Pele, ’20. Yüzyılın En İyi Futbolcusu’… Bir futbol efsanesi… Futbol, denildiğinde akla gelen ilk futbolcu… Dünya Kupası’ndaki anıları, Brezilya Ulusal Takımı’nın durumu ve Rusya 2018 ile ilgili görüşlerini FIFA.com ile yaptığı röportajda anlattı.
Edson Arantes Do Nascimento… Henüz küçük bir çocukken Vasco Da Gama’nın kalecisi Bile’nin adını Pele olarak telaffuz etmesi üzerine, başlangıçta kendisi hoşlanmasa da, futbol sahalarında ‘Pele’ adıyla anılmaya başlar. Efsanevi futbolcu, adıyla ilgili soru sorulduğunda esprili bir yaklaşım ile yanıt veriyor. ‘Babam büyük mucit Thompson Edison’dan esinlenerek bana Edson adını vermiş. Ben de bundan gurur duyuyordum. Bana ‘Pele’ denmesiyle hiçbir ilgim yok! Kısa olduğu için insanların aklında kalıyor.’
2018 yılının yaz aylarında yapılacak olan Rusya 2018 FIFA Dünya Kupası git gide yaklaşmaktayken futbolseverlerin duyduğu heyecan da arttıkça artıyor. FIFA’nın resmi web sayfası FIFA.com dünyanın en büyük futbol yıldızı Pele ile tatlı bir futbol sohbeti yaparak futbolseverlerin beğenisine sundu.
77 yaşındasınız ve adınız FIFA Dünya Kupası ile özdeşleşmiş durumda. Bu şampiyonanın sizin için ne ifade ettiğini öğrenebilir miyim?
Pele: Haklısınız, Dünya Kupası ile ilgili anlatacak çok anım var. Hiçbir zaman işleri istediğimiz gibi götüremedik ama hep zirvede bitirmeyi başardık. 1958, bir rüyaydı. Ben henüz bir çocuktum ve kimse kazanacağımıza inanmıyordu. Herkes Vicente Feola’yı sorguluyordu, ’17 yaşındaki bir çocuğu kadroya aldığına göre şampiyon olmak istemiyorsun’ diyorlardı. Ama, başardık. 1962’de Brezilya iyi durumdaydı ama ben sakatlandım, yine de şampiyon olduk. 1966’da menisküsümden sakatlandım ve çabuk elendik. Ama, 1970’de bütün maçlarda oynadım. Benim için mükemmel bir çember oluştu. Şampiyon olarak başladım, şampiyon olarak bitirdim.
1958’de İsveç’e karşı oynadığınız finalde, topu savunma oyuncusunun üzerinden aşırttığınız o efsanevi golü attınız. O çalım ne zaman aklınıza gelmişti?
Pele: Önceden planladığımı söylersem yalan söylemiş olurum (Gülüyor). Bu, oyuncu olarak en güçlü yönlerimden birisiydi. Doğaçlama. O anda çok hızlı hareket etmem gerekiyordu. Topu göğsümde yumuşatmayı başarmıştım ama o savunma oyuncusu ayağını kaldırarak üzerime baskı yaptı. Topu üzerinden aşırtmak zorunda kaldım. Fikir, Tanrı’dan geldi. Üzerinde düşünecek zamanım yoktu.
Meksika 1970 finalinde İtalya’ya kafayla attığınız gol bir golcüden çıkabilecek klasik bir son vuruştu.
Pele: Bu tip vuruşları antrenmanlarda çalışırdık. Hareketin aynısını değil tabii ki ama pozisyon çalışılırdı. Taç atışı yapmıştık, diğer takımların yaptığı gibi topa doğru koşmak yerine uzak noktalara dağıldık. Oyun sol kanatta hareketlendiğinde sahanın sağ tarafında bir süre bekledim. Rivelino ve Ben pozisyon içerisinde beraber hareket ediyorduk. Şansın yardımıyla aniden oldu ama daha önceden çalışmıştık.
Kafa vuruşlarında başarılıydınız.
Pele: Elbette. Aileden gelen birşeydi. Babam da futbolcuydu ve kafayla çok golü vardı. Her zaman onu örnek alırdım. Uzun değildim ama bacaklarım güçlüydü. Babam ‘Birçok oyuncu kafa atarken gözlerini kapatır. Top sana doğru gelirken, gözlerini iyice aç ve topu nereye nişanlamak istediğini seç.’ derdi. Buna çok çalıştım ve sonuçta çok sayıda kafa golü attım. Gözlerinizi açın ve topu kafanız ile yere doğru vurun.
Ama her zaman gol olmuyor, değil mi? İnsanlar hala Gordon Banks’in kurtarışını konuşuyor.
Pele: Kesinlikle, o da benzer bir fırsattı.
1950 ile 1970 yılları arasında Brezilya büyük takımlar kurdu. O zamanlar diğer takımlardan daha iyi olduğunuz gibi birşey hissediliyor muydu?
Pele: Garincha, Didi, Zito gibi oyuncular ile Brezilya harika bir dönem geçiriyordu. O dönemde takım çok iyi bir organizasyona sahipti. Vicente Feola’nın dediklerini iyi hatırlarım. ‘Ne söylediğimi çok iyi biliyorum. Sizlerden yaşlıyım ve teknik direktörünüz benim. Birşeyden emin olun, dünyanın en iyi takımı sizsiniz. Ama bütün rakiplerinize saygı duymak zorundasınız. Hiçbir takıma karşı kazanmak için şov yapmak zorunda olduğunuzu düşünmeyin. Futbol sahasına rakibinizin saygısını kazanmak için çıkın.’ O bizim profesörümüzdü.
Bu yılki şampiyona Rusya’da yapılacak. Brezilya’nın şampiyonluk şansı var mı?
Pele: Brezilya her zaman Dünya Kupası’nı kazanacak kadroya sahiptir. Ama son şampiyonalarda hazırlık dönemleri sırasında oyuncular birbirlerinden kopuk kaldı. Oyuncularımızın çoğu yurtdışında oynuyor. Zaman çok kısıtlı. Bizim zamanımızda daha fazla zaman oluyordu. Teknik direktörler için takım kurmak çok zor. ‘Bizim takımımız budur’ demek yetmiyor. Kişisel fikrimi söylüyorum, dünyanın en iyi futbolcularının Brezilyalılar olduğuna eminim.
Dünya Kupası’nın favorisi Brezilya mı?
Pele: Evet. yeterli hazırlık süresi verilirse, Brezilyalılar her zaman dünya şampiyonu olabilirler.
Favoriler arasında sayabileceğimiz diğer takımlar hangileri?
Pele: Almanya’ya her zaman saygı duymak zorundasınız. Rusya güçlü bir takıma ve ev sahibi olmanın avantajına sahip. Latin Amerika’ya gelince, Arjantin’in yolun sonuna kadar gitmek için gereken her şeyi var.
Brezilya’yı zirveye taşıyan Neymar mı olacak?
Pele: Neymar ulusal takımdaki oyun şeklini değiştirdi. Değiştirmek zorunda kaldı. Kulübünde hücum hattının sol kanadında oynuyor. Ulusal takımda ise orta sahanın ortasında, geleneksel 10 numara pozisyonunda oynuyor. Zor da olsa bunu başardı. Dünya futboluna bakarsanız Messi, Ronaldo ve Neymar dışında başka bir yıldız göremezsiniz. Brezilya Ulusal Takımı için önemli olan iyi organize olup grup olmayı başarabilmesi. Çünkü eskiden olduğu gibi bir mevki için üç-dört yıldızları yok. Aynı şey Almanya için de geçerli, zaten sürekli olarak kolektif futbola vurgu yapıyorlar. Eskiden oyuncular çok şey değiştirebiliyordu ama futbolda değişen çok şey var. Artık herşey birbirine çok benziyor.
Sizce Neymar takımın lideri olmak için hazır mı?
Pele: Evet, hazır. Kendi rolüyle ilgili olarak ulusal takımda yaşadığı taktiksel değişimin kolay olmadığını düşünüyor olabilir ama Neymar Brezilya’nın kilit oyuncusu durumunda. Kendisini bunun için hazırlaması lazım. Ve birşey daha söylemek istiyorum. Teknik açıdan Neymar’ı dünyanın en iyi futbolcusu olarak görüyorum ve bunun doğru olduğuna eminim.
Bu röportaj fifa.com‘dan Türkçeye çevrilmiştir.