Alzheimer’la mücadelede hem zihinsel hem de fiziksel sağlığın önemli olduğunu belirten uzmanlar, bol hareket ve Akdeniz tipi beslenme önerisinde bulunuyor.
Sosyal olmak, zihni formda tutmak ve tehlike sinyallerini dikkate almak da hastalıktan korunmada etkili oluyor.
Üsküdar Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yıldız Erdoğanoğlu, Alzheimer ile mücadelede zihinsel ve fiziksel olarak formda kalmanın önemli olduğunu söyledi.
İstatistiklere göre yaşlanma ile ortaya çıkan Alzheimer hastalığından 2030 yılında 66 milyon, 2050 yılında ise 115 milyon insanın muzdarip olacağını belirten Erdoğanoğlu, “Ülkemizde 400 bin Alzheimer hastası olduğu söylense de, gerçekte rakamın bundan çok daha fazla olduğu tahmin ediliyor. Sayısal veriler moral bozucu fakat yeni araştırma sonuçları umut verici: 5 maddelik önlemlerin uygulanması ile Alzheimer riskini %30 oranında azaltılabilirsiniz” diye konuştu.
Yrd. Doç. Dr. Yıldız Erdoğanoğlu, bu önlemleri şöyle sıraladı:
1. Zihninizi formda tutun:
Beyninizi ne kadar fazla kullanırsanız o kadar yeni sinir bağlantısının kurulmasına imkan verirsiniz. Bir şeylerle meşgul olmak önemlidir ancak bu meşguliyet televizyon izlemek olmamalıdır.
Yüksek televizyon izleme oranı ileri yaştaki belleğe zararlı olabilir ve hastalık yapma olasılığını artırabilir. Zihinsel formda kalmanın en iyi yolu kuşkusuz kitap okumak, bulmaca çözmek, yabancı dil öğrenmek, resim, müzik gibi yaratıcı uğraşlar edinmek, satranç, tavla gibi oyunlar oynamaktan geçer.
2. Hareket edin:
Ne kadar çok hareket ederseniz, kan dolaşımınız o kadar iyi olur. İleri yaşlarda bedensel olarak aktif olan kişi, hücrelerine daha fazla doğru besinin gitmesine imkân verir. Bu hem bağışıklık sistemini hem de aralarında beyni de saydığımız vücudun tüm organlarını güçlendirir.
Araştırmalar, en iyi açık havada olmak üzere, günde 20 dakika, haftada toplam 2,5 saatlik egzersizin yeterli olduğunu söylemektedir. Egzersizin şekli yürüyüş yapmak, bahçede çalışmak, bisiklet binmek veya merdiven çıkmak olabilir. Fiziksel formda olmanız, yaşla birlikte ortaya çıkan kalp-dolaşım sistemi hastalıkları, diyabet (şeker hastalığı) ve aşırı kilodan da sizi koruyacaktır.
3. Sosyal olun:
Unutmayın ki; ses, mimik ve jestlerin yorumlanması her zaman zihni meşgul eder. Başka insanlarla sosyal iletişimde bulunmak, hem yalnızlık duygusu ile başa çıkmanızı kolaylaştırır hem de beyin hücrelerinizi meşgul eder. Bunun yanı sıra, diğer insanlarla sosyal iletişimin kısa-uzun hafıza üzerine olumlu etkileri gösterilmiştir.
4. Akdeniz tipi beslenin:
Bilinçli beslenen kişilerin Alzheimer hastalığına yakalanma ihtimalleri daha düşüktür. Araştırma sonuçlarına göre, özellikle sebze, meyve, zeytinyağı, fındık tüketimi yani Akdeniz tipi beslenme dediğimiz beslenme önerilmektedir.
Kırmızı et tüketiminiz daha az olmalı, buna karşılık omega-3 bakımından zengin olan balık tüketiminin daha fazla olmalıdır. Özellikle doymamış omega-3 yağ asitleri ve sebze ve meyvelerde bulunan polifenoller Alzheimerı önlediği için tavsiye edilir. Yine kafein hastalık riskini azaltabilir.
5. Tehlike sinyallerine kulak verin:
Obezite, depresyon, diyabet gibi risk faktörlerini Alzheimer için tehlike sinyalleri olduğunu ve dikkat etmek gerektiğini bilin. Bu hastalıklar, sonrasında ortaya çıkabilecek demans (bunama) ile yakından ilişkilidir. Kan basıncınızın ve kolesterol seviyelerinizin düzenli takibi ile önleyici tedbirlerinizi tamamlayabilirsiniz.
