Altındağ Belediye Başkanı: Çocuklarımızı AVM yerine müzelere götürmeliyiz

Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’nin hedefi, Altındağ’ı hak ettiği değere kavuşturmak ve turizmde bir dünya markası haline getirmek…

Kültür ve sanatın yeni adresi: Altındağ

Kültür Sanat Muhabirleri Derneği’nin düzenlediği “Kültür Sanat Buluşmaları” kapsamında gazetecilerle bir araya gelen Tiryaki, “Eskiden sokaklarına girilmeyen, kaderine terk edilmiş bir Altındağ vardı.

Başkentin kalbinde büyük bir dönüşüm gerçekleştirdik Tarihi ve kültürel değerlerimize de sahip çıktık. Hedefimiz, Altındağ’ı sadece Türkiye’nin değil dünyanın da dikkatini çeken bir cazibe merkezi haline getirmek” dedi.


“Ankara deyince akla ‘Altındağ’ gelsin istiyoruz. Ankara’nın en eski yerleşim merkezi burası. Tarihi geçmişine, taşıdığı değerlere yakışan bir yer haline getirmek için tüm gücümüzle çalışıyoruz” diye konuşan Başkan Tiryaki, Altındağ’ın son yıllarda kültürel ve sanatsal faaliyetlerle de öne çıkan bir yer haline geldiğine dikkat çekti.

Kültür ve sanatın kalbi Altındağ’da atıyor

Kültür Sanat Muhabirleri Derneği Başkanı İbrahim Gökdemir, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nden Yardımcı Doçent Oğuzhan Aydın, Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri ve çok sayıda kültür sanat muhabirinin katılımıyla Hamamarkası’ndaki Mevlit Konağı’nda düzenlenen akşam sohbetine ev sahipliği yapan Başkan Tiryaki, kültür ve sanat alanında Altındağ’daki değişimi anlattı.

Ankara’da ilk defa restorasyon çalışmalarının Altındağ’da başladığını hatırlatan Tiryaki, “Altındağ’ın tarihi dokusuna sahip çıkarak, koruyarak, kollayarak eski ihtişamlı günlerine kavuşturmak istedik. 2008 yılından itibaren tarihi koruma projelerimizi hayata geçirdik. Ankara’da kent içinde kalmış kültürel ve tarihi değerleri olan yapılarda restorasyon çalışmasının ilkini Hamamönü’nde gerçekleştirdik. Ardından Hamamarkası’nı da turizme kazandırdık. Ulucanlar Cezaevi’nin olduğu bölgeye kadar çalışmalarımızı genişlettik. Bölgenin kültür ve sanat aktivitelerinin yapılacağı bir merkez olması için çabaladık. Bugün Hamamönü ve Hamamarkası Ankara kültürünün ve tarihinin yansıtıldığı, sanat galerilerinin olduğu, önemli akademik toplantılara ev sahipliği yapıldığı, sanatın her türlüsünün icra edildiği bir yere dönüştü. Ankara’da tarihin, kültürün ve sanatın merkezi artık Altındağ’dır” şeklinde konuştu.

“Zihinsel dönüşüm şart”

Altındağ

Kentlerde fiziksel dönüşümle zihinsel dönüşümün birlikte gerçekleşmesi gerektiğini ifade eden Başkan Tiryaki, kent kültürünün oluşturulmasında belediyelere de büyük görevler düştüğünü kaydetti. Ekonomik gelişme ile birlikte toplumun zihinsel alt yapısının da güçlendirilmesinin kalkınmada çok önemli rol oynadığını vurgulayan Veysel Tiryaki, Altındağ bölgesinde yaptıklarını şöyle anlattı:

Türkiye’nin daha güçlü bir ülke olması için eğitimin, kültürün ve sanatın önemi çok büyük. Çocuklarımızı kültürel ve sanatsal faaliyetlere yönlendirmeliyiz. Zihinsel dünyalarını geliştirmeliyiz.

10 yıldır çocuklar, gençler, kadınlar ve aileler için kültürel ve sosyal dönüşüm projelerine imza atıyoruz. Kadın kültür merkezleri ve gençlik merkezlerinde kadınları ve gençleri kültürle, sanatla buluşturuyoruz. Aynı zamanda yeteneklerini ortaya çıkarmaları için de fırsat sunuyoruz.

Altındağlıları sinema ve tiyatro başta olmak üzere farklı kültürel ve sanatsal faaliyetlerle buluşturuyoruz. Ankara’daki tüm müzeleri gezdiriyoruz mesela. Sadece bina yaparak sorunlarımıza çare bulamayız. Eğitim ve kültür seviyemizi arttırmazsak problemleri yaşamaya devam ederiz.

Altındağ’da 50 tane kültür merkezi yaptık. Buralarda çok farklı aktivitelere imza atılıyor. Örneğin Altındağlı kadınlardan oluşan bir tiyatro topluluğumuz var. Bizim açtığımız kültür merkezleri çok yoğun ilgi görüyor, tıklım tıklım doluyor buralar. Kültür ve sanatla buluşanların dünyası değişiyor.

Altındağ’da 10 yıl önce oturacak iki mekan yokken artık birçok toplantı bölgemizde yapılıyor. İnşaatı devam eden iki tane büyük kültür merkezimiz var. Toplumumuz ciddi bir mesafe aldı. Sahadan gelen sonuçlar bu bölge insanındaki değişimi net gösteriyor.

Ancak daha yapacak çok işimiz var. 3 tane Kına Konağımız var ve 365 gün tamamen dolu. Hamamönü söyleşilerinin yapıldığı Kabakçı Konağı’na benzer bir yer daha yapıyoruz. Adı da Mevlevihane olacak. Yakında açacağız.

Sanatçılara vereceğimiz yerler var ve inşaatı devam ediyor. Rusya’dan St. Petersburg’dan bir sanatçı gurubunun Mevlevilikle ilgili çok güzel eserleri var. Onlar da burada olacak. Bütün sanat dallarıyla toplumu buluşturmak gerekiyor.”

“Sanatla ilgilenen çocuk suç işlemeyi düşünmez”

Kentsel dönüşümle kültürel dönüşümü birlikte gerçekleştirmek için çaba harcadıklarını ifade eden Veysel Tiryaki, “Bu memleket bizim, gelecek nesillere doğru şeyler aktarmamız lazım. 10 yıldır çocuklarla ve aileleriyle mesai harcıyoruz. Popüler şarkıcılardan konserler ayarlamak belediyeciliğin en kolay işi ama sürdürülebilir kültür sanat çalışmaları yapmak, halka sanat bilinci aşılamak gerçekten çok zor işler. Ancak biz Altındağ’da yıllardır bunun mücadelesini veriyoruz. Özellikle kadınlarımızı ve gençlerimizi sanatla, kültürle, tarihle buluşturuyoruz. Bu çalışmayı, Altındağ’daki eğitim seferberliğimizin bir parçası olarak görüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Çocuklara yapılan yatırımın geleceğe yatırım anlamına geldiğini, Altındağ’da bu konuda büyük bir mesafe alındığını söyleyen Tiryaki, yaşanan değişimi ise şu çarpıcı örnekle aktardı:

Geçtiğimiz günlerde Gültepe Mahallesi’nde eski adıyla Çinçin’de bir okulu ziyaret ettik. 10 yıl önce de 347 kişilik mevcudu olan, ancak sadece 140 öğrencinin devam ettiği, duvarları çirkin yazılarla dolu, kapıları demir parmaklıklarla kaplı bir okuldu burası.

Şimdiki ziyaretimde çok ciddi bir değişim gördüm. Artık okulu harabeye çeviren, duvarlara çirkin yazılar yazan değil, resim dersinde ödül alan çocuklar vardı. Beni gitar çalan çocuklar karşıladı.


Çinçin’de çocuklar, gitar çalıyor, resim yapıyor. 10 yıl önce bu sadece bir hayaldi. O yüzden siz bu topluma bir maya atın, toplum bunun karşılığını mutlaka verir. Sanatla ilgilenen insanlar suç işlemeyi düşünmez. Bu memlekette huzurlu bir toplum arzu ediyorsak, çocukların kültür ve sanat ortamında büyümesi gerekiyor.

“Genç nesile müzeyi sevdirmeliyiz”

Tiryaki, Altındağ’ın ‘müze merkezi’ olduğunu, özellikle genç nesilde müze kültürünü geliştirmek için çalışma yaptıklarını belirterek, ailelere ve öğretmenlere de şu sözlerle seslendi:

Çocuklarınızı, öğrencilerinizi alışveriş merkezi (AVM) yerine müzelere götürün. Çocuklarımızın kendi kültürel miraslarımızı tanıması, kimliğimize, değerlerimize sahip çıkması geleceğimiz için önemli. Öğretmenlerimizin de öğrencilerini doğru yönlendirmesi gerekiyor.

Örneğin yeni açacağımız “Şair ve Yazarlar Müzesi’ni her öğrenci görmeli. Bugün tıp fakültesinde okuyan bir genç Ahmet Yesevi’yi tanımıyorsa şapkamızı önümüze koyup düşünmemiz gerekiyor. Çocuklarımıza örnek olmalıyız. Onlara müzeyi sevdirmeli, bu kültürü aşılamalıyız. Ailecek yapılacak kültür ve tarih keşifleri için en güzel rotalardır müzeler. Herkes bu hazinelerden yararlanmalı.

Şehrin ortasında köy hayatı

Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, gazetecilerle sohbetinde zengin bir tarihsel ve kültürel birikime sahip Altındağ Belediyesi sınırları içinde keşfedilebilecek çok sayıda müze olduğuna ve sayılarının artırılması için çalıştıklarına vurgu yaparak, şöyle devam etti:

“2009 yılında büyük mücadelelerle devraldığımız ve yıkılmaktan kurtardığımız Ulucanlar Cezaevi’ni 2 yılda restore ettik. Aslına uygun olarak, 2011 yılında Cezaevinin kapalı kısmını “Ulucanlar Cezaevi Müzesi” olarak dünya turizmine kazandırdık. Bir yıl sonra da yarı açık cezaevi bölümünü kültür, sanat ve kongre merkezine dönüştürdük. Yarı Açık Cezaevine sanat sokağı da ekleyerek, Ulucanlar’ın özellikle kaybolmaya yüz tutmuş sanatlarının tekrar hayat bulduğu bir merkez olmasını sağladık. Bugün bu müzemizin ziyaretçisi 1 milyonu geçti.

Altınköy Açık Hava Müzesi ile Ankara’nın ortasında doğal, samimi, nefes alınan bir köy ortamı oluşturduk. Avrupa’dan ve Türkiye’nin her tarafından çok sayıda yerli ve yabancı misafir ağırlıyoruz.

Gelecek nesillerimize geleneklerimizi, doğal, sade yaşamı aktarmak, köy hayatı hakkında bilgilendirmek için de önemli bir merkez oldu. Altınköy Açık Hava Müzesi’nin içinde 4 tane daha müze var.

Altınköy’de yaz boyunca Anadolu’nun farklı yörelerinden geleneksel sanatları yaşatan sanatçılarımızı ağırlayarak destek oluyoruz. Sanatçılar konaklamalı olarak kalıyorlar ve yemeni, çarıkçı, kaşık ustası, dokuma, sepet ustası, demirci, kalaycı gibi farklı zanaatkarlar ziyaretçilere bu sanat dallarını tanıtıyorlar.

“Şairler ve Yazarlar Müzesi”ni Ankara’ya kazandırdık

Hamamarkası’nda yakın bir zamanda ‘Şairler ve Yazarlar Müzesi’ni açacağız. Sadece bizim açtığımız müzelere değil, bölgemizdeki özel müzelere de belediye olarak destek veriyoruz.

Gazi Üniversitesi işbirliği ile Somut Olmayan Kültürel Miras Müzesi’ni bölgemize kazandırdık. Tematik müzeler arasından dünyanın en önemli örneklerinden olan Gökyay Vakfı Satranç Müzesi ile işbirliğimiz devam ediyor.

Erimtan Müzesi ve Koç Müzesi de bölgemizin en önemli değerleri arasında yer alıyor. Kültür Bakanlığı’na bağlı çok önemli müzelerimiz var bölgemizde. Anadolu Medeniyetleri Müzesi örneğin. Mutlaka gezilmesi gerekiyor. 1. ve 2. Meclis müzeleri çok çok önemli. Ankara’da yaşayan herkesin bu müzeleri mutlaka ziyaret etmesi gerekir.

“Sanatın desteklenmesi gerekiyor”

Ulucanlar ve Hamamönü’nde iki sanat sokağımız var. Buralarda ise çok sayıda atölyemiz var. Pek çok farklı sanatçı, kaybolmaya yüz tutmuş sanatlara yeniden hayat veriyor. Bu atölyelerde sanatçılar hem eğitim veriyor, hem de satış yapabiliyor.

Ülkemize yeni sanatkarlar, zanaatkarlar kazandırıyoruz. Usta-çırak geleneğini de canlandırıyoruz. Türkiye’de sanat para kazanmıyor ve bunun desteklenmesi gerekiyor. Old city denilen Ankara’nın tarihi alanlarının sanatçılarla, kitapçılarla dolu olması gerekiyor. Başkente katkı sağlamak için herkesin çaba harcaması lazım.

Başkan Tiryaki’ye dernekten plaket

Soru ve cevaplarla oldukça renkli geçen “Kültür Sanat” sohbetinin ardından buluşmaya katılan konuklara, Türk halk müziği dinletisi ile ebru sanatçıları Canan Kırıköz ve Canan Ateş’in sergilediği gösteri de sunuldu.

Toplantı sonunda kültür ve sanata katkılarından dolayı Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki’ye Kültür ve Sanat Muhabirleri Derneği adına Sabah Gazetesi Kültür-Sanat Muhabiri Arda Topal tarafından plaket takdim edildi.


TRT Kültür-Sanat Muhabiri Aynur Sağlam ise Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nden Yardımcı Doçent Oğuzhan Aydın’a da katılımı nedeniyle plaket verdi. Tiryaki, dernekle beraber önümüzdeki günlerde ‘adını şimdilik saklı tuttuğu çok özel bir mekanda’ özel bir kültür sanat buluşması daha gerçekleştirmeyi istediğini kaydetti.

Havacılık ve Uzay Gelecek Merkezi (HUGEM) Havacılık Müzesi’nde açıldı


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.