Dominik Cumhuriyeti’nin 35. başkanı Horacio Vasquez’i 1930’da askeri darbeyle deviren Rafael Trujillo, Dominik Cumhuriyeti’ni 31 yıl boyunca diktatörlük ile yönetti. Yüksek makamlara yakınlarını getirdi, siyasi karşıtlarının çoğunu öldürttü. Ta ki Mirabal kardeşler direnişi başlayıncaya kadar…
Kelebeklerin kanat çırpmasıyla yıkılan diktatörlük: Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü
Dominik Cumhuriyeti’nin 35.başkanı Horacio Vasquez’i 1930’da askeri darbeyle devirerek iktidarı ele geçirdi. 31 yıl boyunca Dominik Cumhuriyeti’nin mutlak egemeni oldu. Yüksek makamlara yakınlarını getirdi, siyasi karşıtlarının çoğunu öldürttü. Kim bu? Dominik Cumhuriyeti 36. Başkanı Rafael Trujillo.
Rafael Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele veren Mirabal Kardeşler
Ülkeyi diktatörlükle yöneten Rafael Trujillo’ya karşıtlığıyla bilinen Mirabal Kardeşler; Patria, Minerva ve María Teresa, 1930’dan 1961’e değin Dominik Cumhuriyeti’ni yöneten Rafael Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele veriyordu. 1960 yılında diktatörlük karşıtı mücadeleleri ülke çapında iyice yayıldı.
“Ülkede iki tehlike var: Kilise ve Mirabal Kardeşler”
Rafael Trujillo’nun “Ülkede iki tehlike var: Kilise ve Mirabal Kardeşler” şeklinde yaptığı açıklamadan günler sonra 25 Kasım 1960 tarihinde diktatörlük askerlerince tecavüz edilerek vahşice öldürülen Mirabal kardeşlerin cesetleri Dominik Cumhuriyeti’nin kuzey bölgesinde bir uçurumun dibinde bulundu. Öldürülmeleri ise kamuoyuna araba kazası olarak duyuruldu.
Mirabal kardeşlerin kurdukları Clandestine Hareketi, öldürülmelerinden bir yıl sonra diktatörlüğün yıkılmasında önemli rol oynadı.
Rafael Trujillo’nun diktatörlüğüne karşı mücadeleler veren Mirabal kardeşler ağır baskılara maruz kalmış ve hapis cezalarına çarptırılmışlardı. Ancak öldürülmeleri Dominik Cumhuriyet’inde büyük bir tepki uyandırmıştı.
Trujillo’nun iktidarını koruyabilmek için başvurduğu sert önlemlere karşın muhalefetin gitgide güçlenmesiyle birlikte ülke dışında da Dominik’in liberalleştirilmesi yönünde yoğun baskılar gelmiş ve direniş hareketi güçlenmiş, bir yılın ardından ise diktatörlük, Anti-Trujillo hareketi tarafından düşürülmüştü.
“Belki de bize en yakın şey ölüm fakat bu beni korkutmuyor, haklı olan her şey için savaşmaya devam edeceğiz” (Maria Teresa Mirabal)
“Bunca acıyla dolu ülkemiz için yapılacak her şeyi yapmak bir mutluluk kaynağı kollarını kavuşturup oturmak ise çok üzücü” (Minerva Argentina Mirabal)
“Çocuklarımızın, bu yoz ve zalim sistemde yetişmesine izin vermeyeceğiz. Bu sisteme karşı savaşmak zorundayız. Ben kendi adıma her şeyimi vermeye hazırım gerekirse hayatımı da” (Patria Mercedes Mirabal)
57 yıl aradan sonra…
Kadına yönelik şiddet yaygın ve sistemli bir biçimde bütün dünyada erkekler tarafından uygulanmaya devam ediliyor. Üstüne üstülük kadına şiddet kavramı bir devleti devlet yapan organları tarafından meşrulaştırılıyorsa bu şiddet sürekli gelecektir.
O haldeyse kanat çırpmaya var mısınız?