OCT göz taraması: Alzheimer 15 yıl önceden teşhis ediliyor

Alzheimer hastalığı 15 yıl öncesinden OCT göz taraması ile teşhis edilebiliyor. Böylece erken teşhis ile hastalığın ilerlemesi engellenebiliyor.

OCT göz taraması

Dünyagöz Altunizade’den Op. Dr. Füsun Uzunoğlu, yaşam kalitesini ciddi anlamda etkileyen Alzheimer hastalığının erken teşhisinin, yapılacak bir göz muayenesi ile hastalık başlamadan konulabileceğini belirtiyor.

Ruhun penceresi olduğu söylenen gözlerimiz, aynı zamanda beynimiz ile ilgili de önemli bilgileri içinde barındırıyor. Yaşam kalitesini ciddi anlamda etkileyen Alzheimer hastalığının erken teşhisinin, yapılacak bir göz muayenesi ile hastalık başlamadan konulabileceğini belirten Op. Dr. Füsun Uzunoğlu;


Retina, beyin ile benzer dokulara sahip bir bölge ve bu dokular göz muayenesinde fark edilebiliyor. Alzheimer hastalığının oluşma riski olan hastalarda, ışığın retinadan yansıtılma şekli değişiyor.

Bu değişiklikler, hastalık davranışsal veya zihni değişikliklere yol açmadan çok daha önce tespit edilebiliyor. Detaylı bir göz muayenesi ile bu değişikliklerin tespitini yapmak mümkün.

Alzheimer hastalığı hafızada, hareket etme ve davranışlarda ciddi problemler oluşmasına sebep olabiliyor. Tüm bu olumsuz etkilere ek olarak, Alzheimer hastalığının görmede de ciddi sorunlar oluşturabildiğini belirten Dünyagöz Altunizade’den Op. Dr. Füsun Uzunoğlu;

Alzheimer, beyinde oluşan, son yıllara kadar teşhisi oldukça zor olan ve yaşlılık döneminde ciddi problemler yaşanmasına sebep olan ciddi bir rahatsızlık. İlerleyen yaşlarda oluşan ve teşhis konulmamış katarakt ve yaşa bağlı makula dejenerasyonu gibi hastalıklar, beyinde değişen algıyla birleşince görmede yaşam kalitesini etkileyecek boyutta sonuçlar doğuruyor.


Hastalığın belirtileri, yıllar boyunca gelişerek ilerliyor ve normal şartlarda teşhis için tek yöntem bu belirtilerin yorumlanması. Son yıllarda oftalmoloji dalında yaşanan gelişmeler sayesinde, artık Alzheimer hastalığının teşhisini göz muayenesi sayesinde, bahsettiğimiz büyük belirtiler henüz ortaya çıkmadan koymak mümkün.

Erken teşhis ile ilerlemesi engellenebiliyor

Alzheimer hastalığı tamamen tedavi edilemese dahi, erken teşhis sayesinde belirtilerin kontrol altına alınabildiğini belirten Op. Dr. Uzunoğlu, retinadaki değişimlerin gözlemlenmesi sayesinde teşhis konulabildiğini söylüyor. Op. Dr. Uzunoğlu;

Gözün arkasında yer alan retina, 10 katmandan oluşuyor. Yapılan çalışmalar, bu katmanlarda gözlemlenen incelmelerin ve beta amiloid plak oluşumlarının Alzheimer hastalığının, beynin sinir hücrelerine verdiği hasarla paralellik gösterdiğini ortaya koyuyor.

OCT göz taraması nedir?

OCT adı verilen cihazla yapılan retina tomografileri ve sinir lifi ölçümleri sayesinde Alzheimer teşhisi, beyindeki sinirsel belirtiler ortaya çıkmadan yakalanabiliyor. Alzheimer hastalarında diğer demanslardan farklı olarak retina sinir liflerinde ilerleyici kayıplar daha belirgin oluyor.

Alzheimer’a yol açan beta amiloid plaklarının retina tomografisiyle saptanması sayesinde hem belirtilerin kontrol altına alınması hem de yaşam kalitesinin korunması sağlanabiliyor. Çünkü Alzheimer hastalığında en önemli nokta hastalığın hafızayı etkilemeden önce teşhis konulmasıdır.


“Ailesinde Alzheimer geçmişi olan herkesin OCT tetkiklerini gerçekleştirmesini tavsiye ediyoruz” diyerek sözlerini tamamlıyor.

Türkiye’de 40 bin genç Alzheimer hastalığına sahip!


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.