Rino virüsü: Soğuk algınlığının en önemli nedeni!

Soğuk algınlığına neden olarak sıklıkla doktora başvurma nedenleri arasında olan Rino virüsü, bu kış oldukça etkin. Burun akıntısı ve burun tıkanıklığı ile ilk şikayetlerin başladığı gergedan virüsü olarak da biliniyor.

Rino virüsü: Soğuk algınlığının en önemli nedeni!
Rino virüsü: Soğuk algınlığının en önemli nedeni!

Özel bir tedavisi olmayan bu virüslerin neden olduğu hastalıklardan korunmanın en pratik yolu ise el temizliğinin çok iyi yapılması kabul ediliyor. Memorial Şişli Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Seda Günhar, rino virüsü (rhinovirus) hakkında bilinmesi gerekenleri ve korunma yollarını anlattı.

Kış hastalıklarının yüzde 40’ına rino virüsü neden oluyor

Yunanca burun anlamına gelen rhinos, soğuk algınlığına neden olabilen virüs ailelerinden birisidir. Bu virüs genellikle burunda yaşadığı için bu isim verilmiştir. Soğuk algınlığının yaklaşık yüzde 30-40’ına rino virüsü enfeksiyonlarının neden olduğu tahmin edilmektedir. Enfekte tozlarda saatlerce canlı kalabilen rinovirüslerin yol açtığı hastalıklar 2 yolla bulaşmaktadır:


  • Hasta kişinin nefes aldığı ortamda havada asılan damlacıkların solunması
  • Enfekte kişilerin burun sekresyonları ile kirlenmiş eller ve eşyalarına diğer kişilerin teması
  • Hastalığın ilk belirtileri hapşırma ve burun tıkanıklığı

Rino virüsü belirtileri:

Rino virüsü çok fazla tipi olduğu için bir kez bu hastalığı geçirmiş olmak tekrar etmeyeceği anlamına gelmemektedir. Hastalığın şiddeti ise virüsün miktarına bağlı olarak değişkenlik gösterir. Rino virüsü enfeksiyonu hapşırma ile ortaya çıkmakla birlikte eşlik eden diğer bulgular şu şekilde sıralanabilir:

  • Burun tıkanıklığı
  • Burun akıntısı
  • Genel keyifsizlik hali
  • Öksürük
  • Baş ağrısı
  • Boğaz ağrısı
  • Virüsün ana merkezi “okullar”

Rino virüsü enfeksiyonu tüm dünyada yaygındır. İlkbahar ve sonbahar aylarında daha sık görülürse de yıl boyunca değişen oranlarda ortaya çıkar. Mevsim tercihi virüsün kendi özelliğinden ziyade okulların açılması gibi toplumsal olaylarla ilgilidir. Virüslerin çoğu türleri soğuk algınlığı benzeri belirtiler verdiği için ileri tanı testi yapılması genellikle gerekli olmamaktadır.


Hastalığa karşı bol sıvı tüketilmeli

Rino virüsü neden olduğu soğuk algınlığı hastalıklarının özel bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Bu hastalıklarda enfeksiyonun tedavisinden çok semptomların yol açtığı şikayetlerin hafifletilmesi hedeflenir. Bunun için en önemli şikayetlerinden biri olan burun tıkanıklığını açmak hastanın konforunu önemli ölçüde artıracaktır.

Ateş yükselmesine karşı ateş düşürücü reçete edilse de virüs özellikle sıcaklık duyarlı olduğundan çok yüksek olmayan derecelerde ateş düşürücü kullanılmaması önerilir. Hastalık süresince bol sıvı alınması önemlidir. Virüsün yayılmasını önlemenin en iyi yolu el yıkama ile enfeksiyon zincirini kırmaktır. Ayrıca hasta kişilerle tokalaşmamak, virüs olduğu düşünülen yüzeylerin temizliğini sağlamak da gereklidir.

Grip ve soğuk algınlığını birbirine karıştırmayın


Soğuk algınlığında yüksek ateş nadir görülürken, gripte 38 derece veya üstü olabilir.
Gripli hastalarda boğaz ve baş ağrısı sık görülürken, soğuk algınlığında nadir rastlanır.
Burun tıkanıkları soğuk algınlığı geçiren hastalarda daha çok yaşanırken, gripte daha az olur.

  • Hapşırma hali soğuk algınlığının sıklık görülen belirtisiyken, grip hastalarında nadirdir.
  • Soğuk algınlığında öksürük nadir, gripte ise sıklıkla yaşanır.
  • Soğuk algınlığı genellikle ilerleyerek ciddi bir komplikasyona yol açmaz ancak grip ise zatürre veya bronşite çevrilebilir.
  • Grip aşısı ile grip hastalığını önlemek mümkünken soğuk algınlığını engelleyecek bir aşı bulunmamaktadır.
  • Kas ve vücut ağrısı gibi şikayetler soğuk algınlığında daha az görülürken gripte daha sık yaşanır.

Reyno (reynaud) fenomeni nedir? Soğuk havaların kabusu!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.