Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yardımcı doçentlik nedir Allah aşkına?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Allah aşkına şu yardımcı doçentlik olayı nedir? Şunu bir gözden geçirin. Yardımcı doçentlikle ön kesiyoruz. Dünyanın kaç yerinde acaba yardımcı doçentlik var?” açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yardımcı doçentlik nedir Allah aşkına?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde, İslam Dünyası Yükseköğretim Alanının Oluşturulması Toplantısı’nın açılış oturumunda konuştu. Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

“Allah aşkına şu yardımcı doçentlik olayı nedir?”

Ülkemdeki rektörlerimizden de ricam var, YÖK Başkanımız ile de bunu konuşuyorum, Allah aşkına şu yardımcı doçentlik olayı nedir? Şunu bir gözden geçirin. Yardımcı doçentlikle ön kesiyoruz. Dünyanın kaç yerinde acaba yardımcı doçentlik var? Ben araştırdığım yerlerde doğrusu böyle bir mekanizma pek görmüyorum. Bunu birileri birilerini oyalamak için yapmışlar. Bu, gerçekten ilmiye sınıfına bir paravan, engel oluşturuyor. Bunu aşmamız lazım ve aşacağımıza inanıyorum.


Hoca kılıklı bir şarlatanın peşine takılan insan müsvettelerinin neler yapabileceğine 15 Temmuz’da şahit olduk. Onun peşinde de doçentler var. Gözü var görmez, kulağı var duymaz, aynı şekilde ağzı var hakikatı konuşmaz. O bize diyor şah damarımızdan daha yakındır. Bunu diyen ilmiye sınıfından.

Üç kardeş ülke, Körfez’de… Nedir bu sıkıntı? Bu hallere neden düştük?

Bunlar bizi üzüyor. Biz bu hallere düşmeli miydik? Niye düştük? Birbirimizle oturarak konuşarak çözemez miyiz? Çözüm yollarına gitmeyip etrafımıza birilerini de almak suretiyle herhangi bir kardeşimizi köşeye sıkıştırırsak bu kabul edilebilir bir şey değildir. Biz bunları yapmamalıyız, yakışmıyor. Bizim her zamankinden daha fazla dayanışmaya kardeşliğe ihtiyacımız var.

Kriz, iç savaş, kardeş kavgası ve teslimiyet politikaları bizi birbirimizden uzaklaştırıyor. Ölen kim Müslüman, öldüren kim İslam kimliği altındaki müsveddeler. Böyle bir mantıksızlık, böyle bir akli noktada zayiat olabilir mi? Ama bunları yaşıyoruz. Meşhur Musul kütüphanesi talan edildi. Bağdat kütüphanesinde yer alan hazine değerindeki kitap ya imha edildi ya çalındı. Bir zamanlar bunları biliyorsunuz Hülagü Han da yapmıştı. İşte biz bunlara dayanamıyoruz.

“Mesele Kudüs olunca sus pus kesiliyorlar”

Barışın sembolü Kudüs, saldırılar karşısında direnmeye ayakta kalmaya çalışıyor. Müslümanların parçalanmışlığından cesaret alan malum İsrail yönetimi her gün yeni bir uygulamayla İslami karakterini tahribe yelteleniyor. Her fırsatta ülkemizi eleştiri yağmuruna tutanlar mesele Filistin, Kudüs olunca birden sus pus kesiliyorlar. Hiç kimse bizden bıkkınlık derecesinde bu iki yüzlülüklere daha fazla sessiz kalmamızı bekleyemez. İlk kıblemiz olan Mescid-i Aksa’nın onurunun korunması tüm islam aleminin vazifesidir, görevidir.


Dün de söyledim, İstanbulumuzda sinagoglar var, havralar var. Bu olaylar olurken bazı gruplar sinagoglara saldırma yoluna gittiler. İlk işim valiye emniyet müdürüne ‘bunlara müsaade etmeyin.’ Bizim dinimiz bunlara müsaade etmez. İsrail böyle yapıyorsa biz böyle yapamayız. Tam aksine biz bu ibadethaneleri güvence, koruma altına almamız lazım’ Bazı ufak tefek hadiselerin karşısında bu korumayı sağladılar.

“İsrail’in geri adım atması doğru bir adım”

İsrail’in metal dedektör uygulamasından geri adım atması doğru bir adım olmuştur. Memnuniyetimiz söz konusudur. Ama yeterli midir? Değildir. Cuma günü gelen Müslümanlara o kapıların kapanmasına tahammül etmemiz mümkün değildir. Sadece Filistin’de yaşayanların geldiği bir mabed değildir Mescidi Aksa. Tüm dünya Müslümanlarının geldiği bir mabeddir. Bunun kapısı dünya Müslümanlarına kapatılamaz.

İsrail Cumhurbaşkanı ile görüşme

İsrail Kudüs ile ilgili hukuka ve insan haklarına saygılı davranmalıdır. Bir kez daha İsrail Cumhurbaşkanı ile görüştüm, kendisine bütün bunları anlattım, arzumuzu düşüncemizi de kendisiyle paylaştım. Dedim ki, artık sizler de cumhurbaşkanı olarak bu konudaki ağırlığınızı koymalısınız. Kimileri başbakan ile cumhurbaşkanının sorumluluk alanı şöyledir böyledir diyorlar ama ben cumhurbaşkanı olarak cumhurbaşkanı ile görüşebilirim. Fakat son olarak görüşme olumlu neticeler vermiş olacak ki metal dedektörün kaldırılması kararını aldılar.

İsrail yönetimine şunu hatırlatmakta fayda var. Eğer bu dünyada barış içinde yaşamak istiyorsanız, başkalarını tehdit etmek yerine kendisini ve bölgeyi ateş çemberine sokabilecek politikalardan kaçınmak gerekiyor. Her açıdan sıkıntılı bir manzarayla karşı karşıya olduğumuz bir gerçektir. İslam medeniyeti batı tarafından yutulamayan, yenilemeyen tek medeniyettir. Ciddi bir takım hasarlar alınmış olsa da medeniyetimizin o çelik çekirdeği halen sapasağlamdır.


Doğru tedavinin yolu öncelikle teşhisin doğru konulmasından geçiyor. Unutmayalım ki hiç kimse görmek istemeyen kadar kör değildir.

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’den flaş istifa kararı


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.