Dünya Gıda Fiyatları Sorunu: Küresel Kriz Endişesi

Kuraklık tüm dünya üzerinde etkili oldu. ABD’de gıda üretimi son elli yılın en sert kuraklığını yaşadı. ABD kuraklık ile boğuşurken, dünyanın birçok bölgesi de yağmura hasret kaldı. Hindistan’da muson yağmurlarının azalması kuraklığa neden oldu. Hindistan’da tarım arazilerinin yarısından çoğunun sulanamaması tarım ekonomisi açısından büyük bir darbe oldu. Hindistan’da kuraklık ilan edildi. Karadeniz ülkelerinde etkili olan sıcak yaz ayları tahıl üretimini olumsuz etkiledi.

doğa insan küresel kriz kuraklık gıda fiyatları

Gıda fiyatlarındaki artışlar küresel krizlere neden olabilir!

Yakın zamanda yaşanan bu olumsuz olayların bir sonucu olarak dünya tarım sektörü ciddi şekilde etkilendi. Özellikle dünyanın en büyük mısır ve soya ihracatçılarından ABD’de tahıl fiyatlarını rekor seviyeye ulaştı. Dünya gıda piyasasının üretici baş aktörlerinin çoğunun etkilendiği bu durum karşısında dünya gıda fiyatları da yükselmeye başladı. Uzmanlar küresel çapta tarım ürünleri üretim tahminlerini sürekli bir şekilde aşağıya çekmeye devam ediyor.

Dünyanın en büyük tahıl ihracatçılarından biri olan ABD’de kuraklık nedeniyle mısır yüzde 80, soya fasulyesi de yüzde 11 oranında olumsuz etkilendi. Mısır fiyatı yüzde 29 artarken buğday fiyatı yüzde 41 ve soyanın fiyatı ise yüzde 17 oranında yükseldi. Bu ve benzeri fiyat artışları sadece ABD’yi değil özellikle gıda ithalatçısı ülkeleri derinden etkilemeye devam ediyor. Dünya gıda fiyat artışlarındaki yükselişin küresel bir krize doğru gidişinden endişe ediliyor. Daha önceleri dünyanın az gelişmiş bölgelerinde görülen ayaklanmaların küresel ölçekte olmasından korkuluyor.


Türkiye orta risk grubunda

İsviçre finans kuruluşu UBS’nin, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika üzerine yaptığı değerlendirmelere göre: Emtia fiyatlarındaki artış Rusya, Ukrayna, Kazakistan ve Mısır’da negatif etki yaratabilir. İstatistikler ise küresel gıda fiyatlarındaki değişimlere her bir EMEA ülkesinin verdiği tepkinin farklı olduğunu gösteriyor. Çek Cumhuriyeti, İsrail ve Güney Afrika’da riskin az olduğu değerlendiriliyor. Macaristan, Polonya, Romanya ve Türkiye ise orta risk grubunda olarak tahmin ediliyor.

Dünya Buğday Stoku: Uluslararası Hububat Konseyi (IGC) raporunda 2011/12 sezonu sonunda 696 milyon ton miktarında gerçekleştiğini tahmin ettiği dünya buğday üretiminin, Temmuz 2012/ Haziran 2013 döneminde, geçen sezona oranla yüzde 4,5 yani 31 milyon ton azalarak 665 milyon ton düzeyine ineceğini öngörüyor. IGC, Çin ve Hindistan üretimlerinin yükseltilerek revize edildiğini ancak Karadeniz bölgesinde beklentilerin kötüleşmesi nedeniyle sekiz başlıca ihracatçı ülkenin toplam üretim öngörüsünün yine düşük olacağını belirtiyor. Konsey 2012/13 sonu küresel buğday stokları öngörüsünün son dört yılın en düşük değeri olacağını tahmin ediyor.

arpa buğday çiftçi gıda fiyatları

Buğday, mısır, kanola, soya ve ayçiçeği gibi tarım ürünlerinin biyo-yakıt üretiminde kullanılması sonucu aslında gıda olarak tüketilmesi gerekirken enerji elde edilmesi için kullanılması fiyatların artmasında etkili diğer bir faktör olarak düşünülebilir. Buğday fiyatları artan dünya nüfusu, azalan üretim, değişen tüketim alışkanlıklarından en çok etkilenen ürünler arasındadır.

Rusya’daki buğday hasadı durumu ise, Moskova merkezli araştırma kuruluşu Sov Econ’a göre, kuraklık nedeniyle geçen yılın yüzde 28 daha altında olacağı tahmin ediliyor. FAO kıdemli ekonomistlerinden Concepcion Calpe’nin, “Kuraklık ABD’de çok sert ve dünyanın diğer bölgelerindeki hasat ise doğan boşluğu karşılamıyor. Açık bir şekilde, bu durum fiyatlar üzerinde güçlü baskı oluşturuyor” değerlendirmesi bulunuyor. Diğer yandan Standard & Poor’s GSCI Endeksi’ndeki 24 emtia içinde bu yıl en hızlı yükselişleri buğday, soya fasulyesi ve mısır gösteriyor ve endeks küresel hisse senetleri ve ABD Hazine tahvillerinden daha iyi bir performans gösteriyor.


Dünya buğday fiyatlarındaki artış, dünya ticaretini negatif yönde etkiliyor. Artan dünya fiyatları ve azalan üretimin sonucu olarak buğday stoklarının düşmekte olduğu düşünülüyor. Stokların düşüyor olduğu düşüncesi yıl içinde fiyat artışlarını yine yukarı yönde etkileyecektir.

Fiyat artışlarındaki son eğilimlere bakıldığında gelişmekte olan EMEA ülkeleri iki grupta değerlendiriliyor: Birinci grupta değerlendirilen İsrail, Güney Afrika ve Romanya’da ücret artışı orta düzeyde tahmin edilirken, ikinci grupta yer alan Rusya, Kazakistan, Ukrayna ve Türkiye’de ise fiyatların daha hızlı artış göstereceği tahmini yapılıyor.

BM Gıda ve Tarım Örgütü, küresel gıda fiyatlarının kuraklıktan dolayı yüksek kalabileceğini kaydediyor. Birleşmiş Milletler, küresel gıda fiyatlarının, ABD ve Rusya’daki kuraklığın ürün arzını düşürmesinden dolayı önümüzdeki altı ayda muhtemelen yüksek kalacağını belirtti. 55 gıda ürününün fiyatlarını içeren endekse göre ise endeksin 20 yıllık ortalaması 131,17 oldu. Chicago’da işlem gören mısır, ABD’de son elli yılın en şiddetli kuraklığından dolayı, Haziran ayının ortasından bu yana yüzde 50 daha pahalı hale geldi.

Dünyanın en büyük tahıl ihracatçılarından biri olan ABD’deki kuraklık ve diğer baş aktörlerdeki olumsuzluklar gıda ithalatına bağımlı gelişmekte olan ülkeler için büyük bir tehdit oluşturuyor. Gıda fiyatlarındaki bu artışlar, büyük miktarda gıda ithal etmek zorunda olan az gelişmiş ya da bazı gelişmekte olan ülkeler için ülke ekonomilerinin istikrarsızlaşması tehdidini beraberinde getiriyor. Yine bahsedilen ülkeler için fiyat artışlarından kaynaklanabilecek toplumsal kargaşaların oluşması riski ise artıyor.

Konsey, kuruluş ve uzman görüş ve tahminleri, beklentileri ve açıklanan raporlar ne kadar gerçekçidir bilinmez ama dünya üzerinde giderek tırmanan fiyat artışları ve bunun altında yatan stok yetersizlikleri artık yavaş yavaş ortaya çıkıyor gibi görünmektedir. Mevcut alanlarda artık giderek değişen ve tutarsızlaşan hava koşulları karşısında üretim alanları ciddi şekillerde etkilenmekte ve ürünlere talepte giderek artmaktadır. Önümüzdeki yıllarda gıda fiyatlarında ani artışlar görülmesi riski artmaktadır. Tarımsal üretim artış hızının, orantılı olarak değerlendirilmesi gereken nüfuz artış hızı oranına göre durumu incelenmelidir. Dünya tarımında son yirmi yıllık ortalamalara göre yüzde 2 oranında gerçekleşen tarımsal üretim artışının mevcut durumlar göz önüne alınarak yapılan değerlendirmesi sonucunda önümüzdeki on yıllık süreç içinde yüzde 1,7’ye gerilemesi bekleniyor.


Stoklardaki gıda ürünleri miktarları istatistikî bilgilerde ve raporlarda bahsedildiği gibi değilse eğer önümüzdeki aylarda ciddi bir fiyat artışları ile karşılaşabiliriz. Dünya gıda fiyatlarındaki yükseliş bu şekilde seyrettiği takdirde; yetersiz, düzensiz ve sağlıksız beslenmenin bir sonucu olarak salgın hastalık tehdidi ile karşıya karşıya bulunmamızda kaçınılmaz olacaktır.

ASELS, GARAN ve THYAO grafik analiz ve yorumları: Rekorlar


Türker Ercan
Türker Ercan, 1 Haziran 1972 doğumlu. Öğrenciliği hiç bırakmayan bir öğretmen. Uzakdoğu sporları ile uğraştı. Felsefe, psikoloji, parapsikoloji konularında ve mantık alanında uzun yıllar araştırmalar yaptı.