Finans şirketleri için önemli aksiyon tavsiyeleri

Uluslararası denetim, vergi ve danışmanlık şirketi KPMG, 2018 yılında finansal hizmet sektörünü etkileyecek mevzuata ilişkin konuları araştırdı. KPMG’nin ‘Mevzuata İlişkin 10 Kilit Zorluk’ başlıklı çalışmasını yorumlayan KPMG Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri ve Şirket Ortağı Sinem Cantürk, “Bu çalışma şirketlerin riskleri daha etkin yönetmek için zaman ve kaynaklarını nasıl kullanacaklarına ve nasıl yatırım yapacaklarına rehberlik edecek” dedi.

KPMG, Mevzuata İlişkin 10 Kilit Zorluk başlıklı çalışmasında, 2018 yılında finansal hizmet sektörünü etkileyecek mevzuata ilişkin 10 temel başlığı çıkardı. Finansal hizmetler sektöründeki mevzuata ilişkin düzenlemelere üst düzey bir bakış ortaya koyan çalışmayı değerlendiren KPMG Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri ve Şirket Ortağı Sinem Cantürk, “Finans şirketlerinin yönetim süreç ve stratejilerine rehberlik eden bir çalışma oldu. Çalışma, finansal hizmet şirketlerinin, riski yönetmek için gerekli olan değerli kaynak ve yatırımları tahsis etmesine yardımcı olacak. Şirketler riskleri daha etkin yönetmek için zaman ve kaynaklarını nasıl kullanacaklarına ve bu amaçla nasıl yatırım yapacaklarına daha kolay karar verecek” dedi.

Mevzuata İlişkin 10 Kilit Zorluk 2018’de yer alan 10 temel konu başlığı şunlardan oluştu:

Siber güvenlik ve veri gizliliği: Gelişmekte olan teknolojilerin daha fazla kullanılmaya başlanması, müşterilerin bağlanabilirliğindeki artış, siber güvenlik ihlallerinin etki alanlarının ve tesirinin artması, siber olayların sebep olduğu finansal ve itibar riskleri, kişisel verilerin korunması konusundaki hassasiyetteki artış, küresel bilgi güvenliği mevzuatı ve düzenleme değişikliği beklentileri gibi dinamikler, siber güvenlik ve veri gizliliğinin öncelikli zorluk olarak görülmesine sebep oluyor. 2018 yılında finansal hizmet şirketleri, siber güvenlik ve veri gizliliğini stratejilerine entegre etmeli, kurumsal risk yönetim programlarına ve BT kararlarında ilk sıraya almalı.


Risk yönetimine uyum ve kontroller

İç denetim standartlarının ve beklentilerinin yükselmesi, sürdürülebilir üçüncü parti risk yönetimi altyapısının öneminin artması, elektronik ticaret kontrollerine ilişkin düzenlemelere odaklanılması, finansal ve finansal olmayan bilgilerin kayıt altına alınması ve raporlanmasına ilişin düzenleme beklentilerindeki artış gibi dinamikler risk yönetimi konusunun itici güçlerini oluşturuyor. Finansal hizmet şirketleri, mevzuata ilişkin artan beklentilere yanıt verebilmek için risk tanımlama, senaryo analizi, iş süreçlerinde hesap verilebilirlik, konu yönetimi, üçüncü parti yönetimi ve raporlama konularını geliştirmeli.

Suistimal ve kültür: Finansal hizmet şirketlerinin riskleri öngörme ve yönetme konusundaki yetkinliklerinin düzenleyici kurumlar ve denetçilerin odağında olmaya devam etmesi suiistimal ve kültür konusunun kilit öncelik olarak yerini korumasına neden oluyor. 2018 yılında, düzenleyiciler, kurumlarda suistimali önlemek için ölçülebilir, efektif ve güçlü kontrol mekanizmaları kurmalı.

Uyum riski yönetimi

Uyum riski değerlendirmeleri ve programlarına düzenleyicilerin daha fazla odaklanması, karmaşık uyum yapısına sahip kurumlar için düzenlemelerde beklenen güncelleme ve değişiklikler, dijital uygulamalar ve otomasyon ile ilgili müşteri beklentileri ve sektördeki rekabetteki artış şirketlerin uyum riskinin yönetimini temel zorluklardan biri konumuna getiriyor. Yeni düzenlemeler finansal hizmetler sektörünün taleplerine zamanında cevap veremediği için firmalar, organizasyon ve mali uyum prosedürleri arasındaki entegrasyonu sağlayıcı yönetim programlarına odaklanmalı.

Mali suçlara uyum

Müşteri tanıma ve değerlendirme konularındaki mevzuat değişiklikleri, artan rekabet, teknolojik gelişmeler, inovasyondaki hız beklentisi, maliyetlerin azaltılması gibi beklenti ve gelişmeler bu konunun itici güçleri. Finansal hizmet şirketleri, mali suçlarla ilgili yeni düzenlemelere hazırlıklı olmalı ve stratejik plan geliştirilmeli.


Stratejik risk ve pazardaki bozulmalar

Stratejik riske odaklanan düzenlemeler, teknolojik gelişmeler ve pazardaki bozulmalardan dolayı finansal hizmet şirketleri stratejik riskler, rekabet ve teknolojik gelişmelerden kaynaklı bozulmalara maruz kalıyor. Dijital ve FinTech operasyonel stratejileri geliştirilmeli, ticari ve perakende müşterilerinin davranış, şikayet ve beklentileri ölçümlenmeli.

Mutemet ve yatırımcı koruma

Yatırımcıların korunmasına ilişkin düzenlemelerdeki artış, bireysel yatırımcıların suiistimaline ilişkin düzenlemeler, özellikle yaşlı nüfusun ve yardıma muhtaç yetişkinlerin potansiyel finansal istismardan korunmasına odaklanılması bu konunun gündemde yerini almasına neden oluyor. Piyasa katılımcıları, risk yönetim ve yürütme programlarını artırmalı, veri bütünlüğü ve protokol raporlamalarını geliştirmeli, etkili suistimal kontrollerini uygulamalı ve müşterileri ve portföylerinde daha fazla hesap verilebilirlik sağlamalı.

Veri analitiği

Müşteriler, finansal hareketler, çalışanlar ve üçüncü partilerin verilerinin korunması, analizi, raporlanması ile ilgili beklentiler, bu süreçte maliyetlerin düşürülmesine ilişkin rekabet baskısı, iş modellerinin yönetimi veri analitiği ihtiyacının temellerini oluşturuyor. Gelişmekte olan düzenleyici gerekliliklerin yanı sıra artan rekabet baskısı, müşteriler, finansal faaliyetler, çalışanların davranışları ve üçüncü parti işlemler de dahil olmak üzere bir organizasyonun her düzeyinde gelişmiş teknoloji, otomasyon, kalite kontrolleri ve raporlama süreçlerine duyulan gereksinimi artırmaktadır.

Sermaye ve likidite

Sistematik olarak önemli finansal kurumlar ve sermaye için önerilen değişiklikler, çeşitli şirketlerde gerçekleştirilen koordineli incelemelerin sonuçlarından çıkan aksiyonlar bu alandaki gelişmelere yön veriyor. Düzenleyici reform ve yasama önerileri, risk yönetimi yapmak, küçük firmaların likidite gereksinimini sağlamak ve daha büyük firmaların da işlerini hızlandıracak düzenlemelere odaklanmalı.

Jeopolitik belirsizlik


Yetki alanlarına bağlı olarak farklılaşan, mevcut ve değişen politika ve düzenlemeler, korumacı kamu politikaları, strateji ve operasyonlara ilişkin küresel düzenlemelerin uygulamaları jeopolitik belirsizlikte kilit rol oynuyor. Küresel erişime sahip şirketler, sermayenin korumacı kamu politikalarından etkilenebilir. GSYİH ve MIFID II gibi küresel düzenlemeler, uyum ve vergi işlevleri de dahil olmak üzere küresel operasyon alanlarını doğrudan etkileyecektir.

Ekonomi sektöründeki küresel trendler neler?


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.