Matmos. Aşmış adamlar ve çamaşır makineleri… Kir, kir olalı bu kadar itibar görmedi. Çamaşır makinesi, makine olalı böyle ses çıkarmadı. Kısacası Matmos son albümünü çıkardı.
“Deneysel.” Bu sıfat günümüzde birçok şey için gelişi güzel kullanılmasına rağmen, söz konusu müzik ise bu tabiri kullanmadan önce bir kez daha durup düşünmek gerek. Her geçen gün yepyeni bir şeylerle karşılaşıp tanışmamıza rağmen hala bilmediğimiz ve hayal edemeyeceğimiz kadar fazlasına rastlıyoruz özellikle dünya çapında yapılan çalışmalara şöyle bir göz attığımızda herhangi bir şeye deneysel diyebilmek çok zor. Her ne kadar bu lafı herkes için kullanamasak da bugüne kadar çıkardığı albümlerinin bir eşine daha rastlayamayacağımız Matmos için rahatlıkla kullanabiliriz. Böylesine değişik bir düşünce yapısına ve sıra dışılığa sahip olan olabilecek çok fazla ikili yok, onlar özel yapan da kaba bir deyişle bu “aşmışlık”.
Martin Schmidt ve Drew Daniel’dan oluşan ve 97’de bir araya gelen Matmos (İsveççede bulamaç anlamına gelir)bugüne kadar 10 albüm yayınladı. 98’de Björk’ün Alarm Call’unu remixleyen ikili, Disc ve The Soft Pink Truth ile yaptığı çalışmalarla adını dünyanın dört bir tarafına duyurmayı başardı.
İkili daha önce yayınladıkları albümlerinde cerrahi operasyon sırasında çıkan sesler, evlerinin etrafında duyup kaydettikleri sesler gibi ilginç temalardan etkilenerek muhteşem işlere imza atmışlardı. Matmos’u Matmos yapan da “noise” dediğimiz ve çoğumuzun duyduğumuzda yolumuzu çevirdiğimiz, köşe bucak kaçtığımız gürültüyü müziğe dönüştürerek hayatımıza sokmasıdır. Her albümünde acaba bu sefer ne yaptılar dedirten ikili, son albümlerinde de beklentileri tam anlamıyla karşıladı ve bize senenin en farklı işini armağan hediye etti.
White noise; çamaşır makinesi, elektrikli süpürge ve saç kurutma makinesi gibi bazı elektronik eşyalardan çıkan seslerin, bebeklerin anne karnındayken duydukları ses ile aynı olması durumudur. Bu bilginin grupla ne alakası var diyebilirsiniz ancak dememelisiniz çünkü bu bahsettiğimiz malum seslerle kafayı bozmak olarak da adlandırabileceğimiz bu duruma Matmos’un son albümü “Ultimate Care II” da rastlamak mümkün.
Gürültülerden gürültü beğenen ikili bu kez çamaşır makinesi ile haşır neşir olmayı seçiyor ve son albümlerini evlerinin bodrum katında kaydediyor. Matmos’a, 38 dakikalık harika bir uzunçalar eşliğinde Dan Deacon, Half Japanese ve Jason Willett gibi isimler de eşlik ediyor.
Esin kaynaklarının “Throbbing Gristle”gibi bir dev olduğunu düşündüğümüzde, çamaşır makinesinden yola çıkma fikri kulağa o kadar da alışılmadık gelmiyor. Açılıp kapanan kapaklar, çevrilen düğmeler, makinenin su alırken çıkardığı sesler insana ne kadar da boş bakıyormuşum hissini yaşatırken, koskoca bir Matmos albümü raflardaki yerini alıyor. Albüme çekilen videolar ise oldukça sıra dışı. Öbek öbek kirler, uçan çamaşır makineleri görsellikte sınır tanımazken, insanın ufku adeta buhar olup uçuyor.
Kısacası çamaşır makineleri ve elektronik soundu başarıyla bir araya getirebilecek başka isimler var mıdır pek bilinmez ancak şunu söyleyebiliriz ki kendini hiç tekrar etmeyen Matmos’un gözünden beyaz eşya dünyasına bakmanın tadı apayrı ve sanki yepyeni bir “Lynch” filmi gibi.