Roma Film Festivali’nde senaryo, İstanbul Film Festivali’nde En İyi Film ödüllerini kazanan Tayfun Pirselimoğlu’nun ustalığını iyiden iyiye hissettirdiği beşinci uzun metraj filmi Ben O Değilim vizyonda.
[divider]
BEN O DEĞİLİM
YÖNETMEN: Tayfun Pirselimoğlu
SENARYO: Tayfun Pirselimoğlu
YAPIMCI: Veysel İpek, Nikos Moustakas, Guillaume De Seille, Konstantina Stavrianou, İnci Demirkol, İrfan Demirkol
GÖRÜNTÜ YÖNETMENİ: Andreas Sinanos
MÜZİK: Giorgos Koumendakis
YAPIM YILI: 2014
ÜLKE: Türkiye
OYUNCULAR: Ercan Kesal, Maryam Zaree, Rıza Akın, Mehmet Avcı, Nihat Alptekin
[divider]
Nihat bir yemekhanede bulaşıkçı ve temizlikçi olarak çalışır. Hiç evlenmemiştir. Ayşe de Nihat ile aynı yerde çalışıyordur. Nihat, Ayşe’nin kocasına çok benzemektedir. Bu yüzden Ayşe iş yerinde Nihat’ın her türlü ilgisini çekmeye çalışır.
İkisinin sıradan hayatı Ayşe’nin Nihat’ı evine yemeğe çağırmasıyla değişir. Nihat, Ayşe’nin hapishanedeki kocasından dolayı önce gitmek istemez. Çıkacak dedikoduları düşünür. Ama sonunda gider. Ayşe’nin isteğiyle ilişkileri yeni boyutlara varır. Nihat’ı kocası yerine koyar. Nihat da bu yeni boyutu kabullenir.
Ayşe ve Nihat tam yeni hayatlarına alışmışken başlarına beklenmedik olaylar gelir. Bu olaylar sonsuz bir döngünün içinde devam etse de Nihat’ın fiziksel ve ruhsal değişimi devam eder.
Tayfun Pirselimoğlu’nun diğer filmlerinde rastladığımız başkasının yerine geçme durumu sadece filmlerinde değil romanlarında da mevcut. Diğer filmlerinden farkı, bu sefer senaryoyu tamamen başkasının yerine geçme durumunun üzerine kurmuş. Polisiye, kara film ve mizah öğelerini de başarıyla filme yediriyor.
Pirselimoğlu, senaryo açısından sıkıntı çekmeyen yönetmenlerden. Fakat yönetmenliği senaristliği kadar iyi değildi. Ülkemizdeki minimalist filmler belli başarı yakaladıktan sonra bu filmlerin belli klişeleri oluşmaya başladı. Mesela karakter biraz mafya ya da illegal işler yapan bir karakterse film başkasına ait olsa bile oyuncunun duruşu, bakışı, mimikleri aynı oluyor. Pirselimoğlu önceki filmlerinde zaman zaman bu hataya düştü. Ben O Değilim filminde ise benzer hatalardan arındığı, yönetmen olarak ustalık seviyesine geldiği rahatlıkla söylenebilir.
Nihat’ın kimlik değişiminin yanı sıra şehirlerin kimlik değişimi de vurgulanıyor. İstanbul’dan İzmir’e uzanan hikâyede İstanbul’un arka sokaklarında her işin döndüğü ortamların atmosferi İzmir için yaratılmış. Bu noktada sanat yönetmeni Natali Yeres ve Theo Angelopoulos’la çalışmış görüntü yönetmeni Andreas Sinanos’un iyi işler çıkardığını belirtmeliyim.
Filmin tek zayıf noktası Maryam Zaree. Yüzü oynadığı role çok uygun olmasına rağmen kendisine dublaj yapılması, yapılan dublajın yapay durması filme zarar veriyor. Dublajın yabancılaştırma efekti olarak yönetmen tarafından yapılmış bilinçli bir seçim olabileceği aklıma geldi. Ya da aklıma gelmeyen başka sebebi var mı diye konuyu filmin oyuncularından Ercan Kesal’a sordum. Zaree’nin İran asıllı olduğunu, babasının Şah zamanında Tahran’dan kaçtığını, Zaree’nin Berlin’de yaşayan profesyonel bir oyuncu olarak Türkçe bilmediğini, buna rağmen kendi diyaloglarını tamamen ezberleyip birkaç sahnedeki telaffuz hatasının yönetmenin içine sinmediğini tahmin ettiğini, bu sebeple dublaja karar verildiğini belirtti.
Oyunculuk açısından en zor iş az diyalogla belli duyguları vermektir. Ercan Kesal, Yozgat Blues filmindeki kadar oyunculuğun hakkını fazlasıyla veriyor. Nihat’ın Necip’e dönüşümünde öyküyü izlettiren faktörlerin başında geliyor. Buster Keaton tarzında kullandığı mizah öğeleri filmle örtüşüyor. Kesal’a oynadığı karakter ve filmle ilgili görüşlerini de sordum. Şunları söyledi:
[quote]Ben O Değilim filmi benim şu ana kadar oyunculuk anlamında kendimi en çok zorladığım ve içselleştirdiğim bir film. Oyunculuk serüveni açısından da en sevdiğim film. Senaryosunun çok güçlü olduğunu düşünüyorum. Tayfun’un da ustalık eseri olduğunu…[/quote]
Rıza Akın ve Nihat Alptekin de kısa rolleriyle akılda kalan performanslar sergiliyor. Nihat Alptekin’in Şehir Tiyatroları’nda iki Duşan Kovaçeviç oyunundaki (Buluşma Yeri, Dar Ayakkabıyla Yaşamak) performansından ve oynadığı role fiziki yatkınlığından dolayı Pirselimoğlu tarafından tercih edildiğini tahmin ediyorum.
Ben O Değilim hem Pirselimoğlu’nun hem de senenin en iyi filmlerinden.
Fragman