Üzerinde söz sahibi olmadığınız bir konuda size sorumluluk yüklemeye çalışıyorlarsa eğer o sorumluluğu kabul etmeyiniz. Konu üzerinde söz söyleyen konunun sorumlusudur. İş onundur ve bedel ödemek ona aittir!
Günlük hayatın sıradan işleri üzerine
İşin hem cefası hem de sefasını sürme hakkı söz sahibinindir! Sözün sahibi işin sahibi olduğu gibi işin hukukuna da tabidir. İş hukukunu yarı kabul ya da yarı ret olamaz. Bunun içindir ki hukuksuz iş olmaz!
İşimiz her ne ise hayatımız odur ve hukukumuzu işimiz belirler! Birey ve toplum bizim potansiyellerimize göre hukuk belirlemez. İşimizi seçerken sadece işimizi seçmiyoruz! Kaderimizi seçiyoruz! Hukuku belirsiz iş olmadığı ve olmaması gerektiği gibi hukuku belirsiz hayatta olmaz! İşin ve hayatın hukuku o insanın gerçek yoludur! Yoldan sapanlar hukuk tanımaz. Hukuk tanımayanlar sorumluluk ve bedelleri başkalarına yüklemek isterler! Onların hukuksuz oyalanmaları bu şekildedir!
Kendimize inanalım ve yaşam hukukumuzu belirleyelim! Belirlemez isek eğer hukuk tanımazlar tarafından sadece hukukumuz değil hayatımız gasp edilir! Belirsizlik yağmaya açık bir haldir ve yağmacılar belirsizlik peşindedir! Hukuk belirlendiğinde ve insan hukukunu koruduğunda hukuksuzluk peşinde koşanlar iş göremez! Hayat; doğruluk ve dürüstlük üzerine kurulabilir ancak, diğer yaklaşımların tümü çöpe! Çünkü diğer hukuk tanımaz tüm yaklaşımlar hayatı çöplüğe çeviriyor! Seçimlerimizi tekrar gözden geçirelim!
Hukuku belirsiz hiçbir şey olmamalıdır!
Sorumlusu olmayan hiçbir iş yoktur. Her işi yaparım diyenlerden uzak duralım. Her şeyi bilirim tavrında olanlardan kaçalım! Herkes en iyi bildiği işi yapsın ve herkes hukukunu hayatının her anında belirlesin. Hukuk ve adalet üzerine, hak ve sorumluluklar sahibi olarak herkes yetkilerini de bilsin!
Üzerinde söz sahibi olmadığınız bir konuda size sorumluluk yüklemeye çalışıyorlarsa eğer o sorumluluğu kabul etmeyiniz. Konu üzerinde söz söyleyen konunun sorumlusudur. İş onundur ve bedel ödemek ona aittir! İşin hem cefası hem de sefasını sürme hakkı söz sahibinindir! Sözün sahibi işin sahibi olduğu gibi işin hukukuna da tabidir. İş hukukunu yarı kabul ya da yarı ret olamaz. Bunun içindir ki hukuksuz iş olmaz!
Hukuku belirsiz işleri sorgulayın.
Sorumluluk ve bedel sahiplerinin sorumluluk ve bedel devirleri, hukuku belirli olan işlerde çok yaygın olduğu halde, hukuku belirsiz olan işlerde tamamendir! Tamamen hukuksuzluktan kaynaklandığı için sorumluluk ve bedel devirlerini kendilerine borç devir hukuku olarak addederler ve bu şekilde hukuksuzluğu ört pas ederler.
İşi kotarıyor gibi yapmak, kurtarıyor gibi davranmak, iş yapıyor gibi görünmek vesaire tüm ‘gibi’ li işlere karşı ‘gibisiz’ ve tam bir dikkatle bakın ve sonra orada iş mi yapılıyor yoksa başka oyunlar mı tezgâhlanıyor algılayın!
İş yapamaz olanların iş yapışları bu ve benzeri şekillerde. İşlerini yapmamakta ustalaşmış olanlar iş yapıyor gibi görünmeye muhtaç olduklarından ve işin etraflıca bir hukuku olduğunu algıladıklarından ve algıladıklarına karşı ciddi bir direnç gösterdiklerinden dolayı ‘iş hukukuna’ alternatif bir yöntemsizliği yöntem gibi göstermek ve sistem bilime karşı sistemsiz bir mantığı sistemliymiş gibi sunmak zorundadırlar. Onların asıl işi hukuksuzluğun ve yöntemsizliğin nasıl yutturulacağı ile ilgilidir!
Doğru, dürüst ve hukuka saygılı bir şekilde kendilerine bir yol edinenlerin üzerlerindeki iş yükü sorumluluk, iş yetkisi ve hukukunu özden kabul edişten dolayı rahat ve kolaydır ama yol edinmediği halde her yol benimdir diyenlerin yakalanmamak adına mecbur ve mahkûm oldukları yol çok zor, çetin ve oldukça engebelidir! Hayat ise gündelik hayatta bile göründüğü kadar basit değildir.