İşçi, yalnız sınıf olabiliyorsa işçidir. 1 Mayıs İşçi Bayramı ise “sınıf” ruhunu yüreğinde barındıranların bayramıdır. Türkiye’de ise sınıf yoktur, o zaman nedir bu 1 Mayıs?
1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı, işçi ve emekçiler tarafından dünya çapında kutlanan; birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü olarak tarihte anılmakla beraber dünya üzerindeki pek çok ülkede, resmi tatil olarak kabul görülmektedir.
1 Mayıs, doğrudan 8 saatlik iş günü mücadelesi ile ilgilidir. 1850’li yıllarda ABD ve İngiltere’de günlük çalışma süresini 10 saate indiren yasalar kabul edilmişti. Ancak işçiler 24 saat olan günün 8 saatini çalışmak, 8 saatini uyumak, 8 saatini de dinlenerek ve eğlenerek geçirmek istiyorlardı.
1860’lı yıllarda ABD’de günlük çalışma süresini 8 saate indirmeyi amaçlayan örgütlenmelere gidildi, dernekler kuruldu ve grevler, gösteriler yapıldı. Düşük ücrete ve uzun iş gününe karşı sürdürülen bu mücadele, sonucunda yasal çalışma süresinin 8 saat olması talebinin kabul edilmesiyle uluslararası bir boyut kazandı.
Türkiye’de 1 Mayıs
1 Mayıs; Türkiye’de ise ilk kez 1923’te resmi olarak kutlanmıştır. 2008 yılında, “Emek ve Dayanışma Günü” olarak kutlanması kabul edilmiştir. 2009 yılında TBMM’de kabul edilen yasa ile resmi tatil ilan edilmiştir.
Dikkat!
“Emek”, “Dayanışma”, “İşçi” diyoruz…
1 Mayıs; toplumda “sınıf” bilinci olgusu ile hareket edenlerin bayramıdır.
İktidar yandaşı, sağcı sendika olur mu?
Bizde var.
Eski İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, işçi bayramında hapisteyken, Miami’de villası olan sendika başkanı vardı bu ülkede…
Almanya’da sendikalı olmayan işçi yok iken, Türkiye’de neredeyse Mercedes’e binmeyen sendika başkanı yoktu bu ülkede… Bakınız, 2009’da Hak-iş Başkanı Salim Uslu 169 bin avroluk otomobille geziyordu… Hediyeymiş…
Kimden?
Sendikadan.
*
Durum üzücü ama böyledir. İşçinin kendisinde sınıf bilinci olmadığı gibi toplumda da yoktur, kimsenin derdi kimseyi bağlamaz.
Doktorların eylemine eczacının katıldığını gördünüz mü siz?
Ya da öğretmenlerin düzenlediği gösteriler hangi velileri ilgilendirdi?
Emekliler miting yapsa, belki çocukları dahi gelmez…
“Hakkımızı alacağız” diye bağıran arkadaşın, arkadaşını satması iki saniye sürer.
Şunu vurguluyorum ki, işsizlere 1 Mayıs kutlamaları esnasında “Çalışanların işine son verip, onların yerine sizi alacağız” deseler, işsizler girer işçilere…
*
Toplanın kardeşim, alanlar sizindir! Fakat “işçiler” her şeyi düzeltecek demeyin.
Bu mümkün değildir.
Çünkü “sınıf” olgusu yoksunluğu vardır.