7 Ağustos 2017 Ay Tutulması. İstanbul’a göre saat 21:11 itibariyle Dolunay adını verdiğimiz Güneş – Ay karşıtlığı tam halini alacak. Bu Dolunay aynı zamanda bir Ay Tutulması’na da sahne olacak.
Haritayı değerlendirirken aşağıdaki göstergeleri dikkate alıyorum:
- AY Kova Burcu’nun 15 derecesinde ve haritanın 12’inci evine yerleşmiş. Güneş ise, Aslan Burcu’nda ve haritanın 6’ıncı evinde.
- AY’ın modern yöneticisi Uranüs, Retro konumda ve haritanın 2’inci evinde. Klasik yöneticisi Satürn ise MC’de, Retro konumda ve Lilith ile kavuşuyor.
- Yükselen 9 derece Balık. Balık Burcu’nun modern yöneticisi olan Neptün, Retro konumda ve ASC ile kavuşuyor. Neptün, Yengeç’teki Venüs ile üçgen, Başak’taki Merkür ile karşıt açı yapıyor.
- AY, MC’deki Satürn – Lilith kavuşumu ve hem MC yöneticisi, hem de ASC’deki Balık’ın klasik olan Jüpiter ile ılımlı açılar yapıyor.
- Güneş de Mars ile kavuşum halinde. Tıpkı AY gibi o da, Satürn ve Jüpiter ile ılımlı açılar içinde.
MEALİ;
Önce bir konuya açıklık getirmekte fayda var sanırım; Aslan Burcu’nun 15’inci derecesi bazı astrologlar tarafından tehlikeli ve zararlı olarak değerlendirilmektedir. Bu nedenle bu AY Tutulması için sert yorumlar da yapılıyor olabilir.
Ancak kadim bilgilere göre, sabit burçların 15 dereceleri, Gökyüzünün Dört Kapısı olarak görülür. Kova’nın 15 derecesi Melekler Kapısı, Aslan’ın 15 derecesi ise Kalbin Kapısı olarak bilinir.
Yani bu AY TUTULMASI, hangi olaylara sahne olursa olsun, kalbimizde, anlayışımızda, maneviyatımızda, evrensel gerçeklerin idrakine açılan bir kapı olabilir.
Kısacası bu süreçte yaşanacak olaylara ve kısa dönemli görünüşe değil, bunun bizde oluşturacağı aydınlanmaya ya da yol açacağı, vesile olacağı gelişmelere odaklanmak gerekir.
Bu AY TUTULMASININ mesajı bence; “HİÇ BİR ŞEY GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİLDİR!”
Narnia Günlükleri’nde C.S: Lewis der ki; “Aslan ortaya çıktığında, doğru görünenler yanlışa döner!”
Şimdi biraz daha aşağı indirelim mesajı 🙂
AY TUTULMALARI’nın etkisi yaklaşık 6 aylık bir sürece yayılır. Okuyacaklarınızı bunu dikkate alarak değerlendirin!
Genel Düzlemde;
- Bazı mahkumiyet kararları çıkabilir ya da bazı mahkumiyetler sonlanabilir.
- Bazı önemli kişiler, devlet adamları, yöneticiler görevden alınabilir. Ya da görevlerini kötüye kullanma iddiaları ortaya atılabilir.
- Spekülatif duyumlar yayılabilir ve toplum algısı manipüle edilebilir. Ya da daha önce yapılmış bu tür yanıltıcı manipülasyonlar ortaya serilebilir.
- Suikast veya saldırı iddiaları ortaya atılabilir. Ancak girişimler bir sonuca varmayabilir ya da zarar engellenebilir. Olayların sorumluluğu görünürdeki kişi ve gruplara ait olmayabilir. Geçmişte yaşanmış böyle olaylar hakkındaki gerçekler ortaya çıkabilir.
- Bazı hastalıklarla ilgili yeni tedaviler ortaya çıkabilir. Ya da kullanılan bir tedavinin uygun olmadığı iddia edilebilir.
- Bazı gizli elektronik kayıtlar ortaya çıkabilir. Ya da kurumların, şirketlerin, bankaların kompüterize analizlerindeki sapmalar, elektronik sistemlere yapılmış olan müdahaleler gün ışığına çıkabilir.
- Kalp, damar, tansiyon rahatsızlıkları, beyin kanaması, sinir ucu yangıları, sinirsel travmalar yaşama ihtimali olanların, özellikle temkinli olmaları yerinde olur.
Bireysel düzlemde ise;
- Geçmişte bizi çok üzmüş, kızdırmış, mağdur hissetmemize ya da birilerinin mağdur duruma düştüğüne inanmamıza yol açan bir durumun gerçek yüzünü ya da farklı bir boyutunu öğrenebiliriz.
- Haklı olduğumuzu düşünerek aşırı tepki verdiğimiz bir konuda, yanlış bilgilendirilmiş, yanlış yönlenmiş, manipüle edilmiş olduğumuzu fark edebiliriz.
- Haklı çıkmak, galip gelmek, gücümüzü korumak için, etrafımızdakileri yanıltacak ya da bizim baktığımız pespektiften görmelerini sağlayacak şekilde davranmaya kalkabiliriz 😉
- Güçsüz, tepkisiz, çaresiz, baskı altında, engelli hissettiğimiz bir konuda, aslında hala yapılacak bir çok şey olduğunu fark edebilir, güçlü ve yetkin yanlarımıza tutunarak ya da içimizdeki azim ve kararlılığı ortaya çıkartarak, durumu değiştirebiliriz.
- Kendimiz gibi davranmadığımız, korunmak, güvende kalmak ya da değer verdiğimiz şeyleri korumak için sessiz kaldığımız konularda, bunun bizi bir yere götürmediğini fark edebilir ve tutum değiştirmek ihtiyacını hissedebiliriz.
- Bir türlü içimize sindiremediğimiz ama gerçeğine de varamadığımız konularda, aydınlanma yaşayabiliriz.
- Bazı ön yargılarımız ya da keskin tutumlarımız konusunda, yanılgı içinde olduğumuzu fark edebiliriz.
- Yargı ile ilgili sorunlarımızda, yeni açılımlar yakalayabilir, yeni ipuçları elde edebilir veya nihai çözüme gidebiliriz.
Gerçekten korkmayalım. Zira gerçek bizi güçlü kılar!
İnsanın gücünü elinden alan da, gücün kaynağı ile bağlantısını kopartan da manipüle olup yanılsamalara kapılması ya da dürüst davranmayıp başkalarını yanıltmasıdır. Ancak gerçekler evrenin ruhunda kayıtlıdır ve daima ortaya çıkarlar ya da adalet bir şekilde vuku bulur 🙂
Gerçeği arayan, gerçeği kucaklayan, onurlu ve dürüst olmayı başkalarına değil kendine borç bilen ve evrenin ruhu ile olan bağlantısına güven duyan kişinin sırtı geçici olarak yere gelse de, yolu daima açılacak ve ışığı asla sönmeyecektir. (Yazar: Juno Gözlemci)
