Akciğer kanseri belirtileri neler? Nasıl tedavi edilir?

Akciğer kanseri her yıl dünyada 1.6 milyon kişinin yaşamını tehdit ediyor. Hem erkek hem de kadınlarda kanserden yaşam kaybının önde gelen nedeni olarak gösterilen hastalık, 45 yaş altında nadiren ortaya çıkarken, 50 yaş üzerinde risk artıyor.

Akciğer kanseri belirtileri neler? Nasıl tedavi edilir?

Yapılan araştırmalar birçok faktörün akciğer kanserinin gelişimine katkıda bulunduğunu gösteriyor. Memorial Antalya Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Necla Songür, akciğer kanseri ile doğrudan ilişkili olabilecek risk faktörleri ve akciğer kanserinden korunmanın yolları hakkında bilgi verdi.

Günde birkaç sigara bile kansere yakalanma riskini artırır

Sigara içmek akciğer kanseri için bir numaralı risk faktörüdür. Pipo ve puro benzeri tütün ürünlerinin kullanılması ve ikinci el sigara dumanına maruz kalmak akciğer kanseri riskini artırmaktadır. Sigara içenler, sigara içmeyenlere göre 15 ila 30 kat daha fazla akciğer kanserine yakalanmaktadır. Günde birkaç sigara içilmesi bile akciğer kanseri riskini artırır. Her yaşta sigarayı bırakmak akciğer kanserinden korunmak için en önemli adımdır.


Doğal gazlar akciğerlerin düşmanı olabilir

Radon, kayalardan ve kirden gelen, evlerde ve binalarda sıkışıp kalmış doğal bir gazdır. Görülemez, tadılamaz veya kokmaz. Radon her yıl yaklaşık 20.000 akciğer kanseri vakasına neden olmaktadır. Bu da onu akciğer kanserinin ikinci en önemli nedeni haline getirmektedir. Asbest, arsenik, dizel egzoz, bazı silika ve krom solumak da akciğer kanseri riskini artırmakta ve bu riskin özellikle sigara içenlerde daha yüksek olduğu bilinmektedir.

Bu kişiler düzenli kontrollerini ihmal etmemeli:

Yoğun sigara içenler
Çeşitli kimyasal maddelere mesleki maruziyeti olanlar
Son 15 yıl içerisinde sigarayı bırakmış olanlar
55 ila 80 yaş arasında olanlar
Aile öyküsü varsa dikkat!

Akciğer kanseri olduğu halde hala sigara içen kişilerde, başka bir akciğer kanseri gelişme riski söz konusudur. Ayrıca sigara kullananlarda Beta-Keroten takviyeleri akciğer kanseri riskini artırır. Ailesinde akciğer kanseri olanlarda kanser gelişme riski daha çoktur. Göğüs bölgesine radyasyon uygulaması da akciğer kanserini artıran önemli bir diğer nedendir. Ancak bazı akciğer kanserleri herhangi bir sebep olmaksızın da ortaya çıkabilir.

Akciğer kanserinden korunmak için bu önerilere dikkat edin:

1) Sigarayı bırakın ve sigara içilen ortamlardan uzak durun.

2) Mesleksel ve çevresel etkenleri ortadan kaldırın veya azaltın.

3) Az yağlı gıdaların, sebze ve meyvelerin bol tüketildiği bir beslenme programı uygulayın.

4) Sebze ve meyve ağırlıklı beslenin.

5) Alkol tüketimini sınırlandırın.

6) Özellikle açık havada düzenli egzersiz yapın.

Sigara içenlerde akciğer kanseri görülme riski 36 kat artıyor!

Bezmialem Dragos Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatmanur Okyaltırık, kanserin neden olduğu ölümlerin yüzde 20’sinin akciğer kanserine bağlı olduğunu ve sigara içenlerde içmeyenlere göre akciğer kanseri görülme riskinin 25 ila 30 kat arttığını söyledi.

Dünya genelinde en sık tanı alan ve en sık ölüme neden olan akciğer kanseri, sıklıkla 55-65 yaş aralığında görülüyor. Önemli açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Fatmanur Okyaltırık, istatistiki verilerle Türkiye’deki akciğer kanseri gerçeğinin altını çizdi.


Doç. Dr. Fatmanur Okyaltırık, “Kansere bağlı ölümlerin toplamda yüzde 20’si akciğer kanserine bağlı. Tüm dünyada erkeklerde en sık görülen ve en çok ölüme neden olan kanser türü olan akciğer kanserinin, kadınlarda beklenen insidans oranları daha düşük, ancak sigara tüketiminin artışı ile artma eğiliminde. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2014 yılı verilerine göre erkeklerde kansere bağlı 58 bin 400 ölümün yüzde 32’si, kadınlarda ise 32 bin 500 ölümün yüzde 9’u akciğer kanserine bağlı olarak gerçekleşmiştir” dedi.

Akciğer kanserine neden olan en önemli risk faktörünün sigara ve tütün ürünleri kullanımının yanı sıra genetik yatkınlık olduğunu söyleyen Doç. Dr. Fatmanur Okyaltırık, “Sigara dumanı 7 binden fazla kimyasal, 50’den fazla karsinojen (kanser yapıcı) madde içerir. Sigara içenlerde risk içmeyenlere göre 25 ila 30 kat, pasif sigara maruziyetinde ise 3 -4 kat daha fazladır. Sigara kullanım yoğunluğu ve süresinin artması, kanser oluşum riskini artırmaktadır. Sigara bırakıldıktan sonra ise kanser riski zamanla azalmaktadır” diye konuştu.

Akciğer kanseri belirtileri neler? Nasıl tedavi edilir?

Akciğer kanseri riskini azaltmak mümkün!

Akciğer kanseri gelişme riskini azaltmanın mümkün olduğunu söyleyen Doç. Dr. Fatmanur Okyaltırık, “Akciğer kanseri gelişme riskini azaltmak; sigaraya başlanmasını engellemek ve tütün alışkanlığının bırakılmasına yardımcı olacak tütün kontrol girişimleriyle mümkündür. Akdeniz tipi yani sebze ve meyve ağırlıklı beslenme, hava kirliğinin azaltılması da riskin azalmasına yardımcı olur. Genetik olarak kansere yatkınlık elbette değiştirebilecek bir risk faktörü değildir. Ancak hem sigara içen hem de ailesel yatkınlığı olan bireylerde, belirtiler oluşmadan önce tarama yöntemleri ile erken tanı, akciğer kanserinin tedavi başarısını ciddi oranda artırır” dedi.

Akciğer kanserinin başlıca semptomlarının öksürük, balgam, göğüs ağrısı ve balgamda kan olması olduğunun altını çizen Doç. Dr. Fatmanur Okyaltırık, “55 yaşın üstünde olan, 20 yıldan fazla sigara içen veya ailesinde kanser öyküsü olan bireylerin, akciğer kanseri tarama gerekliliği açısından göğüs hastalıkları uzmanlarınca düzenli olarak değerlendirilmesi gerekmektedir” açıklamasını yaptı.

Akciğer kanseri sinsi sinsi ilerler

İleri aşamalara gelene kadar da önemli şikâyetlere yol açmayabilir. İnatçı öksürük ve halsizliğin yanı sıra ses kısıklığı, yutkunma güçlüğü, iştahsızlık ve ani kilo kaybı da akciğer kanserinin belirtisi olabilir! Bahçeşehir Üniversite Hastanesi Medical Park Göztepe Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Cengiz Şen, akciğer kanserinin en önemli sebebinin sigara olduğunu hatırlatarak erken teşhis için tomografinin önemine değindi.

Dünyada her yıl milyonlarca insan akciğer kanseri yüzünden ölüyor. Bu hastalığın yaygınlaşmasındaki en büyük faktör sigara, çevre kirliliği ve havadaki kanserojen maddeler. Akciğer kanseri gelişiminden yüzde 90 oranında sigara sorumludur. Sigaraya başlama yaşı, sigara içme süresi, içilen sigara sayısı ile tütün ve sigara tipi (filtreli, filtresiz, puro, düşük tar ve nikotin içeriği vb.) akciğer kanseri gelişme riskini etkiler. Sigara dumanına maruz kalmanın da kanser riskini artırdığı gösterilmiştir. Bahçeşehir Üniversite Hastanesi Medical Park Göztepe Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Cengiz Şen, akciğer kanserine karşı uyarılarda bulundu.

Erken teşhiste yüzde 73 yaşam şansı

Hastalık ileri aşamaya gelinceye kadar önemli bir şikâyete yol açmayabilir; genellikle sinsi bir seyir gösterir. İleri evrelerde ise tedavi şansı oldukça düşüktür. Tanı konan hastalarda 5 yıllık sağkalım oranları yüzde 10-15 civarındadır. Bunun en önemli sebebi, vakaların yüzde 70’inin 3. ya da 4. evrede (ileri evrelerde) teşhis edilebilmeleridir. Halbuki, 1. evrede tespit edilen hastaların 5 yıllık sağ kalım oranları yüzde 73’e kadar yükselmektedir. Yaş ilerledikçe hastalığın görülme ihtimali de artmaktadır. Tanı konan akciğer kanseri vakalarının yaklaşık yüzde 80’i, 55-77 yaş grubu arasındadır.

İştah kaybı ve zayıflama varsa dikkat!

Sürekli nefes darlığı, hırıltılı solunum, geçmeyen ve giderek kötüleşen öksürük, kanlı balgam, iştah kaybı ve zayıflama, göğüs ağrısı, ses kısıklığı ve yutma güçlüğü gibi belirtiler verebilir. Öksürük akciğer kanseri hastalarının yüzde 50-75’inde görülmektedir. Bunun dışında eğer başka bir organa yayılım varsa, o organa ait bulgular da ortaya çıkabilir.

Şiddetli kemik ağrıları görülürse kemik metastazı; denge bozukluğu, sürekli baş ağrısı, epilepsi nöbeti varlığında beyin metastazı düşünülmelidir. Erken teşhis için akciğer grafisi kontrollerinin ve balgam incelemelerinin yeterince etkin olmadığı görülmüştür. Yapılan çalışmalarda yoğun sigara öyküsü olan ve 55 yaş üzerindeki kişilere herhangi bir şikâyeti olmasa bile her yıl düşük doz akciğer tomografisi incelemesi yapılmasının, erken tanı oranını artırdığı ve ölüm oranlarını da yüzde 20 düşürdüğü gösterilmiştir.

Tedavinin yapıldığı merkez önemli

Akciğer kanseri tedavisinin göğüs cerrahisi, göğüs hastalıkları, onkoloji, radyasyon onkolojisi, patoloji ve yeterli yardımcı sağlık personeli birimlerini barındıran merkezlerde yapılması önemlidir. Hastalık ne kadar erken evrede yakalanırsa tedavi şansı da o oranda yüksektir.

Tedavideki temel yaklaşım kanserli dokunun tamamen ameliyatla çıkarılmasıdır. Tümörün 1 santimden küçük olduğu durumlarda, tümör dokusu cerrahi olarak çıkarıldığı takdirde tedavi şansı yüzde 90’a kadar çıkabilmektedir. Ameliyat sonrası veya öncesi hastalığın yayılımına göre radyoterapi ve/veya kemoterapi yapılabilmektedir. Ameliyat şansı olmayan hastalarda ise radyoterapi ve kemoterapi uygulanabilir.

İmmünoterapi kimler için uygun?

Kemoterapi dışında son yıllarda kullanılmaya başlanan immunoterapi ve akıllı moleküller grubundaki bazı ilaçların da yaşam süresini uzattığı gösterilmiştir. Ayrıca immunoterapinin yan etkilerinin daha az olduğu ve tedavide başarı şansını daha çok artırdığı da belirlenmiştir. Ancak mutasyonu hedefleyen akıllı moleküllerin kullanımı için kanser dokusunda bazı genetik mutasyonların varlığını tespit etmek gerekmektedir.


Bunun dışında, son dönemde Küba’da kanser aşısı bulunmuş olsa da, yapılan çalışmalar sonucunda etkisi yeterince tatmin edici bulunmamıştır. Kısacası akciğer kanserinin önlenmesindeki en önemli unsur, sigara ile ciddi anlamda mücadele etmektir.

İmmünoterapi: Kanser tedavisinde bağışıklık sistemi


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.