“Mükemmellik her savaşta çarpışarak kazanmak değildir. En iyi strateji savaşmadan kazanmaktır” (Sun Tzu)
Savaş Kuramları’nın önde gelen ilk iki düşünürü, Sun Tzu ve Carl Von Clausewitz’dir. Sun Tzu’nun M.Ö. 6. yüzyılın ortasında Qi Beyliği’nde doğduğu bilinmektedir. Ölüm ve doğum tarihi tam olarak bilinmemektedir. Komutan, filozof ve askeri bilge olarak Çin’de önemli bir yeri vardı. İnsanlık tarihinin en eski eseri olan “Savaş Sanatı”, günümüzde basılmaya devam etmektedir.
Carl Von Clausewitz ile Sun Tzu arasında dönem hatta yüzyıl farkı vardır. Clausewitz, 1780-1831 yılları arasında yaşamış, Prusyalı bir generaldir. “Savaş Üzerine” adlı eseri 1831 senesinde basılmış ve günümüzde de basılmaya farklı dillerde devam etmektedir. Sun Tzu ve Carl Von Clausewitz, yaşadıkları dönemlerin farklılığına, ülkelerin, girdikleri savaşların farklılıklarına rağmen her ikisi de savaş kuramlarının temelini oluşturmuştur. Savaş kavramı ile ilgili düşünce farklılıklarına rağmen, iki düşünür de karşısındaki düşmanın iradesini sona erdirme konusunda hem fikir olmuştur.
Savaşmadan kazanmak
Sun Tzu’nun eserindeki ana fikir; “savaşmadan kazanmak” düşüncesidir. Ona göre, savaş bir ülkenin ana sorunu, ölüm kalım yeri, var olma ya da yok olma yoludur; muhasebesiz olmaz. Bu muhasebe, beş aşama ile yapılmaktadır. Bu aşamalar: yol, gök, yer, komutan ve kural olarak adlandırılmıştır.
Yol; halkın yöneticisi ile aynı görüşe sahip olması anlamına gelmektedir. Ancak halkın kendi isteği ile yönetici birlikte hareket ederek, ölüme meydan okuyabilir. Gök; karanlık-aydınlık, soğuk-sıcak, zaman-mevsimdir. Yer; uzaklık-yakınlık, tehlikelilik-güvenilirlilik, genişlik-darlık, kurtuluşsuzluk-kurtuluşluluk anlamına gelmektedir. Komutan; erdemlilik, güvenilirlik, insancıllık ve cesarettir. Kural ise, askeri birliklerin örgütlenmesi, askeri harcamaların belirlenmesidir. Bu beş temel unsur bilinmeden, komutanın savaşa girmesi olanaksızdır. Savaşın kazanılması, bu unsurların bilinmesine bağlıdır. Ona göre, hem askeri hem de sivil komutan en önemli unsurlardan biridir.
Savaş, siyaset için bir araçtır
Clausewitz’e göre savaş, siyaset için bir araçtır. Fransız Devrimi ve Napolyon Savaşları sonrasında değişen savaş koşullarını gören Clausewitz, bunu incelediği Savaş Üzerine eserinde siyaset için herşeyin yapılabileceğini dile getirmiştir. Savaşla ilgili şu sözleri : “…harbin yalın bir politik eylem olmayıp gerçek bir politik araç, politik ilişkinin bir devamı, politikanın başka araçlarla devamı olduğunu görüyoruz” Clausewitz’in artık savaşı sadece bir araç olarak gördüğünün kanıtı olmakla birlikte asıl amaç politikanın devamlılığıdır. Clausewitz’e göre, savaş şiddet kullanımı meşru kılmaktadır. Şiddet, karşındaki düşmanın gücünü kırmak için kullanılması zorunlu bir araçtır. Savaşta kullanılan güç ne derece arttırılırsa, karşı taraf ta gücünü arttırabilir. Ancak burada önemli olan nokta; gücün artması ile düşman iradesinin kırılmasının kolaylaşacak olmasıdır.
Gerçek savaş ve mutlak savaş bazı kavramların oluşmasını sağlamıştır. Mutlak savaş, hiçbir politik kısıtlaması olmayan savaş anlamına gelmektedir. Clausewitz özellikle mutlak savaş kavramı ile ilgilenmiştir. Mutlak savaşın politik açıdan kısıtlaması olmaması, sınırsız şiddet kullanımı ile tanımlanır. Clausewitz’e göre savaşın sadece politika için bir araç olması, mutlak savaşı vazgeçilmez kılmıştır. Burada mutlak zafer ve mutlak yenilgi kavramları da oluşmuştur. Gerçek savaş kavramı ise, mutlak savaşla bağlantılı olarak vardır.
Clausewitz’in asıl düşüncesi, büyük bir başarı kazanmanın yolu ancak büyük bir savaştan geçmektedir. Kan dökülmeden başarı mümkün değildir ve kansız kazanılan zaferlere saygı duyulması anlamsızdır. Fetih ancak kanla yapılırsa, saygı duyulacak bir zaferdir.
Clausewitz’e göre savaş, düşmanı irademizi kabule zorlamak için bir kuvvet kullanma eylemi ve siyasetin başka yollardan devamıdır. Sun Tzu’ya göre ise savaş, savaşılmadan kazanılmalıdır. Savaş sırasında kaybedilen zaman önemlidir. Her iki taraf da, savaşmadan savaşabilir. “Mükemmellik her savaşta çarpışarak kazanmak değildir. En iyi strateji savaşmadan kazanmaktır.” Sun Tzu’nun savaş anlayışı bu cümlede ifade edilmiştir. Onun aksine, Clausewitz tüm savaşların ve zaferlerin kanla olmasının bir zorunluluk olduğunu vurgulamıştır.
Sun Tzu ve Clausewitz’in savaş kavramı üzerine taban tabana zıt görüşleri olmasına rağmen, her iki düşünürün de ortak noktası düşmanlarının iradelerini kırmak ve onlar karşısında zafer kazanmaktır. Sun Tzu daha insancıl bir yaklaşım sergilerken, Clausewitz daha realist bir yaklaşım izlemiştir.
Kaynakça:
Sun Tzu, Savaş Sanatı, çev. Pulat Oktan-Giray Fidan, İstanbul, İşbankası Yayınları, Ekim 2014.
Carl Von Clausewitz, Savaş Üzerine, çev. Şiar Yalçın, Eriş Yayınları,2003.
Micheal I. Handel, Sun Tzu and Clausewitz: The Art of War and On War Compared, Pennysylvania, Strategic Studies Institute, 1991.