Eğitim, hayatımızın her döneminde ihtiyacımız olan sonsuz bilgiler hazinesidir. Beyin fırtınalarıyla bilginin ilmini keşfetmektir.
“Eğitim, insan okulda öğrendiği her şeyi unuttuktan sonra, geriye kalandır.”
Albert Einstein
Hayat Boyu Eğitim
Eğitim sonrası yaptığımız uygulama ise taşların yerine oturması için çok önemlidir. Öğrenilenlerin uygulamaya konulması, bilginin işleyişi için zorunludur. Bir yemek tarifini düşünelim, denemeden en başarılı sonucu vermeyecektir. Yani eğitim sürecinde emekte gerekmektedir. Eğitim, alınan bilgiler ışığında yeteneklerimizin de farkına olmaktır..
Eğitim denince aklıma üzerileri nakış gibi işlenmiş tahta sıralarımız, kokusu hiç değişmeyen, bir çok öğretmenimizin sözlerine şahitilik etmiş sınıflarımız, fişlerimiz geliyor.
Günümüz şartlarında bilgi erişimi ile ilgili zorluk yaşıyorum demek aslında güçtür. Çünkü tüm merak ettiğimiz soruları internet gibi muhteşem bir bilgi ağı karşılıyor. Birde bu erişim cep telefonu kadar yakın ise hayat daha da kolaylaşıyor.
Eğitimle ilgili bazı paradigmalar bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi Eğitim ailede başlar! Evet bu söz tüm gerçekliğini örnekleriyle doğruluyor. Çocuklarımız için bir model olarak seçilen bizler, onları sağlam temellere dayalı yetiştirmeyi başarabilirsek, bu durum kalıcılığını yaşımız ilerlese de hep koruyacaktır.
Okul ile ilgili eğitimimizi tamamladıktan sonraki aşama olan iş hayatına başlangıç da eğitimi noktalamak demek değil. Burada da işimizle ilgili kendimizi geliştirmek için alacağımız eğitimler hali hazırda beklemede bulunuyor. Yani başlangıçtan sona kadar olan ömür dediğimiz bu koskoca süreçte öğrenme bir zorunluluktur. Bilmek, bildiklerimizi en güzel şekilde sergilemek, eninde sonunda ise karşılığını alabilmek, özgüvendir.
Alınan eğitimin geliştirilebilmesi için o işi sevmek ve işin ilerlemesi için yeni fikirler üretebilmek, işe değer katmak ve kolaylaşmasını sağlamaya ön ayak olmak gerekiyor. Japonya da bu durum ‘’kai’’ değişim ‘’zen’’ daha iyi anlamına gelen kaizen olarak adlandırılmaktadır. Sürekli iyileştirmenin her alanda uygulanmasıdır. Böylece zaman, maliyet ve daha bir çok kavram için iyileştirmeler planlanmaktadır. Bana göre ilk öncelik ise iyileştirmeden evvel yapılan işin sevilmesi. Örneğin pastacılık ile ilgili eğitim alan bir kişi gerçekten isteyerek bu eğitimi alıyorsa, ileride farklı fikirler üreterek, yapmış olduğu işe değer katacak ve bu sektöre yenilikler getirecektir.
Başarı için adımlar:
Ailenin seni farketmesi, yönlendirmesi!
İstediğin alanda eğitimi seç!
İşini sev!
Eğitimlerle geliştir!
İnsanoğlu, okumanın yaşı yoktur gibi güzel cümlelerle hep desteklenir ve bu güçle devam eder öğrenimine.
Hayatınızda fark yaratmanız dileğiyle…
