Türkiye’de kadının üst mertebelere çıkması hayli güç. Ama imkansız değil! Atı alan Üsküdar’ı geçmiş biz hala hayatta kalma peşindeyiz! Sözüm, siyaset yapmayı seven kadınlara, bu işe girmek isteyenlere…
Kalbur üstü sınıf da olsa erkekler kendi soyadlarını eşinin soyadıyla değişmekte.
Biz hala kadının canını nasıl kurtaralım diye uğraşalım.
Kadınlar Başbakan hatta cumhurbaşkanı olmakta.
Elbette ki ilerici, laik, cumhuriyetçi Türkiye’de henüz değil..
Bizim toplumumuz dahil birçok toplumlarda yer alan, ataerkil gözlüklü anaerkil sistemde, kadınlar alınıp verilen birer eşya olarak görüldüğünden hükmü de yoktur hakkı da!
Atı alan Üsküdar’ı geçmiş biz hala hayatta kalma peşindeyiz!
Evlendikten sonra eşinin soy adını alan muhteşem akıllı beyler dünyamızda hala!
Muhteşem diyorum çünkü bundan gurur duyuyorlar.
John Winston Ono Lennon – Yoko Ono Lennon, Beyonce Knowles – Shawn Knowles Carter, Lorenzo Lamas, eşinin Craig soyadını aldı. Bunun gibi birden fazla örnek verebiliriz.
Duyar gibiyim. Türk erkekleri öyle şey yapmaz. Bize ters!
Hemen tepki vermeyin!
Zaman neler getirir; hepimizin daha önceden yapmam dediği şeyleri zamanın getirisi olarak gönüllü yapar, normal karşılar olduk.
O yüzden sizler de yaparsınız. Yapmalısınız.
Demokrat erkeklere sesleniyorum; içinizden birinizde böyle bir teklifte bulunacak cesaret var mı?
Hala teklif gelmediğine göre demek ki bir yerlerde kalmış
“efendi-hanım” zihniyeti beyne hükmetmekte.
Bu hüküm sadece kadınlara öncelik verme, kibarlık gösterme bir de sadece kadın bulunan ortamda küfürsüz konuşma olarak kendini gösteriyor ne yazık ki!
Erkekler en az bir adım önde olmak ister, kadınlar izin verir. Toplumda hala bu düşünce hakim..
Erkekler evin idaresini kadına bırakır. Şirketin ya da ülkenin idaresini ise zor…
Kadına görev, erkeğe ise meslektir aşçılık..
Okuluna gider, dünya mutfağını öğrenir, şef olur, meslek olur ya da kocasının kopan düğmesini dikmek kadına görev olarak algılanırken, erkek moda okuluna giderek tasarımcı olur.
Kabul etmeliyim ki başarılı oluyorlar, ancak onları başarılı yapan kişisel yetenekleri ve okuldur.
Cinsiyetle bir alakası olduğunu düşünmüyorum.
Farkı görebildiniz mi?
İşte, siyaset de bunun bir kolu..
Kimse engel değil, ancak herkes baskın.
Kadın siyasetçinin altyapısının yeterli olması gerekir ki rey alabilsin.
Bir arkadaşımla sohbet ederken;
“Cumhurbaşkanı olacağım” dediğimde, arkadaşım:
“Sen cumhurbaşkanı olursan ben de bu ülkeyi terk ederim” demişti.
Ben de kızmış, “zaten cumhurbaşkanı olduğumda seni bu ülkede barındırmam” demiştim.
Ne ben cumhurbaşkanı olacaktım, ne de o ülkeden gidecekti.
Tahmin edeceğiniz gibi bunu söyleyen bir erkekti.
Kendisi de Atatürk’e benzerdi. Yazık ki huyu benzememiş.
Aslında o da ben de iyi biliyorduk neyi kastettiğini..
Türkiye’de kadının üst mertebelere çıkması hayli güç. Ama imkansız değil!
Ya aileden kalma bir şirket ya da siyasi geçmişi olan eğitimli ailenin yine siyasette isimden gelen yükselme kolaylığı..
Tabi erkekler bu durumdan hoşlanır mı, hoşlanmaz mı bilemem.
Ama sınırlarına girdiğimiz bir gerçek. Kadınları halen alt kadro görüyorlar.
Kendilerini bir kadının yönetme fikri pek sıcak gelmiyor olsa gerek!
Halbuki doğumlarından son nefeslerine kadar kadın iradesindeler.
İlk kadın başbakan Tansu Çiller’di.
Nasıl yaptı bilemem ama neticede başardı.
Demek ki oluyor.
Devamı gelmedi. Getiremedik.
Kendisi daha sonra Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturabilirdi tıpkı diğer başbakanlarda olduğu gibi..
Bir de kendini birinci derece sayan Avrupa’nın üçüncü derece ülke gördüğü yerlere bakın.
Güya cumhuriyetçi geçinen ülkeyiz.
Gelişmemiş ülke olarak gördüğümüz ülkelerde bile kadın başkanlar yönetimdeler.
Peki ya diğer devletler, onların koşulları bu kadar rahat bile değilken bu başarı iradeden gelmiyorsa nereden geliyor?
Kendilerini toplumda bir yere taşımış, statü edinmiş kadınlar, çevrelerinden kabul oyu almışlar ve Bingo!
Herkesin bildiği Pakistan devlet başkanı olmuş olan Benazir Butto.
Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina.
Liberya Devlet Başkanı Ellen Johnson-Sirleaf.
Hindistan Devlet Başkanı Pratibha Patil.
Bir Türk devleti, Kırgızistan Geçici Devlet Başkanı bile yine bir kadın, Roza Otunbayeva.
Çoğunuzun belki adını bile duymadığı ülke olan Trinidad ve Tobago Başbakanlarıı Kamla Persad – Bissessar örnek insanlardan.
Sözüm, siyaset yapmayı seven kadınlara, bu işe girmek isteyenlere…
Kadınlar erkeklere göre daha kıvrak bir zekaya sahipler.
Konuşma kabiliyetleri buna keza ve aynı anda bir kaç konuya adapte olabiliyorlar.
Empati kurma yeteneği ise erkeklerde olmayan bir özellik.
Eh bu kadar artı varken neden olmasın!
İşte paylaşımcı eşitlik diye ben buna derim.