Geçersiz oyların sayımı ile ilgili son durumu paylaşan Ekrem İmamoğlu, “Yüzde 78 tamamlandı. Aramızdaki fark 16 bin 380″ dedi. İmamoğlu, konuşmasını Sabahattin Ali’den bir şiir ile tamamladı ve ekledi: Sevgi kazanacak!
Ekrem İmamoğlu’nun Sabahattin Ali’den paylaştığı şiir:
Dünyada hayatın bir tek manası varsa o da sevmektir.
Hatta mukabele edilmesini bile beklemeden sadece sevmek.
Başka bir insanı bahtiyar edebilmek, kendini bahtiyar edebilmekten daha güç fakat daha insancadır.
Bugün böyle düşünenlere saf, hatta enayi diyebilirler.
Fakat ne derlerse desinler, biz kalbimizin ve kafamızın doğru bulduğu şeyleri etrafın ne dediğine bakmadan yapmalıyız.
Sabahattin Ali (Canım Aliye, Ruhum Filiz)
Sevgi kazanacak arkadaşlar göreceksiniz…
Ekrem İmamoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar:
Tabii ki farklı mecralardan, özellikle televizyon başından bizi izleyen bütün vatandaşlarıma İstanbul’un 16 milyon vatansever vatandaşıma ve Türkiye’mizi 82 milyon vatansever vatandaşımıza selamlarımı, saygılarımı iletiyorum.
Her mecradan erişilebiliyor muyuz bilmiyorum. Bizi naklen aktaran ya da aktarmayan, ya da naklen aktarırken birkaç dakika sonra kesecek olan hangi kurum varsa bundan sonra o kurumları da duyuracağımı buradan belirtmek istiyorum.
Bu uyarıları yaparken Anadolu Ajansı’nı tenzih ettiğimi belirtmek istiyorum. Onu uyarma hakkımı bile kullanmıyorum.
İyi bir öğrenci oldum hala da iyi bir öğrenciyim. Bugün bu karakterimin oluşmasında bana katkı sunan tüm öğretmenlerime teşekkür ediyorum.
Ekrem İmamoğlu İstanbul’da son durumu paylaştı
Veri verme konusu hassas bir konudur. Şu an itibariyle son veriye göre, geçersiz oyların yaklaşık 330 bine yakın geçersiz oyların yüzde 78’i sayılmış durumda. Aramızdaki fark 16 bin 380’dir.
Veriler demişken hesap makinamı yanıma aldım hata yapmamak için. 330 bin geçersiz oy, yüzde 80’i sayılmış kabul edelim. 264 bin oy sayılmış durumda. Bugün 7. gün. Günde sayılan oy sayısı 37 bin 714. Bütün oyların sayılması halinde, 238 gün sürecekmiş.. Çok da değilmiş. 7-8 kat sayım memurları arttırılırsa 150-160 gün civarında bu sürecin tamamlanma ihtimali var.
Mağlubiyet hissini anlıyorum
Bu süreci talep eden kişilerin mağlubiyet hissini anlıyorum. Bedel ödeyeceklerini de biliyorum ama bu memlekete bedel ödetmesinler.
Ben empati yapan birisiyim ama empati duyguma geçmeden önce, bu sürecin en doğru ve en güçlü kurumuna sesleniyorum. 82 milyonun gözü de kulağı da sizde. Tarihi bir sorumluluğunuz var. Bunu yerine getirdiğinzi takdirde Türkiye rahatlayacak, nefes alacak, demokrasi adına önüne daha aydınlık şekilde bakacak.
Lütfen siz de, bu kararı alırken bu tarihi sorumluluğu taşımak adına tüm hassasiyetinizle, tüm adalet duygularınızla, Türkiye’de var olan süreçte çifte standart yaratmayacak uygulamalar dışında doğru bir karar verme hususunda sizden bu ülkeyi 82 milyon insanı rahatlatacak bir karar bekliyoruz.
25 yıl bu şehri yönettiniz ve kaybettiniz kolay değil
7 gün geçti, empati yapıyorum. Kolay değil, 25 yıl bu şehri yönettik, kaybettiniz kolay değil. Ama demokrasi böyle bir şey. Demokraside kaybetmek de var kazanmak da var. Kimse makamları, öbür dünyaya götürmüyor. Burada kalıyorlar. Şu an hiç kimsenin 1 dakika sonrası için hayati garantisi yok Allah korusun.
Hem inancımızla, hem adalet duygusuyla hem de demokrasiye olan inançla yeter artık, yapmayın bunu.
Tekrar söylüyorum. Üzüntünüzü anlıyorum ama demokrasi tek yol değildir. Gidişli gelişli bir yoldur.
Bugün biz kazanırız, yarın siz kazanırsınız. 7 gün, 168 saattir oylar sayılıyor. Herkes çuvalların başında. Hepsine çok teşekkür ediyorum.
31 Mart Pazar Günü, saydılar öndeyiz. 1 Nisan Pazartesi saydılar yine öndeyiz. 2 Nisan Salı Günü saydılar yine öndeyiz. 3 Nisan Çarşamba saydılar, şaşıracaksınız ama yine öndeyiz. 4 Nisan Perşembe yine öndeyiz. 5 Nisan Cuma saydılar yine öndeyiz. 6 Nisan Cumartesi yine öndeyiz. Bugün saydılar yine öndeyiz.
Soldan sağa saydılar, aşağıdan yukarı say yine öndeyim.
Üzülüyorum ve bu üzüntümü söylerken şunu ifade edeyim, bu süreçte kaybeden AKP’nin İstanbul İl Teşkilatını anlıyorum, bedel ödeyecekler. Genel Merkezdeki bazı arkadaşları da anlıyorum bedel ödeyecekler. Üzüntülerini, çırpınmalarını da anlıyorum ama memlekete zarar veriyorsunuz.
Buradan tüm AKP’li hemşerilerime sesleniyorum, bu kadar zamandır sayım yapıyorlar ortada bir yanlış bulunamadı, hala çaba sarf eden üç beş insana karşı, onların da kızgın olduklarının farkındayım. Başınızı öne eğdiklerinin de farkındayım ama başınızı öne eğmeyin. Toplumun vicdanında bu sürecin bittiğinin farkındayım.
Zannediyor ki toplum, geçersiz oylarda sadece rakibimize ekleniyor. Hayır, o tarafa da ekleniyor bize de ekleniyor.
Yapmayın, yormayın bu toplumu. Türkiye ilk defa seçim yapmıyor.
Türkiye demokrasisinin en önemli günüdür seçim günü ve sonrası.
AKP’li hemşerilerimin vicdanının da bunu kabul etmediğini ve benim kazandığımı bildiklerinin farkındayım. Bugün olanlara onlar da üzülüyor.
Ben iyi gönül çalarım, başka hiçbir şey çalmam.
Hayatını siyasete adayanlara söylüyorum, gidin biraz çocuklarınızı torunlarınızı sevin. O zaman normalleşeceksiniz. Yapmayın bu haberleri, insanlarla buluşturmayın ayıptır, yazıktır, günahtır. Sadece kaybettikleri İstanbul’da şaibe var. Kazandıkları yerler de her şey güzel.
Bunu toplum kabul etmez. Ben AKP’li vatandaşlarıma sesleniyorum, 16 milyon oy farkını beğenmeyenler, bakın buraya kadar düştü diyenler… 3 bin oyla kazandıklarını ilan ettiler. Bizim her tutanağımız elimizde olmasa, en tutarlı şekilde bilgi olarak aktarmasak Türkiye’nin şaibeli kurumu olan Türkiye’ye ihanet edecekti, fırsat vermedik.
Seçimin kaybedenleri belli. Cezayı çekecekler parti içerisinde bunu anlıyorum. O çırpınışlarına, devlet adamlığına inandığımız insanlar asla taviz vermeyecek, inanıyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çağrı
Ben bu şehri barıştırmaya geliyorum. Bu kentte yaşayan güzel insanları birleştirmeye geliyorum. Bu sürece katkı sunmaları adına, sayın cumhurbaşkanına da çağrımı yineliyorum. Bu ülkenin milli meseleleri var. Bu ülkenin güvenlikle ilgili sıkıntıları var. Bu ülkenin ekonomik sorunları var. Bunlarla ilgilenilsin. Ben normalleşmek istiyorum. Bu ülkenin bayrağıyla, inançlarıyla, diniyle, milli bayramlarıyla, istiklal mücadelesiyle bütün kavramlarıyla kucaklaşacağı bir sürecin paylaşılması ve sürecin olgunlaşmasını talep ediyorum. Yormayın bu şehri, 16 milyon insanı.