Omurga hastalıkları neden kaynaklanır? Tedavisi nasıldır?

Teknolojinin gelişimi ile gün içinde daha az hareket etmek, boyun, sırt ve bel ağrılarıyla omurga hastalıklarını da berberinde getirebiliyor.

Omurga hastalıkları neden kaynaklanır? Tedavisi nasıldır?

Bu durumun uzun süre devam etmesi ise; kaslar, eklemler ve omurgada kireçlenmelere neden oluyor. Hatta bu tablolar daha sonra omurilik ve sinirlerde kalıcı hasarlara kadar gidebiliyor.

Memorial Antalya Hastanesi Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Bülent Fahri Kılınçoğlu, omurga kireçlenmeleri ve tedavisi hakkında bilgi verdi.


Özellikle kadınlarda daha sık görülüyor

50 yaşından itibaren kadınlarda daha fazla olmak üzere, hormonal değişim, kilo, çevresel faktörler, yaşam tarzı, mevcut hastalıklar gibi nedenlerle omurga kireçlenmeleri görülmektedir. Gün içinde masa başında fazla mesai yapmak, yaşam tarzına spor veya hareketi dahil etmemek, kilo artışı, stres, aşırı fiziksel zorlanma ve yorgunluk gibi faktörler omurga kireçlenmelerinin ortaya çıkmasında etkendir. Ayrıca hamilelik nedeniyle alınan aşırı kilolar da bu süreci hızlandırmaktadır.

Bu belirtiler omurga kireçlenmesinin habercisi;

  • Altı aydan uzun süren, aralıklı gelen, bel ve bacaklara vuran inatçı bel ağrıları
  • Sabahları yataktan veya oturup kalkarken zorlanma
  • Ayak ve bacaklarda iğnelenme, yanma, batma
  • Yürürken sık sık ayak takılması
  • Bacakta boşluk hissi
  • Merdiven inip çıkmada zorluk

Tedavi kişiye özel planlanır

mikrocerrahi

Röntgen, tomografi, MR, gerekli görüldüğünde kemik yoğunluğu ölçümü ve EMG gibi tetkikler doğru tanının konulmasını sağlar. Tanı konduktan sonra; hastanın vücut yapısı, alışkanlıkları, kilosu, hastalığın yeri ve derecesine göre kişiye özel bir tedavi programı oluşturulur.

Bu programa basamak tedavisi denilen; ilaç, istirahat, ideal kilo ayarlaması ve egzersiz programı ile başlanır. Tedavi, bu aşamadan sonra hastanın ne kadar zamanda ve ne kadar cevap alındığına bağlı olarak yönetilir. Tedaviye cevap alınmayan veya yetersiz cevap alınan durumlarda, mikrocerrahi ameliyatları tercih edilmelidir.


Mikrocerrahi tedavinin amacı, hayat konforunu en az riskle, en üst düzeyde ve kalıcı olarak artırmak olmalıdır.

Tedavilere cevap alınamadığı durumlarda cerrahi yönteme başvuruluyor

Omurgada kireçlenme, omurilik ve sinir sıkışıklığı teşhisi konan hastalarda öncelik; risk faktörlerini yok etmek, ilaç, istirahat ve diğer tedavi seçeneklerini değerlendirmektir. Bunların etkili olmadığı durumlarda, mikrocerrahi ile yapılan omuriliği ve sinirleri rahatlatıcı operasyonlar, son derece başarılı ve hayat kalitesini artıcı girişimlerdir.

Omurga cerrahisinde kullanılan mikrocerrahi yöntemler, iğne ile yapılan lazer veya radyofrekans uygulamaları, kortizon enjeksiyonları, omurgada kanal darlığı, sinir sıkışıklığı gibi ciddi ağrılı ve sinir hasarı ile giden durumlarda etkili bir çözüm sağlamaktadır.

Ağrılara kısa sürede veda etmek mümkün


Ameliyatlarda kullanılan özel mikroskop ve endoskop sayesinde başarı oranı yükselmektedir. Mikrocerrahi işlemler sonrası, hastalar hastanede 1 – 2 günlük yatış ve 2 – 3 haftalık ev istirahatinin ardından günlük yaşamlarına rahatlıkla dönebilmektedir. Hastalar işlem sonrası yıllardır devam eden ağrılarından kurtulmakta, risk faktörlerini mümkün olduğu kadar yok etmek kaydı ile ömür boyu konforlu bir yaşama kavuşmaktadır.

Bel ve boyun ağrısı nedenleri neler? Nasıl tedavi edilir?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.