İktidar, kredilerin bir bölümünün silinmesini de kapsayan 400 milyar liralık kurtarma paketi ile zordaki şirketler ve bankaları rahatlatmayı amaçlıyor. Muhalefet, vatandaş yerine şirketlerin kurtarılmasını eleştirdi.
AKP’nin TBMM’ye sunduğu banka ve şirket kurtarma paketinden 400 milyar liralık sorunlu kredi çıktı. Batık ve sorunlu kredi miktarında geçen yıldan bu yana 1.5 katlık rekor artış yaşanması dikkat çekti.
İktidar, kredilerin bir bölümünün silinmesini de kapsayan cazip paket sayesinde firma ve bankaların rahatlatılacağını belirtirken muhalefet milletvekilleri, “Kredisini, kredi kartını ödeyemeyen halk bizden çare beklerken onları bırakıp niçin şirketleri kurtarıyoruz” eleştirisi yaptı.
Kur şoku darbe vurdu
AKP Milletvekili Mustafa Savaş ve arkadaşlarının hazırladığı ve içerisinde yurtdışı çıkış harcının 50 liraya çıkarılmasından kaçak araçların affına, şirket kurtarma operasyonundan Merkez Bankası’ndaki ihtiyat akçesinin bütçeye aktarılmasına kadar çok sayıda madde içeren torba yasa teklifi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilerek Meclis Genel Kurulu’na gönderildi.
Kredilerini ödeyemeyen şirketlere İstanbul Yaklaşımı adı altında ödeme kolaylığı getirilmesini öngören maddeyi açıklayan Mustafa Savaş, özellikle geçen yıl ağustosta başlayan kur şoku, faizlerin yükselmesi ve enflasyon artışından dolayı şirketlerin kredi borçlarını ödemekte zora girdiklerini anlattı.
Savaş’ın verdiği bilgilere göre, bankaların tahsili gecikmiş alacakları (Tahsili imkansız göründüğü için bir anlamda batık kredi de deniyor) 2018 başında 64 milyar lirayken 31 Mart 2019’da 106 milyar liraya yükseldi. Aynı dönemde ödemelerinde sıkıntı çıktığı için yakın izlemeye alınan kredilerin tutarı ise 3 kat birden artarak 93 milyardan 285 milyar liraya fırladı. Savaş’ın paylaştığı veriler, yaşanan krizin borçlu şirketleri ciddi anlamda zora düşürdüğünü bir kez daha ortaya koydu.
Düzenlemeyle, tahsil imkanı kalmayan 106 milyar liralık kredi “değersiz alacak” sayılarak kayıttan düşülecek. Bu sayede özellikle kamu bankalarının bilançoları rahatlatılacak. Kalan 285 milyarlık krediye ise vade uzatma, teminat azaltma hatta anaparadan silme gibi kolaylıklar sağlanacak. Bunları yapan bankacılara ise krediler batsa dahi ‘zimmet’ suçundan dava açılamayacak.
Vatandaşı niye kurtarmıyoruz?
İYİ Partili Durmuş Yılmaz, paketin krizin etkilerini biraz daha ötelemekten başka bir işe yaramayacağını, sonuçta daha büyük krizin kaçınılmaz olacağını belirtirken, “İnşallah ben yanılırım, gelir elinizi öperim” dedi. CHP’li vekiller paketle sadece iktidara yakın firmaların kurtarılacağını, ağır faturanın ise halka ödettirileceğini söyledi.
HDP’li Garo Paylan, geniş halk kesimi yerine sadece şirketlerin kurtarılacağını belirtirken; “82 milyonun gözü Meclis’te. Asgari ücretli aç, çiftçilerimiz, emeklilerimiz, işçilerimiz, esnafımız geçinemiyor. Herkes, bizim hayrımıza ne yapacaklar diye buraya bakıyor. Oysa biz burada şirketlerin hayrına iş yapıyoruz. Kredisini, kredi kartını ödeyemeyen milyonlarca vatandaşı rahatlatacak bir madde önümüze geldi mi? Yoksulun adı hiç geçti mi? Servetin büyük çoğunluğu zaten bu kurtaracağınız şirketlerin patronlarında. Biz halkı bıraktık, onları kurtarıyoruz” dedi.
Yapılandırmaya vergiler de dahil edilsin
İstanbul Ticaret Odası (İTO), “Yeni İstanbul Yaklaşımı” diye anılan şirket borç yapılandırmasının, daha geniş bir kapsamla “Finansal Restorasyon Planı” şeklinde ele alınmasını önerdi. İTO Başkanı Şekib Avdagiç, bu teklifle ekonominin kilit sorunlarından birine el atıldığını vurgulayarak; “Çünkü bütün gelişmiş ekonomiler gibi Türkiye ekonomisinin de temel taşı şirketlerdir. Dolayısıyla Türkiye’nin şirketleri, aynı zamanda Türkiye’nin geleceğidir” diye konuştu.
Avdagiç, bankacılık sektöründe takipteki alacakların büyüklüğünün 115 milyar lira olduğunu belirterek, böyle bir süreçte konuya kanun düzeyinde el atılmış olmasının kritik önemde olduğunu söyledi. Yeniden yapılandırma sürecine kamunun katkısının önemli olduğunu belirten İTO Başkanı, “Bu kapsama alınan şirketlerin vergi ve SGK borçları da yeniden yapılandırılabilir” dedi.