Kadınlarda bebek sahibi olma şansının azalmasının en önemli nedenlerinden biri de 35 yaş sonrasında yumurtalık rezervinin azalmaya başlaması olarak gösteriliyor. Ancak ayrıntılı bir değerlendirme ve yaşam tarzı değişiklikleri ile anne olmak ve menopoz konusunda riskleri belirlemek mümkün olabiliyor.
Memorial Ataşehir Hastanesi Tüp Bebek Merkezi ile Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Zeki Salar, yumurtalık yaşının önemi hakkında bilgi verdi.
Yumurtalık sayısı ana karnında belirleniyor
Erkeklerde yaşam boyunca sperm üretimi sürerken, kadınlar için yumurtlama düzeni aynı şekilde devam etmemektedir. Kadınlarda henüz anne karnındayken yumurta oluşumu başlamaktadır. Her bireyde farklılık gösteren yumurtlama sayısı, dünyaya geldikten sonra da artmamaktadır. İlerleyen yaşlarda regl döneminin başlamasıyla, her regl döneminde yumurtalıklardaki yumurta sayısı bir miktar azalmaya devam etmektedir.
Yumurtalık yaşı, biyolojik yaş ile orantılı değildir
Bazı kadınlar yumurtalık sayısı bakımından daha şanslıdır. Ancak bu oran her zaman yeterli olmamakta, yumurta sayısı yirmili ve otuzlu yaşlarda azalmaya başlayabilmektedir. Kısacası örneğin yaşın 25 olması, yumurtalık yaşının da genç olduğunu ifade etmemektedir. Zamanla yumurtaların azalması ile de bebek sahibi olmak güçleşmekte ve yumurtaların bitmesi menopoz sürecinin başladığını ifade etmektedir.
Genetik nedenler, radyasyon ve çeşitli kimyasallar yumurtalık yaşını etkiliyor
Yumurtalık rezervinin azalması; yani yumurtalıkların yaşlanmasının nedeni genellikle genetik kökenlidir. Anne ya da yakın akrabalarda erken menopoz varsa, kadınların erken menopoz konusunda çok daha dikkatli olması gerekir. Günümüzde eğitim, iş ve toplum standartlarının değişmesi nedeniyle evlilik yaşı giderek artmaktadır. Bu da yumurta sayısında azalmanın bebek sahibi olmaya olan olumsuz etkisini arttıran bir durumdur. Genetik nedenlerin dışında küresel ısınma, radyasyon, cep telefonları, kimyasallar, doğal olamayan besinler, çevre ve hava kirliliği hem kadında hem erkekte üreme hücrelerini ciddi ölçüde etkilemektedir.
35 yaş sonrası daha dikkatli olunmalı!
Ailede erken menopoz ya da gebe kalamama sorunu olmasa da, hiçbir jinekolojik yakınma görülmese de sağlıklı her bir kadın için 35 yaş bebek sahibi olmak için önemli bir sınırdır. 35 yaş kuşağından sonra istisnai durumlar olsa da yumurta sayısında ve kalitesinde azalmalar daha sık görülmektedir.
Regl düzensizlikleri yumurtaların azalmasına işaret edebilir
Vücut, yumurta sayısında azalma söz konusu olduğunda regl düzensizlikleri ile belirti verebilmektedir. Eğer regl, 21 günden daha sık ya da 45 günden fazla bir gecikme ile oluyorsa mutlaka bir uzman tarafından değerlendirilmelidir. Regl düzensizliklerinin yanı sıra; ateş basma, terleme, hissizlik, isteksizlik, karamsarlık, genital bölgede kuruluk hissi de yumurtalık yaşında sorunlara işaret edebilir.
Anneniz 40 yaşından önce menopoza girdiyse…
Ailede erken menopoz öyküsü varsa hiçbir belirti görülmese de mutlaka gerekli testlerle yumurta sayısı ve yumurtalık yaşı kontrol edilmesi gereklidir. Özellikle annede 40 yaşından önce görülen menopoz durumu varsa, yıllık değerlendirmeler ile yumurtalık yaşı kontrol edilmelidir.
Yaşam şekliniz önemli!
Düzensiz bir hayat tarzı, yetersiz uyku, aşırı kilo, kötü beslenme, sigara gibi kimyasallara ve kanserojenlere maruz kalma, yanlış teknikle yapılan yumurtalık ameliyatları, kemoterapi ve radyoterapi tedavileri yumurtalık yaşını olumsuz etkileyebilmektedir.
Düzenli yapılan egzersiz, fazla kiloları önlediği gibi düzenli regl döngüleri içinde faydalıdır. Bu konuda sağlıklı besleme de önemli paya sahiptir. Son yıllarda giderek ülkemizde de yaygınlaşan fastfood gıdalar ve kan şekerini yükselten glisemik indeksi yüksek besinler kilo alımına ve regl düzeninin bozulmasına neden olabilir. Dengeli ve sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve kimyasallardan uzak kalmak yumurtalık yaşına son derece olumlu etki göstermektedir.
Ayrıntılı bir değerlendirme ve planlama yapılmalı
Yumurtalık yaşının belirlenmesinde ultrason ile değerlendirme önemli bir yer tutmaktadır. Bu konuda deneyimli doktorlar yumurta sayısını ve kalitesini değerlendirebilmektedir. Ultrasonla değerlendirmenin yanı sıra kan testleri ile yumurtalık yaşı hakkında daha ayrıntılı bilgi sahibi olunabilir. Kan testleri, regl döneminde yapılması gereken hormon testlerini ve regl döneminden bağımsız olarak da yapılabilen AMH testlerini içermektedir. Yumurtalık yaşına göre doğru bir planlama ile kadınların sağlıklı bir bebek dünyaya getirmeleri sağlanmaktadır.