Erdoğan, Müslümanlara yönelik ayrımcı sözlerinden dolayı tepki toplayan Donald Trump’ın ismini taşıyan İstanbul’daki Trump Towers gökdelenleriyle ilgili özeleştiri yaptı. Erdoğan, binaların açılışını yapmakla yanlış yaptığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul’daki Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) iftarında yaptığı konuşmada ABD’de Cumhuriyetçi Parti’den Başkan Adayı olan Donald Trump’ın Müslümanların aleyhine yaptığı ayrımcı konuşmalara işaret ederek Türkiye’deki “Trump Towers” ismine tepki gösterdi.
“O markayı aslında binasına koyanlar onu süratle kaldırması lazım” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu:
“İşte Amerika. Aynı şey orada. Şu anda adaylardan bir tanesi Müslümanlara vuruyor, vuruşturuyor. Sayın Obama burada Müslümanlardan yana tavır koyuyor, ‘Böyle bir ayırım yapamazsınız’ diyor ama diğer aday, Müslümanların Amerika’da olmasına adamın tahammülü yok. Bir de gelmiş burada bir yerde bir marka koymuşlar onun adına. O markayı aslında binasına koyanlar onu süratle kaldırması lazım. Ben de bir yanlış yaptım oranın açılışını yaptım.”
Trump Towers gökdelenleri
Trump Towers gökdelenleri, İstanbul’un Şişli ilçesinde 39 ve 37 katlı 2 adet kuleden ve 62.350 metrekarelik alışveriş merkezinden oluşuyor. Trump Towers İstanbul, 15 yıldır Türkiye’de önemli projelere imza atmış bulunan Brigitte Weber Mimarlık ofisi tarafından projelendirildi. 88 farklı tipte, toplam 205 adet bağımsız konuttan oluşan 154 metre yükseklikteki 39 katlı rezidans kulesinde bulunan dairelerin büyüklükleri 680 metrekareye ulaşıyor. 37 katlı ofis kulesi ise farklı ebatlarda bölünebilir ofis katlarından oluşuyor.
Erdoğan, Avrupa’yı İslamofobik olmakla eleştirdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:
“İngiliz halkı için hayırlı olmasını diliyorum. Tüm dünyayla birlikte biz de referandum sonucunun ‘evet’ olarak çıkmasını bekliyorduk ama sonuç bu şekilde tecelli etti. İngiltere ve Avrupa Birliği için yeni bir dönemin başlangıcı olarak görüyorum.
Biz Avrupa Birliğini önemsedik ve bu yolda bir gayret ortaya koyduk ama hep bizi oyaladınız. Beraber müzakere masasına oturduğumuz kişilerle maalesef bizi ayırt ettiniz. İşte son olarak göçmenler konusunda takındığı insani ve ahlaki olmayan yaklaşım, Avrupa Birliğinin tutarlılığını ciddi şekilde tartışmaya açmıştır.
Avrupa’da yükselen ırkçı ve İslamofobik akımlar ile -kimse demesin Avrupa İslamofobik değil. Hayır, işte ben söylüyorum- şu anda Türkiye’ye yapılan uygulama İslamofobiktir, onun için bizi almakta bunlar gecikiyorlar.
Hep şunu söylemişimdir. Alacaksanız, ‘buyurun’ deyin, almayacaksanız ‘boşuna uğraşmayın, almayacağız sizi, bizi de yormayın, siz de yorulmayın’ deyin. Ama hep aldattılar, dürüst davranmadılar. İşte şimdi buyurun İngiltere… Ne dedi? ‘3000 yılına kadar Türkiye giremez’ dedi. Şimdi ne oldu? Hadi buyur bakalım, 3 gün bile dayanamadın bak…”