Faili meçhullerin, sokak başlarındaki keskin nişancıların, patlayan bombaların, tırlarla taşınan silahların olduğu bir memlekette ne indirimi.. Savaşın ortasında ne anneler günü…
Savaşın ortasında anneler günü
İki hafta öncesinden anneler günüyle ilgili reklamlarla dolmaya başladı her yer. Billboardlardan, televizyonlara, internet sitelerine kadar ‘Anneler gününe özel indirim’, ‘Annenizin mutlu etmenin yolu’ başlıklarıyla düşen telefon, mutfak robotu fiyatları fışkırdı yine her yerden. Her seneki terane aslında. Annelerimize sevgimizi göstermemizin naçizane yolu olarak almamız gereken bir eşya daha, harcamamız gereken binlerce lira daha. Sevginin ölçüsü budur çünkü bizde bilirsiniz… Ne kadar pahalı hediyeler alırsak o kadar seviyoruzdur onu. O kadar da ‘iyi’ annedir aynı zamanda. Peki, asgari ücretle geçinmeye çalışan 5 çocuklu aileler sevmiyor mu annelerini? Ve ya açlık sınırının altında yaşayan milyonlarca insan, sokaklarda yaşam mücadelesi veren Suriyeliler?
Bu kısmını bir kenara koyalım konunun, peki Taybet ananın çocukları ne yapmıştır sizce bu günde? Berkin’in, Ceylan’ın, Aylan bebeğin anaları ne yapmıştır bugün? Ya Cumartesi anneleri?
Mesele anneler günü meselesi de değil aslında. Evet bir kısmıyla hayatın her bir parçasının birer meta fetişizmine dönüştürülmesi elbet ama asıl mesele bu bile değil ne yazık ki. Anasız büyüyen evlatlar, evlatsız kalan analar ve 2 sene önce meydanlarda analarımızı yuhalattığını unuttuğumuzu zannederek ortalıkta timsah gözyaşları dökenlerdir konu.
Kaç ananın feryadıyla çınladı bu topraklar?
Anasının cansız bedenini günlerce sokak ortasından alamayan evlatlar var bu memlekette.
Eteğine çocuğunun cansız bedenini toplayan, beyaz bayraklarıyla bodrum katlarından evlatlarını çıkarmaya giderken kurşunlanan analar var.
580 haftadır çocuklarının akıbeti için, faillerin yargılanması için direnen Cumartesi anneleri var.
Bu topraklarda sayısız ananın feryadı, sayısız çocuğun gözyaşı var.
Şimdi soruyorum, çocuklarının kemiklerine ulaşabilenlerin şanslı olduğu bir ülkede hangi anneler gününden bahsedilebilir ki?
‘Büyük anneler günü indirimi’ reklamlarının ne anlamı olabilir ki?
Faili meçhullerin, sokak başlarındaki keskin nişancıların, patlayan bombaların, tırlarla taşınan silahların olduğu bir memlekette ne indirimi.. Savaşın ortasında ne anneler günü..
Böyle bir ülkede nasıl kutlayalım iç rahatlığıyla anneler gününü?