Yeni yıla kim nasıl giriyor? Hangi ülke yılbaşında neler yapıyor? Saat gece yarısını gösterdiğinde yapılan totemler, ülkelerin ilginç ve renkli geleneklerini sizler için derledik.
Hemen hemen her birimizin bir totemi vardır, kimi tuttuğu takımın maçında kimi başarının gelmesini beklediği başka bir alanda… Desteklediği takım atağa çıkınca orta parmağını başparmağının üzerine atanlar, evdeki elektriği kesenler veya inandığı sihirli sözcükleri ardı ardına sıralayanlar… Toplumumuzda yaygın olan bir başka gelenek de kurşun dökmek/döktürmektir. Bazı kesimler kurşun dökülmesinin kendilerini kötülüklerden koruyacaklarına inanırlar. Bu da bir çeşit totem, inanç.
Yılbaşına yaklaştığımız şu günlerde, ilginç totemleri duymaya başladık. Kırmızı don giymek gibi son zamanların yükselen inancı var ülkemizde. ‘’Kırmızı don giyen donanır’’ klişesi, son yıllarda iyiden iyiye yer etmiş durumda bizde. Peki ya diğer ülkeler, toplumlar yılbaşına nasıl giriyor? Saatler gece yarısını gösterdiğinde kimler nasıl totemler yapıyor, sizler için derledik. Renkli bir bütünleşme oldu, sizlere sunduk.
Eğer yeni yıla Kolombiya’da girecek olursanız, sokaklarda boş valizlerle dolaşan insanlara rastlarsınız. Çünkü Kolombiyalılar için sokaklarda boş valizlerle gezmek, koca bir sene boyunca gezmek anlamı taşır.
İskoçya’da iseniz eğer, gece yarısı misafir ağırlamaya hazırlıklı olun! İskoçya’da gelenekler, saat gece yarısını gösterdiğinde eşin dostun evine ‘’İlk ayak basan’’ olmayı gerektirir. Kültürel bolluk sembollerinden olan kömür, ekmek, viski gibi yiyecek veya içeceklerle en yakın arkadaşlarınız kapınıza dayanabilir.
En ilginçlerinden biri Ruslara ait şüphesiz. Ruslar, dileklerini küçük kağıt parçalarına yazar, kağıtları yakıp yanık kağıtları şampanya bardaklarına atarlar. Bununla da kalsa iyi tabii! Bir de o şampanyaları içerler. Nasıl, ilginç değil mi?
Hollandalılar ise kağıt değil yılbaşı ağaçlarını ateşe veriyorlar. Bunu, bir yıl öncesinin ruhlarını göndermek için yapıyorlar.
Panamada’da yakma modasına uyanlarda. Onlar da ünlülerin ‘’muneco’’ denen ve kötü ruhları temsil eden kuklaları yakılır. Kimin kuklası olduğu önemsenmeden.
En dikkatli olunması gereken yer ise Güney Afrika. Çünkü Güney Afrika halkı, eski elektronik eşyalarını camdan atar!
Kötü ruhları uzaklaştırmak için o gece beyazlarını giyen Brezilyalılar, 7 dalga üzerinde atlayınca şansınızın o sene boyunca güzel gideceğine inanırlar.
Estonya’da eskiden yılbaşı günü yedi öğün yemek yemek ve böylece bir sonraki yıl yiyeceklerin bolluğunu sağlamak adettendi. Yedi kişilik yemek yiyen bir kişinin yedi kişinin gücünü alacağına da inanılırdı.
Şili’de ise evi içeriden dışarıya doğru süpürürseniz, bir önceki yılın da kötülüklerini ve ruhlarını beraberinde süpürmüş olursunuz. Ayrıca Şili’de tam gece yarısı bir kaşık mercimek yenir. Bunun, bütün bir yılı iş ve parayla donatacağına inanılır.
Yeni Zelanda’da iseniz ve yeni yıla uyuyarak girmek isterseniz, pek mümkün olmayabilir. Çünkü Yeni Zelanda halkı tencere ve tavalarını alıp yeni yılı caddelerde ellerindekileri çalarak karşılarlar.
Danimarka’da bir yandan eski tabak ve bardaklar eşin dostun kapılarına fırlatılırken bir yandan da tam gece yarısını vurduğunda sandalyelerin üzerinden aşağı atlanır. Yeni yıla hızla girmek kötü ruhları geride bırakır, iyi şans getirir.
Arjantin’de ise pembe don giymenin aşkı çekeceği düşünülmekte. Ayrıca Arjantinliler gece yarısında sağ ayaklarını ileriye doğru uzatırlar. Böylece yeni yıla sağ ayakla girmiş olduklarını düşünüp bütün yılın iyi geçeceğine inanırlar.
Belerus gelenekleri, beyaz atlı prensini bekleyen kızlarımızı cezp edecek türden. Yılbaşı geceleri bekar kadınların önünde mısır koçanları bulunan odaya bir horoz salınır. Horoz önce kimin mısırını gagalarsa o sene onun için evlilik yakın demektir. Ne dersiniz, denemeye değer mi?
Sizler için farklı ülkelerin yılbaşı geleneklerini toparladık, renkli adetleri size tanıttık.