Tutuklanan Tümgeneral Mehmet Dişli’nin ifadesi

Akar’ın şikayetçi olduğu isimler arasında Mehmet Dişli de bulunuyor. Tutuklanan Dişli, ifadesinde “FETÖ ile benim herhangi bir bağlantım yoktur. Bu olayda ben mağdurum devletimin tarafıyım. Ölümle tehdit edildim, alıkonuldum” dedi.

Tutuklanan Tümgeneral Mehmet Dişli'nin ifadesi
Hulusi Akar şikayetçi oldu

Orgeneral Akar, tanık sıfatıyla verdiği ifadede, darbecilerden şikayetçi oldu. Yaşananları anlatan Akar’ın şikayetçi olduğu isimler arasında Mehmet Dişli de var.

Tümgeneral Mehmet Dişli’nin ifadesine Habertürk gazetesi ulaştı.


İşte Dişli’nin ifadesi: İkna et yoksa ikinizi de paketleriz!

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli’nin kardeşi olan Tümgeneral Mehmet Dişli, Genelkurmay Başkanı Akar’ın Çankaya Köşkü’ne helikopterle geldiği sırada yanındaydı.

Darbe girişimi sırasında Genelkurmay Karargahı’nda Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın başına silah dayanmasında “öncü rolde” olduğu belirtilen

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli’nin kardeşi olan Mehmet Dişli, Akar’ın Çankaya Köşkü’ne helikopterle geldiği sırada yanındaydı. Dişli, Çankaya Köşkü’nden ayrıldıktan sonra gözaltına alınıp tutuklandı. Dişli’nin ifadesi özetle şöyle:

Karargaha gittim:

Genelkurmay Başkanlığı Stratejik Dönüşüm Başkanı olarak görev yapıyorum. Olay günü Akar’ın yanındaydım. Her dairenin komutana arz günü vardır. O gün beni klima çarptığı için akşam 19.00 civarı eve geçtim. Beni ofisimden aradılar. Kimin aradığını tam hatırlamıyorum. Gittiğimde saat 20.00’yi geçiyordu.

İkna et yoksa, ikinizi de paketleyip götüreceğiz:

Komutanın odasına giderken o katta 20 Özel Kuvvet giyimli, yüzleri açık ama tanımadığım şahıslar vardı. Komutanın odasına girmeden 2 ofis vardır. Birine beni çektiler. “Silahlı Kuvvetler duruma, yönetime el koydu. Komutanın da bizimle birlikte olmasını istiyoruz” dediler. Komutan Hulusi Akar’la 16 yıldır birlikte çalışırım. Yakinen tanırım, görüşürüz. Bana güvenir. “Sana güvenir, sen ikna edersin, yoksa ikinizi de paketleyip götüreceğiz” dediler.


Tutuklanan Tümgeneral Mehmet Dişli'nin ifadesi

Komutanın dışarıdan haberi yoktu:

Uçakların havada olduğunu, sıkıyönetim emrinin yayınlandığını, bütün komutanların bunun içinde olduğunu söylediler. “Olmayanları şu anda alıyoruz. Zaten, tutuklanıyorlar” dediler. Beni komutanın odasına soktular. Komutan evrak okuyordu. Dışarıdan haberi yoktu.

Dalga geçecek zaman mı?

Durumu arz ettim. “Dalga geçecek zaman mı?” dedi. Kendisiyle samimi olduğumuz için bu şekilde söyledi. Kendisine birazdan canlı yayın olacağını, bildiri yayınlanacağını söyledim. Yüz ifadesi değişti. Bir süre sonra dışarıdan silah sesleri duyuldu. 2. Başkan Yaşar Güler götürülürken biri vuruldu. İçeri döndüğümde işin ciddi olduğunu söyledim.

Akar: Hangi devirde yaşıyoruz:

Sürekli, “Komutan kabul etsin, yoksa ikinizi de götüreceğiz” dediler. Akar çok ağır sözler söyledi. “Kim bunlar hangi devirde yaşıyoruz?” dedi.

Komutanı götürmemiz lazım:

Bir süre sonra hareketlilik arttı. Tanklar, uçaklar ve ateş sesleri vardı. “Komutanı buradan götürmemiz lazım” dedim. Bir helikopter çağırdılar. Karanlıktı, 20 dakika kadar uçtuk. Akıncı Üssü olduğunu anladık.

Rüştü Paşa’nın başına gelenler:

Özel Kuvvet görevlilerinde silah vardı. Komutanı ikna etmek için “Kan dökülmesin bu işin içinde siz de olun, Rüştü Erdem Paşa’nın başına gelenler sizin başınıza gelmesin” dediler. Komutana “Bunların gözü dönmüş” dedim. Genelkurmay Başkanı’mız kesinlikle kabul etmedi.


FETÖ ile benim herhangi bir bağlantım yoktur. Bu olayda ben mağdurum devletimin tarafıyım. Ölümle tehdit edildim, alıkonuldum.

Kamuda deprem: Şimdilik 49 bin 321 kişi görevden alındı

Özel eğitim kurumlarında 21 bin öğretmenin lisansı iptal edildi

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) 15200 personeli açığa aldı

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) 1577 dekanın istifasını istedi


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.