Balkonu camla, PVC doğramayla kapatmak isteyenler bu konudaki yasal haklarını biliyorlar mı? Balkonların kullanımı bağımsız bölümlere ait olmakla beraber, binanın dış bölümünü doğrudan etkilediği için, mutlak ortak yerlerdendir. Peki cam balkon kapatılması Yargıtay yani Sulh Mahkeme Kararları açısından yasal mı?
Bilindiği üzere, konut sayısındaki artışa paralel olarak son yıllarda, yoğun bir şekilde evlerin balkon kısımlarına cam balkon uygulaması yapılmaktadır. Ancak, yasa gereğince bu duruma engel bazı hususlar bulunuyor. Peki cam balkon uygulaması hangi şartlarda yapılabilecek?
Yüksek Mahkeme kararı ışığında cam balkonlar
634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası’nın 19.maddesinin birinci fıkrasında kat maliklerinin ana taşınmazın mimari durumunu titizlikle korumaya mecbur oldukları belirtildikten sonra ikinci fıkrada da kat maliklerinden birinin bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça ana taşınmazın ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklik yaptıramayacağı öngörülmüştür. Bu doğrultuda binaların balkon kısımları bu madde kapsamında değerlendirilmektedir. Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/6244 Esas ve 2016/2299 Karar numarası ile güncel bir hüküm kurmuştur.
Hal böyle olunca Yargıtay tarafından binanın dış görüntüsünü değiştiren, işlemlerin projede olmaması veyahut kat maliklerinin 4/5’inin yazılı onayı olmadığı sürece, cam balkon yaptırma, cam balkon yaptırılarak oda ile balkon arasında duvarın kırdırma işlemleri kanuna aykırı olarak değerlendirilmekte ve eski hale getirilmesi konusunda görüş belirtilmektedir.
Bu durumun diğer kat maliklerine zarar vermemesi, binanın genel görüntüsünü bozmaması veya kat maliklerinin çoğunun bu şekilde bir uygulama yapması herhangi bir şekilde yasaya aykırılığı gidermemektedir.
Aynı hususlar binanın dış cephesinde yapılacak diğer uygulamalar içinde geçerli olduğu kanaatindeyim. Örneğin projede dış cephe camların değişikliğe uğraması, farklı şekilde yapılması, balkon demir korkuluklarının kaldırılması veya balkon iç kısımlarını farklı renge boyanması gibi daha birçok hususla örneklendirebiliriz.
Yazımın başında da belirttiğim üzere sık sık karşılaşma ihtimalimiz olan bir problem karşısında, yüksek mahkemenin kararı doğruluğu veya yanlışlığı tartışılır; ancak bu şekildedir. Dolayısı ile konutumuzun görünen yüzlerine yapılacak tadilat işlemlerinde daha dikkatli olmanız gerekmektedir. Daha doğrusu komşuluk haklarından yola çıkarak hareket etmeniz en doğrusu olacaktır.
“Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun.” Freud