İlahiyatçı yazar İhsan Eliaçık’ın 1. Kayseri Kitap Fuarı’nda saldırıya uğraması, bağımsız konuşan insanların Türkiye’de şansının kalmadığının en son örneği ve en açık kanıtıdır.
Türkiye’de özgür düşüncelerin susturulduğu ilk tarih olan 6 Nisan 1909’dan günümüze kadar yüzü aşkın aydın öldürüldü. Kimisinin failleri meçhul kalırken dosyaları rafa kalktı; kimisinin tetikçileri bulunurken arkasındaki isimler bulunmadı. Fakat unutulan bir şey vardı ki; öldürülen aydınların silahları kalemleri idi.
Ülke olarak gerek Osmanlı döneminde gerekse şu anki Türkiye Cumhuriyeti dönemimizde aydınlanma çağına tam manasıyla geçiş yapamadığımızı düşünmekteyim. Bir grup güneşi görmek adına dağın öbür yamacını aşmaya çalışırken, bir grup da dağın aynı yamacında karanlıkta kalmayı tercih etmişti.
Güneşi barındıran dağın öbür yamacını aşanlar daima aydınlanma çağının öncüleriydi, yazdıkları alanlarda yetkinlerdi, radikal bir kimliğe sahiplerdi. Ciddi yazarlardı, siyasetçilerdi, sanatçılardı. Ülkesine düşkün insanlardı. Bayrağına, vatanına sahip çıkan Amerika’ya diklenen insanlardı.
Karanlığı barındıran dağın yüzünde kalanlar ise siyasilerin ve medya güç odaklarının aptallaştırdığı bir makarnaya muhtaç kıldıkları topluluklardı. Ormanına, toprağına sahip çıkamayan zihinleri bakterileştirilmiş insanlardı.
Özgür konuşan insanların şansları Türkiye’de tükenmiştir
Bağımsızca ahlaktan, namustan, haysiyetten, doğrulardan, gerçeklerden konuşan insanların Türkiye’de şansı kalmamıştır. Türkiye özgürce konuşan insanlara artık imkân vermemekle beraber, aydınlığa giden yolları kapatmış; düşünce özgürlüğü kavramını köreltmiştir.
Nitekim günümüzde bazı medya patronları bu ülkenin üzerinde sırtlan sürüsü gibi gezmektedir. Adeta tavuk gibi gırtlaklanan bu ülkede düşünce özgürlüğü ilkesi başta devlet olmak üzere medya güç odakları, sözde yazarlar, liberaller tarafından zedelenmiştir.
İlahiyatçı Yazar Recep İhsan Eliaçık‘ın 1. Kayseri Kitap Fuarı’nda saldırıya uğraması ise bağımsız konuşan insanların Türkiye’de şansının kalmadığının en son örneği ve en açık kanıtıdır.
Hasan Fehmi, Ahmet Taner Kışlalı, Sabahattin Ali, Mehmet Şerif Fırat, Uğur Mumcu, Necip Hablemitoğlu, Onat Kutlar, Turan Dursun, Bahriye Üçok, Çetin Emeç, İhsan Güven, İlhan Egemen Darendelioğlu gibi yazarları bağımsız bir şekilde konuştukları için kalleşçe düzenledikleri suikast sonucu ölüme terk edenler ile 21 Ekim 2017 tarihinde Kayseri Kitap Fuarı’nda ilahiyatçı yazar İhsan Eliaçık’a saldıranlar ve kendisini tehdit edenler aynı kişilerdir; ve bu kişiler dağın karanlık yamacında kalmayı tercih edenlerdir; zihinleri körelleştirilmiş topluluklar, çeteler ve vatan hainleridir.