20 yıl Dünya Kupası’na katılamayan Milli Takım

2002 Dünya Kupası’nda aldığımız Dünya 3’üncülüğünün ardından, 2022 Dünya Kupası’na gidebilirsek, 20 yıl aradan sonra Dünya Kupası’na katılmış olacağız. Bu kötü istatistikte kimler baş rolde? Türk futbolu nerede yanlış yapıyor? En az 20 yıl Dünya Kupası’na katılamamak ne gibi sonuçlar doğuruyor?

20 yıl Dünya Kupası'na katılamayan Milli Takım

Şenol Güneş yönetimindeki Milli Takımımız 2002 yılında kazandığı Dünya 3’üncülüğünün ardından adeta zafer sarhoşu oldu. Bu öyle bir sarhoşluk ki, yeni nesil gençler yıllardır Milli Takımımızı turnuvada göremiyor. Zaman zaman Dünyanın 3. sınıf ülkelerinin başına gelen bu başarısızlık durumu, maalesef yıllardır yaşadığımız bir olgu. Daha da kötüsü artık bunu özümsedik.

20 yıl Dünya Kupası’na katılamayan Türkiye

2002 Dünya Kupası’nın ardından EURO 2004 ve 2006 Dünya Kupası‘na katılamayan Millilerimiz, EURO 2008‘de geriden gelerek çevirdiği maçlarla yarı finale kalmıştı. Sonrasında 2010 Dünya Kupası, EURO 2012 ve 2014 Dünya Kupası‘na katılamayarak üç organizasyonu da boş geçmişti.


EURO 2016‘da değişen sistemden ötürü -turnuvaya 16 takım yerine 24 takım katılınca- aldığı kötü neticelere rağmen Avrupa Şampiyonası’nda boy göstermişti. EURO 2016’da gruptan çıkamayan takımımız, 2018 Dünya Kupası‘na da katılamayarak en erken ihtimal ile EURO 2020‘ye katılmayı hedefleyecek.

20 yıl Dünya Kupası'na katılamayan Milli Takım

İstikrar ve yenilik gelmeli

Türkiye’de gerek Milli Takım gerek kulüp bazında yaşanan en büyük sıkıntılardan biri; sürekli aynı teknik adamlar etrafında geziniyor olmamız. Daum, Fatih Terim, Mustafa Denizli, Lucescu, Ersun Yanal, Halilhodzic, Şenol Güneş gibi isimler zaman zaman başarılı olsalar da, teknik direktörlük koltuğu boşalan bir kulüp olduğunda hemen bu isimler medyaya yansıyor.


Öncelikle farklı hocalarla istikrarlı bir şekilde çalışılması gerekiyor. Her turnuvada farklı bir hoca ile oynayan Milli Takımımızın bu başarısızlığı hiç de şaşırtıcı değil. Türkiye’den kovularak gönderilen Joachim Löw, 2004 yılında bu yana Alman Milli Takımının kadrosunda yer alırken, 2006 yılından bu yana ise Teknik Direktörlük yapıyor.

Yabancı teknik adamdan Milli Takım hocası olmamalı

2000’li yıllardan itibaren Milli Takım’da görev yapan yabancı hocalara bakıldığında Guus Hıddink ve Mırcea Lucescu’nun ne kadar kötü bir tercih olduğunu hep birlikte gördük. Kendi kulübünde aylardır oynamayan oyuncuların sahaya ilk 11’de sürülmesi, telafisi olmayan bir maçta yapılan kötü değişiklikler, 80 milyon nüfuslu ülkeden stoper oyuncu bulunamadığı için ön liberodan dönme futbolcunun stoper mevkiinde oynaması, yıllardır kalkması istenen yabancı kuralının esnediği yıllarda görülen dibe vuruşumuz tek tek ele alınması gereken konuların başında geliyor.

 

milli takım dünya kupası futbol

Detaylı temizlik şart

Milli Takımımız; hem Federasyon Başkanı, hem Milli Takım Teknik Direktörlüğü, hem de takımda oynayan eski oyunculardan bir an önce kurtulup temiz bir sayfa açmalı. Yabancı sınırlamasına dokunulmasa da, her takıma ilk 11’de ve ilk 18’de belli sayıda Türk oyuncu oynatma zorunluluğu getirilmesi gerekiyor. Kulübünde belirli bir süre oynayamayan futbolcunun da, Milli Takım’da yerinin garanti olması diğer oyunculara büyük haksızlık oluyor.


Umarız kısa sürede yapılan tüm yanlışlardan dönülerek, futbol sistemimiz tamamen yıkılır ve temelden başlayarak yeniden inşa edilir. Ancak bu durum bizi ileriye götürecektir.

Yabancı oyuncu sayısı: Türk futbolunda bitmeyen tartışma