelerde satılan tamamen organik kremler bulunmaktadır. Doktorunuzun önerisi doğrultusunda bu ürünleri güvenle kullanabilirsiniz. Bunun dışında susam yağı ve badem yağını eşit oranda karıştırıp gece yatmadan önce kullandığınızda da son derece iyi gelmektedir. Duştan çıkmadan önce saf zeytinyağıyla bedeninize masaj yapabilirsiniz. Bir başka yöntemde susam ve badem yağı yerine kakao yağı kullanmaktır. Bedeninize krem ya da yağ sürerken karın bölgenize dairesel hareketlerle masaj yaparak iyice yedirmelisiniz. Göğüs bölgenize uygularken, merkezden dışa doğru dairesel hareketler yapıp sonra da boyuna doğru masaj yapmalısınız. Bacaklarınıza ve kalçanıza aşağıdan yukarı doğru masaj yapmak çok iyi gelmektedir. Elbette kolları da ihmal etmemek gerekiyor.

Masajı eşinizin yapması hem birbirinizle, hem de babanın bebekle olan bağını güçlendirmesi açısından tercih edilmelidir. Hamileliğiniz, doğumunuz ve sonrasında en büyük yardımcınız eşinizdir. Bu sürece onu dâhil edin ve bebeğinizle sık sık temasa geçmesi için yüreklendirin.

Hamilelik Hastalık Değildir

Hamilelik hastalık değildir. Evde hasta gibi davranmamalı, bu süreçte her anın tadını çıkarmalısınız. Geriye isteseniz de dönemeyeceğiniz çok özel bir dönem geçiriyorsunuz ve bu mucizenin farkına varın. Eşinizle ilişkinize özen göstermeli, ona bu süreçte yaşayabileceği duygu geçişleri konusunda destek olmalısınız. Artan sorumluluğun baskısını hissedebilir ve bu duygularını bastırabilir. Konuşarak eşinizi rahatlatmalısınız. Evet, siz anne oluyorsunuz ama o da baba oluyor. Ailenize yeni bir birey katılıyor ve bu sevinci aile olarak deneyimlemelisiniz. Eşinizle beraber hamilelik dönemi ve sonrası anne babalık programlarına katılmanızı öneririm. Gerçekten çok yaralı oluyor, eğer bulunduğunuz şehirde böyle bir kurs bulunmuyorsa internetten gruplarına üye olabilirsiniz. Ne kadar çok bilinçleniyorsanız o kadar kolay ve sağlıklı bir süreç sizi bekliyor.

Evinizde sevgi ortamı esas olmalı ve bebeğinize henüz rahme düştüğü an itibariyle sevgiyle yaklaşmalısınız. Onlar her şeyi hissediyorlar. Stres, sıkıntı ya da yüksek ses ortamlarında elinizi karnınıza koyup bebeğinizle konuşmalısınız. Üzülmemesini, bunun onunla ilgili olmadığını ve onu çok sevdiğinizi söylemelisiniz. Bebeğinize şarkı söyleyebilir, ona anne karnındayken masallar okuyabilirsiniz. Elinizi karnınıza koyduğunuzda elinize doğru yaklaştığını ve küçük tekmelemeleriyle size karşılık verdiğini göreceksiniz. Mozart, Vivaldi ve sakinleştirici müzikler dinletmeniz çok yararlı olacaktır.Bu tür müzikleri bebeğinizin çok sevdiği ve zekasını geliştirdiği söylenmektedir.


Hamilelik ve Doğum Endişesi

Doktorunuzla konuşarak yapabileceğiniz birkaç şey var. Normal doğum yapacaksanız, kolay olması için 32. hafta itibariyle perine masajı uygulayabilir ve bunun dışında perine egzersizi uygulayabilirsiniz. Perine egzersizi perinenin bir defa da en fazla 10 defa sıkılıp bırakılmasıyla gerçekleştirilir. Aklınıza geldikçe yapabilirsiniz. Tuvaletinizi yaparken idrarınızı tutup bırakarak egzersizi nasıl yapmanız gerektiğini anlayabilirsiniz. Perine masajı ile ilgili detaylı bilgi içinse internetten yararlanabilirsiniz. Perine masajı epizyo denilen kesinin yapılmasını önleyebilmektedir. Doktorunuz bir sakınca görmezse ahududu yaprağı çayını haftada bir, 32. hafta itibariyle her gün içebilirsiniz. Doğumunuza yardımcı olmaktadır.

Doğum sırasında mümkünse doğumhanenin ışıklarının kısılmasını ve müzik çalmasını, eşinizin doğuma girmesini ve video kaydı veya fotoğraf çekimini talep ediniz. Eşiniz doğum sırasında size masaj yaparak oksitosin ve endorfin denilen sevgi hormonlarının salınmasına ve doğumun daha kolay olmasına yardımcı olmaktadır. Doğum, yemek ve su içmek kadar doğaldır ve gerekmedikçe müdahaleye izin verilmemelidir. Hastaneye gitmeden önce bir doğum planı hazırlamalısınız ve doğum yapacağınız hastaneyi mutlaka daha önceden görmelisiniz. Doğal doğum konusunda çok yararlı bilgilere ve gruplara İnternetten ulaşabilirsiniz.

Dışarıda gördüğünüz her insanı bir kadın dünyaya getirdi. O halde korkulacak bir şey yok. Doğumunuz sırasında bu güne kadar doğum yapmış tüm kadınların gücünü düşünüp onların gücüyle birleştiğinizi hayal edebilirsiniz.

Bugün, nüfusun tamamı çocuklardan oluşmuyor; ama bugün anne karnındaki bebekler ve onların ekeceği tohumlar yarınki toplumun %100’nü oluşturacaktır. O yüzden onlarla koşulsuz sevginizi bugün itibariyle paylaşmalı ve yaşadığınız sürecin ne kadar önemli olduğunun farkında olmalısınız. Siz çok değerlisiniz, bebekleriniz de öyleler…


Ekim 2008


Funda Doğan
11.11.1977 tarihinde dünyaya geldi. Başkent Üniversitesi Turizm İşletme mezunu olan yazar; 1999 yılında tanıştığı Reiki enerjisinin onda açtığı açılımlarla daha sonra pek çok öğretiyi yaşamına geçirmiştir. Ayurveda, EFT, NLP gibi öğretileri ve Dünya adındaki oğluyla yolculuklarının sentezini bir kitap altında toplamaktadır. 2012 yılından beri, daha çok ebeveynleri hedef aldığı 'İçimdeki Ayna' adlı eğitimlerini vermektedir. Müziğe olan tutkusu da yazmaya olan tutkusu kadar güçlüdür.