Alışverişlerde para üstünden artan 1 kuruşlarınızı geri alıyor musunuz? Önemsenmeyen 201 milyon tane 1 kuruş nerede?
Ucuzmuş algısı yaratılarak 1 kuruş para üstüne nasıl el konuluyor?
Para üstü verilmesinde yaşanan sıkıntıları değerlendiren Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz; “Dolaşımda bulunan madeni paraların azlığı nedeniyle tüketici zarar görüyor” dedi. Mehmet Bülent Deniz’in alışverişlerde bozuk para olmadığı gerekçesiyle verilmeyen 1 kuruş para üstüyle ilgili çarpıcı açıklaması şöyle:
Marketlerde satılan ürünlerin etiketlerindeki fiyatlar, tüketicide ‘ucuzmuş’ algısı oluşturmak için 1-4 kuruşluk farklarla yazılıyor. Örneğin, markette 10,00 TL fiyatı olan bir ürünün etiketi 9,94 TL.- 9.99 TL. arasındaki bir fiyat olarak belirleniyor.
Bu şekilde küsuratlı yazılan etiketleri içeren ürünleri satın alan tüketici; kasada ödeme yaparken, para üstü olan 1 – 4 kuruşu alamıyor. Sonuçta 10,00 TL. ödemek zorunda kalıyor, para üstü için direten tüketiciye de, madeni para olmadığı gerekçesiyle sakız, kibrit gibi ürünler teklif ediliyor. Veya büyük ihtimalle ‘bozuk yok’ gerekçesiyle tüketici 1 kuruşunu alışveriş yaptığı yerde bırakması zoraki hale geliyor.
Binlerce müşterinin alışveriş yaptığı marketlerde, ‘bozuk para yok’ gerekçesiyle verilmeyen bu paralar, toplamda hatırı sayılır rakamlara ulaşıyor. Tamamen kayıtdışı olan bu gelir, marketin kasasına kalıyor. Vergilendirilmeyen bu para nedeniyle tüketicinin yanı sıra, kamu da zarar görüyor.
2016 Ekim itibariyle halen piyasada
1 milyar 487 milyon 8 bin adet 10 kuruş dolaşımda bulunuyor.
1 milyar 426 milyon 44 bin adet 5 kuruş dolaşımda bulunuyor.
201 milyon 460 bin adet 1 kuruş dolaşımda bulunuyor.
Para üstü konusunda tüketicilerin yakınması söz konusu. Dolayısıyla dolaşımda bulunan bozuk para adedinin yetersizliği kabul edilmeli, en küçük para birimi 1 kuruş olan Türk parasının tedavül yeteneğini azaltan bu durumun giderilmesi gerekiyor.
Tüketici açıkça aldatılıyor!
Öte yandan fiyat etiketlerini para üstü veremeyecek şekilde düzenleyen iş yerleri de, tüketiciyi aldatan bu uygulamaya son vermeli. Etikete koydukları fiyatın arkasında durarak, ‘bozuk para yok’ mazeretinin ardına sığınmamalı. Tüketiciler kasada para üstü alma konusunda duyarlı olmalı, para üstünün eksiksiz veremeyen iş yerlerinden aldıkları ürünü, sepetteki tüm ürünleri kasada bırakarak tepkilerini göstermelidir.