Antioksidan içeren kansere karşı koruyan yiyecekler

Kanser başta olmak üzere hastalıklardan koruyan ve yaşlanmayla gelen olumsuz etkileri geciktiren antioksidan zengini yiyecekler, vücudumuzda hücrelere zarar veren toksin maddelerin yıkıcı etkilerini azaltıp vücudun içeriden ve dışarıdan yenilenmesini sağlıyor.

Antioksidan içeren kansere karşı koruyan yiyecekler

Tüketilen besinlerin vücutta yanarak enerjiye dönüşmesi sırasında serbest radikal diye adlandırılan toksin maddeler oluşur. Yediğimiz yiyeceklerde, aldığımız ilaçlarda soluduğumuz havada ve içtiğimiz sularda bulunabilen serbest radikaller, özellikle kızarmış gıdalar, alkol, sigara, böcek ilaçları ve havayı kirleten maddelerde bulunur.

Vücut sürekli olarak serbest radikallerin erozyonuna uğrayan dokuları yenileyebilmek için antioksidanlara ihtiyaç duyar. Bu “dost” maddelerin bir kısmı vücut tarafından üretilirken bir kısmını da besinlerle dışarıdan almak gerekir. Ayrıca doktor kontrolünde preperat (hazır ilaç) şeklinde de vücuda alınabilirler.


Yetersiz antioksidan alımı DNA’yı tahrip ederek kanser yapıyor!

Yetersiz antioksidan alımı ile vücutta biriken serbest radikaller, hücre zarlarına yapışarak, onların yıpranmasına, yaşlanmasına, hatta DNA’sını bozarak kanserojen bir özellik kazanmasına sebep olur. Bağışıklık sistemine de zarar vererek, vücut direncini zayıflatır. Yaşlanma sürecinin tek sorumlusu değilse bile önemli bir parçasını oluşturur.

Bunlara ilave olarak antioksidanların kalp hastalıkları, yüksek tansiyon ve damar tıkanıklığı görülme oranlarının düşürdüğüne dair araştırmalar mevcuttur. Yara iyileşmesi, hava kirleticilerden kaynaklanan hasarın onarılması, cilt sağlığı, enfeksiyonlara karşı bağışıklık sisteminin güçlenmesi, saç ve tırnak sağlığı, kemik ve diş gelişimi üzerine de olumlu etkileri bulunmaktadır.

Kanserojen faktörler vücuttaki antioksidan ihtiyacını artırıyor!

Doğada özellikle sebze ve meyvelerde bol miktarda mevcut olan bazı vitamin ve mineraller, polifenoller, flavonoller, bu ek antioksidan ihtiyacımızın en güçlü kaynaklarıdır. Ağır yemekler yenilmesi, besinlerdeki katkı maddeleri, ilaç artıkları, güneş ışığı, havadaki kimyasal maddeler, egzoz ve baca dumanları gibi pek çok kanserojen faktör vücuttaki antioksidan ihtiyacını artırmaktadır. Bu nedenle beslenmede sebze ve meyvelere yer verilmesi büyük önem taşımaktadır.

Antioksidan bakımından zengin ve kansere karşı koruyucu yiyecekler listesi:

En bilinen antioksidanlar A, E, C vitamini, flavonoidler, koenzim q10, likopen, selenyum ve çinkodur. Vücudun ecza deposu olarak adlandırılan antioksidanlar hakkında merak edilenleri Emsey Hospital Beslenme ve Diyet Uzmanı Evnur Saray paylaştı.

Alfa tokoferol (E Vitamini)

Alfa tokoferol önemli bir antioksidandır. Özellikle buğday, mısır, darı, pirinç gibi tahıllarda çok bulunur. Bunun dışında ayçiçek yağı, mısırözü yağı, pamukyağı gibi yağlarda, ceviz, badem ve yerfıstığı gibi kuru yemişlerde ve yeşil sebzelerde bulunur. E vitamini aynı zamanda pişirmeye ve sıcağa dayanıklıdır, böylece pişirilme esnasında tahrip olmaz. Fakat yağda kızartma ve tahılların öğütülmesi esnasında tahrip olur. Bu yüzden E vitamini içeren ürünleri yağda kızartmadan pişirmek gerekmektedir.

Askorbik Asit (C Vitamini)

Turunçgiller, domates, yeşil yapraklı sebzeler (brokoli, ıspanak vb.) ve patates gibi sebze ve çilek, mango, papaya gibi meyvelerde bulunuyor. Fakat C vitamini çok çabuk okside olduğu için pişirirken ve hazırlarken C vitamininin çoğu etkinliğini yitiriyor. Bu yüzden C vitamini içeren besinlerin hafif pişirilmesi, yenilebiliyorsa çiğ yenmesi ve hazırlarken de kesildikten kısa bir süre sonra tüketilmesi gerekmektedir.

Beta-karoten

Vücutta depolanarak A vitaminine dönüştürülen kırmızımsı-turuncu pigment çok güçlü bir antioksidandır ve birçok kanser türüne yakalanma riskini azaltır. Havuç, ıspanak ve brokoli gibi yeşil yapraklı sebzeler ile kayısı ve şeftali gibi meyvelerde fazlasıyla bulunur.


Flavonoid

Birçok meyve ve sebzede yüksek oranlarda bulunan sarı-beyaz pigmentlerdir. Bitkilerin çoğunda bulunan bu antioksidan özellikle meyve ve sebze ağırlıklı bir diyet ile vücuda fazla miktarlarda alınabilir. Elma, çilek, üzüm gibi meyveler, çikolata ve çayda bulunur.

Koenzim q10

Özellikle kanser ve belli nörolojik hastalıklara olan pozitif etkileriyle uzun süredir gündemde olan koenzim q10 önemli bir antioksidandır. Vücut tarafından üretilir, diyet yoluyla da alınabilir. Ciğer, kalp ve böbrek gibi sakatatlarda ve balıkta yüksek oranda bulunur.

Likopen

Birçok meyveye kırmızı rengi veren maddedir. Kardiyovasküler hastalıklar ve kansere karşı olumlu etkileri olduğu bilinmektedir. Domates, guava,  karpuz, greyfurt, üzüm maydanoz, fesleğen, hurma, kuşkonmaz, tavuk ciğeri, pul biber ve kırmızı lahanada bulunmaktadır. Prostat ve kalın bağırsak kanserlerinin risklerini büyük oranda düşürdüğü laboratuvar çalışmalarıyla kanıtlanmıştır.

Selenyum

Toprakta ulunması nedeniyle yetişen bitkilerde ve bununla beslenen hayvan etlerinde bulunur. İçme sularında da vardır. Bira mayası, tahıllar, karaciğer, tereyağ, balık, kırmızı et, sebzelerde bulunur.

Çinko

Çinko genel olarak protein içeren gıdalarla ilişkilidir. Et ürünleri, süt ve süt ürünleri, patates, esmer pirinç, fıstık, kaju, kabak çekirdeği, fasulye ve kepekli tahıllarda bulunur.

Üzüm Çekirdeği

Yapılan çalışmalar neticesinde üzüm çekirdeği, şu ana kadar bulunan en güçlü antioksidan madde taşıyıcısı olarak literatüre geçmiştir. Bu nedenle özellikle siyah üzüm çekirdeğiyle birlikte yenilmelidir. Çekirdeğin yutularak değil çiğnenerek yenilmesi ile doğal bir antioksidan alınmış olunur.

Bitki Çayları

Bitki çaylarından kekik, biberiye, adaçayı ve antioksidan özelliği yüksek olan yeşil çay, beyaz çay gibi çaylar ve nane, zencefil, zerdeçal gibi baharatlar önemlidir. Yapılan çalışmalarda kahve de önemli bir antioksidan kaynağı olarak gösterilmiştir.


Sağlığımızı korumak için, mevsiminde bol bol taze meyve ve sebze tüketmeli, besin çeşitliliğine dikkat ederek sağlıklı beslenme ilkeleri ışığında beslenme alışkanlıklarımızı düzeltmeliyiz.

DNA’yı etkileyen 7 muhteşem sebze


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.