Doğum günün kutlu olsun Atam!

Bugün 19 Mayıs. Doğum günün kutlu olsun Atam! Bize bugün evde oturun diyorlar. Sen çıkarken Samsun’a güvenli miydi sokaklar?

Doğumgünün kutlu olsun Atam!

Bir yanık feryat bizimkisi, Anadolu’dan. Hiç dinmeyen bir umut. Diktik gözümüzü Kocatepe’ye bekliyoruz. Bekliyoruz yarsın Kocatepe bağrını da yollasın o yiğidi yeniden diye. Hakkımız yok buna biliyoruz. Gün bekleme günü değil, gün Mustafa Kemal olma günü biliyoruz. Lakin gönül istiyor bir kez olsun görebilmeyi.

Bugün 19 Mayıs… Doğum günün kutlu olsun Paşa’m. İçim buruk, yüreğimde kocaman bir korku var. Korkuyorum Paşa’m sana layık olamamaktan, bana kızmandan korkuyorum. Bir gün çıktığında karşıma o sonsuz gözlerine bakamamaktan korkuyorum.


Bugün, 19 Mayıs… Gözüm caddeler boyu resmini arıyor. Resmin eskisi kadar asılmaz oldu. Birçok kutlama iptal oldu. Tehlikeli olduğunu söylüyorlar. Terör diyorlar. Sonra sen geliyorsun aklıma. Hasta halinde törene katılan sen. Bütün ısrarlara rağmen oturmayan sen. “Herkesin gözü üzerimizde hasta olduğum anlaşılmasın.” diyen sen. Boğazıma bir düğüm oturuyor o vakit. Yüreğimdeki korku biraz daha artıyor.

Bugün evde oturun diyorlar.

Kutsal isyanın yıl dönümünde evde oturun diyorlar. Bağımsızlık ateşinin yandığı günün yıl dönümünde tehlikeli sokaklar diyorlar. Peki ya sen? Sen çıkarken Samsun’a güvenli miydi sokaklar? İdam fermanın yayınlanmışken, güvenli miydi Sivas ki gidip kongre yaptın? Gencecik kadınlar evinde oturmak varken kundaktaki bebesiyle çıkarken dağlara, göğüs göğüse çarpışırken düşmanla güvende miydi?


Siz güvende değiliz diye otursaydınız evinizde ne olacaktı şimdi? Kimin boyunduruğu altında olacaktık? En çok da bu canımı yakıyor, Atam. Tek tek herkesin yüzüne haykırmak istiyorum tüm bunları lakin duyulmuyor sesim.

Herkes zannediyor ki öldün sen. Bilmiyorlar ki büyük adamların ölümsüz olduğunu…

Kitaplar zincirlenir, insanlar ölür, ya fikirler? Onlara ne olacak? Hangi güç silecek dimağımızdan seni? Yalan yanlış ne idüğü belirsiz insanların yazdığı iki paralık dergiler mi soğutacak yüreğimizi senden? Yoksa sözde tarihçi, sözde din adamı kesilenlerin boş lafları mı döndürecek bizi yolumuzdan? Biz senin sayende gördük bu günleri. Senin sayende hür doğduk. Ne vakit erdi aklımız, yolunu yolumuz bildik. Şimdi hangi çılgın durduracak bizi?


Bugün 19 Mayıs… En büyük bayramımız. Yedi düvele, emperyalizme kafa tutmaya karar verişimizin yıl dönümü! Bugün Mustafa Kemeal’in atamızın doğum günü. Bugün Ataturk’ü anma, lakin hepsinden önce anlama günü. Hadi asın bayramlarınızı gelincik tarlalarına dönsün şehirler. Bugün biraz kısılsın sesiniz, coşkuyla marş söylemekten. Bugün güzel bir şey yapın ve layık olmaya çalışın Atatürk’e. Doğum günün kutlu olsun Atam! Tüm karanlığa inat, ışığın aydınlatıyor yolumuzu…

Memleketi kurtaracak zaman yok!


Elif Aver
Elif Aver; 1987 yılında İstanbul'da doğdu. Cumhuriyet Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği bölümünden 2010 yılında mezun oldu. Özel sektörde mesleğini yapmakta, ayrıca TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi yönetim kurulu üyesi. Yazmak, çizmek ve okumak çocukluğundan beri en büyük tutkusu. Ondan sebep söz yitene kalem bitene kadar yazanlardan.