Z Kuşağı çalışma önceliği: Maaş değil sosyal sorumluluk

Geleceğin yönetim trendlerine ışık tutacak ip uçları içeren bu çalışma, yönetici istihdamına farklı yaklaşımları gözler önüne seriyor.

Z Kuşağının çalışma önceliği: Maaş değil sosyal sorumluluk

Önümüzdeki yıllarda iş dünyasını etkileyecek yönetici trendlerinin başında Z kuşağının çalışma biçimleri geliyor.

PageGroup çatısı altında yer alan üst düzey işe alım ve danışmanlık şirketi Page Executive yetenek avcılığı yapan işverenlerin faydalanabileceği “8 Yönetici Eğilimi”ni sıraladı. Bu çalışma 24 ülkedeki 139 Page Executive Danışmanının, üst düzey yöneticilerle görüşmelerinden derlendi.


Çalışmanın sonuçları, üst düzey yöneticilerin uzmanlık alanlardaki kilit trendleri ortaya çıkardı.

  • Z kuşağı İK liderliğini yeniden tanımlıyor, maaştan çok saydamlık ve sosyal sorumluluğa önem veriyor
  • 2020 lerde dünyadaki iş gücünün en az %50’si Z kuşağı olacak
  • Z kuşağını kurnaz değil tutkulu yönetim motive ediyor, söz kadar icraat da önemli
  • Z kuşağı daha girişimci ruha sahip

Yeni nesil, yeni çalışma biçimleri

Yeni nesil çalışanları iş dünyasına kazandırırken liderlere önemli sorumluluklar düşüyor. Page Group Ülke Müdürü Hugo Campo, Z kuşağı, bir şirkette işe başlamaya karar vermeden önce iş ahlakı, çeşitlilik, iş-özel hayat dengesi gibi konulara büyük özen gösterdiğini belirtiyor.

Campo, “Şirketlerde genellikle geleneksel yönetim eğilimleri ağır basıyor. Ancak yeni nesil yetenekler görev bilinci ile, işlerini başarıyla yapacaklarına dair işverenin tam güven duymasından motive oluyor. Bu düşünce yapısındaki çalışanlar, işe katkı sağlamaya açık ve ideal başlangıç seviyesi profesyonelleri oluyor. İşverenler, başarılarını yükseltebilmek için, bu tür çalışan profilleri doğrultusunda stratejilerini gözden geçirerek, ideal profesyonellere ulaşabilmenin yollarını aramalıdır.” diyor.

Z kuşağı çalışma hayatında

Z Kuşağı

Firmalar 1990’lı ve 2000’li yılların ortalarında doğan Z kuşağında yetenekleri çekebilmek için yöntemlerini gözden geçiriyor. Liderler şu anda 20’li yaşlarına adım atan ve dijital dünyanın tam ortasına doğmuş bu nesil için şirketlerini cazip kılmaya çalışıyor.

İş hayatına atılan baby bomer, Y kuşağı ve Z kuşağının ilk doğanları, şirketlerin işleyişini ve yönetim biçimlerini doğrudan etkiliyor.

Çalışma hayatının en genç grubu olan Z kuşağının yetiştikleri kültür ve dijital erişim imkanlarıyla oldukça açık algılara sahip. Kurnaz firmaları kolayca ayırt edebilen bu yeni profesyoneller prensiplerine tutkuyla bağlı firmalarla ilgilenme eğiliminde.

Sadece sözde değil işte de firmaların kendilerini göstermelerini talep ediyorlar. Dolayısıyla yeni nesil beklentilerle karşı karşıya kalan şirketler, liderlik biçimleri, yetenek yönetimi stratejileri ve çalışan beklentilerini yeniden gözden geçiriyor.


Yüksek öz motivasyon, girişimci ruh

Z kuşağı öz motivasyonu yüksek ve girişimci ruha sahip. Bu nedenle onlar için anlamı olan bir iş daha cazip. Daha önce anne babalarının ve büyüklerinin iş yerlerinde takdir görmediklerine şahit olan Z kuşağı için sadakat yalnızca şirkete duyulan sadakatle sınırlı değil, şirket ve çalışan arasında karşılıklı olmalıdır.

Onlar çevrimiçi dünyaya doğanlar. Kaynaklara onlardan önce gelen bütün nesillerden çok daha hızlı ulaşma imkanına sahiptiler.

Daha geleneksel şirketlerin bu kuşakla çalışabilmek için ortak bir zemin yaratmaları gerekiyor. Basit yönetim yapılarını ve uygulanabilir metodolojileri tercih etmek, karşılıklı verimli ve saygılı bir iş ilişkisi yaratarak yetenekleri şirket bünyesine kazanabilmek için uygun koşulları sağlamaya yardımcı olacaktır.

Ana motivasyon maaş değil sosyal sorumluluk

Ana motivasyonlar arasında artık maaş yer almıyor. Yeni nesli çekmek isteyen firmaların dikkat etmesi gereken değerlerden biri de sosyal sorumluluk bilinci. Z kuşağı, şirketin internet sitesinde yer alan kurumsal sosyal sorumluluk sayfalarından daha fazlasını görmek istiyor.

Sosyal sorumluluk projelerini bir vergi kurtuluş yolu olarak gören şirketlerin bu yeni elemanlarını etkilemeleri pek mümkün görünmüyor. Modern dünyada her geçen gün firmalar kamu önünde daha açık hale gelirken çalışanlar da firmaların övündükleri değerleri somut olarak görmek istiyor.

Z kuşağı geleneksel iş modellerinin sınırlarını zorlarken İK departmanlarının da yetenek avında kullandıkları stratejileri gözden geçirmesi gerekiyor. Saydam ve esnek şirket anlayışı gün geçtikçe cazibesini arttırıyor.

Başarılı elemanın aynası saydam lider

Liderlerin de en az şirketler kadar saydam olması bekleniyor. Firma olarak değerlerini temsil edebilmek için her fırsatı değerlendiren CEO’lar yeni neslin ilgisini çekiyor. Vaatleri kadar icraatlarıyla da güven kazanan liderler, en üstten en alt kademeye kadar şirket içi örnek teşkil ediyor. “Çalışanlar yöneticilerin, yöneticiler de liderlerin aynasıdır” felsefesi yeni neslin gözünde firmaların saygınlığını arttırıyor.

Onlara sunulan işin tam olarak neye hizmet ettiğini açıklayarak, ilgi çekici teklifler sunmak Z kuşağına hitap etmeye çalışan İK yöneticilerinin en büyük sorunları arasında yer alıyor.


Liderlerin sürekli olarak çalışanlara onları seçerek iyi bir karar verdiklerini göstermeleri gerekiyor. Yeni nesil çalışanlar, şirketin başarılı yüzü olarak CEO’lar ve diğer yöneticilerin fark yaratmaya duydukları bağlılığa dikkat ediyor, söz kadar icraata da önem veriyor.

‘X Y ve Z kuşağı’ çocuklarının özellikleri neler?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.