Gençlerbirliği’nin efsanevi başkanı İlhan Cavcav yaşamını yitirdi. Türk sporu adına unutulmaz bir sima aramızdan ayrıldı.
Cavcav bir ak sakaldı, Anadolu sporunun varoluş mücadelesinin simgesiydi. Cumhuriyet ile yaşıt köklü bir camia olarak yaşam savaşı veren Gençlerbirliği’ni 36 yıl boyunca kendi elleriyle sulayarak yeşertti, kırmızı siyah yapraklar veren ulu bir çınara dönüştürdü. Anadolu kulüplerinin haklarını cesurca savundu, büyük kulüplere karşı verilen varoluş ve başarı savaşımının liderleri oldu.
İlhan Cavcav yaşamını Türk sporuna adamıştı
İlhan Cavcav, 1935 yılında Ankara’da doğdu. Priştine’den Türkiye’ye göç etmiş bir ailenin çocuğudur. Çalışma zorunluluğu nedeniyle ortaokul öğrencisiyken öğrenimine son vererek ticarete atıldı. 19 yaşına kadar amatör olarak futbol oynadı. İş yaşamında kazandığı başarılar ile Ankara’nın en büyük sanayicilerinden birisi olduktan sonra spor dünyasına yönetici olarak geri döndü. Önce eski mahallesinin takımı Hacettepe’nin başkanlığını yaptı, sonra Gençlerbirliği’nin yönetimine girdi.
Gençlerbirliği, Anadolu kulüpleri için örnek alınması gereken bir modeldir
İlhan Cavcav bir dava adamıydı. 1981 yılında Gençlerbirliği’nin başkanlık koltuğuna oturduğunda şanlı camia ikinci ligde can çekişiyordu. Cavcav’ın gelişinden iki yıl sonra kırmızı siyahlılar 1. lige yükseldi. 1986-87 ve 2000-01 sezonlarında Türkiye Kupası’nı kazandı. Avrupa kupalarında toplam 20 maç oynadı, 2003-04 sezonunda UEFA Kupası’nda 4. tura kadar yükselme başarısı gösterdi. Gençlerbirliği; istikrarın simgesi oldu, düşük bütçeler ile başarı kazanmanın hayal olmadığını gösterdi.
Anadolu kulüplerinin gelişimi için örnek bir model oldu. Bugün, Kırmızı Siyahlılar borcu olmayan tek süper lig kulübü olma özelliğini taşıyor.
Gençlerbirliği Oftaş büyük takdir toplayan çok ilginç bir başarı öyküsüdür
2001-02 sezonunda İlhan Cavcav tarafından satın alınan Gençlerbirliği Asaşspor 3.Lig’de mücadele etmekteydi. Gençlerbirliği’nin altyapı oyuncularının oynatıldığı bir pilot takım olarak kullanılmaya başlandı. Bu yedek takım basamakları o derece hızla tırmandı ki futbolseverler varlığını farkettiğinde Gençlerbirliği Oftaş adıyla 1. Lig şampiyonluğunu kazanıp Süper Lig’e yükselmişti bile. 2007-08 sezonunda Gençlerbirliği Oftaş 11. Olurken, Gençlerbirliği ligi 15. sırada bitirdi. 2008-09 sezonunda Hacettepe adıyla mücadele veren takım ligi sonuncu sırada bitirerek 1.Lig’e düştü ve kendi yoluna devam etti.
Teknik kadroyu sürekli değiştirirdi
İlhan Cavcav, otoriter bir yönetici olarak bilinirdi. Futbol takımının süper ligdeki devamlılığı konusunda sağladığı istikrarı teknik kadro kurulumunda sağlayamadı. 36 yıllık görev süresi boyunca 57 kere teknik direktör değiştirdi, 42 ayrı isimle çalıştı. 2016-17 sezonu başladıktan sonra teknik direktör İbrahim Üzülmez’in görevine son verip Ümit Ozat’ı teknik direktörlüğe getirme kararını medyaya iletirken sıkça eleştiri aldığı bu yönüne ilişkin yaptığı esprili açıklama Türk futbolunun unutulmazları arasındadır.
“Ümit Ozat ile daha önce çalıştığımı zannediyordum. Ben de yaşlandım artık. Sonra baktım ki Ümit ile çalışmamışım; Ümit’i çağırdım.”
İlhan Cavcav, scouting ve transfer pazarlığı denildiğinde ilk örnek verilen isimdi
Ünlü spor adamı, Afrika ve Güney Amerika’da keşfettiği yetenekleri düşük transfer ücretleri ödeyerek Gençlerbirliği’ne getirip yüksek ücretler ile Türk ve Avrupa takımlarına satardı. Başarısının sırrı sorulduğunda futbolcuları seyretmeden almadığını ve transfer pazarlıklarını bizzat yönettiğini söylerdi. Zakarias, Rinaldi, Kona, Kushe, Moshe, Geremi gibi yabancı futbolcuları futbol sahalarımıza kazandırmasının yanında ulusal takım forması giyen ve büyük takımlarda oynayan çok sayıda yerli futbolcuyu keşfetmesiyle de anımsanacaktır.
İlhan Cavcav, ardında ölümsüz yapıtlar bıraktı.
Başkanlığı döneminde Beştepe’de, Gençlerbirliği için inşa edilen tesis Gençlerbirliği İlhan Cavcav Tesisleri adını taşımakta, 2000 yılında kuruluşunu sağladığı Kulüpler Birliği Vakfı’nın da kurucusu ve onursal başkanı olarak anılmaktadır. 22 Ocak 2017 tarihinde yaşamını yitirse de arkasında sayısız sosyal hizmetler ve başarı öyküleri bıraktı. Türk sporunun başı sağolsun.