Besin değeri korunması için yemek pişirmede püf noktalar

Besin değeri korunması için yemek pişirmede püf noktalar… Yumurtayı 8 dakikadan fazla pişirmeyin! Makarna haşladığınız suyu dökmeyin! Tarhana güneşte değil, gölgede kurutulmalı! Ekmeği kızartıp yiyorsanız…

Besin değeri korunması için yemek pişirmede püf noktalar
Besin değeri korunması için yemek pişirmede püf noktalar

Beslenme, karnımızı doyurmak ya da canımızın çektiği besinleri tüketerek mutlu olmak olarak görülse bile aslında çok daha derin bir mevzuyu kapsamaktadır. Beslenme, vücudumuzun ihtiyaç duyduğu enerji ve besin öğelerini sağlamak adına yapılan bir eylemdir.

Çağımızın en büyük sorunu olarak görülen obezitenin çözümü sağlıklı beslenmeden geçerken ve bunu herkes bilirken acaba sağlıklı beslenmek için besinlerin saklanma ve pişirme yöntemlerinin de çok önemli olduğunu kaçımız biliyor? Medical Park Ereğli Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Ceren Alkan besinlerin doğru pişirilmesi konusunda önemli uyarılarda bulundu.


Çoğumuz yumurtayı bir cezveye atıp gelişigüzel kaynatır veya ekmeği kızartarak yemenin kalorisini azaltacağını düşünürüz. Ya da daha hızlı pişsin diye patatesi soyarak haşlarız. Ancak makarnadan yumurtaya her besinin faydasını görmek istiyorsak aşağıdaki yanlışlardan kaçınmamız gerekiyor…

Yumurtayı 8 dakikadan fazla pişirmeyin!

yumurta faydaları kilo verdiren zayıflatan tok tutan yiyecekler
Yumurtanın besin değeri korunması için 8 dakikadan az pişirilmeli.

Yumurtanın çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmesi, sindiriminin zorlaşmasına ve içeriğindeki biotin vitamininin emilimini engeller. Ayrıca besin zehirlenmesine sebep olabilir. 8-10 dakikadan fazla haşlanması ve uzun süre bekletilmesi ise sarısının etrafında yeşil renkli bir halkanın oluşmasına sebep olur. Bu yeşil renkli halkanın sebebi sülfürdür. Sülfür de hem yumurtanın besin değerinin düşmesine hem de sindiriminin güçlenmesine sebebiyet verir.

Süt kaynadıktan 4-5 dakika sonra altı kapatılıp hızla soğutulup cam kavanozlarda buzdolabında en fazla 1-2 gün muhafaza edilmelidir. Sütün fazla kaynatılması besin değerlerinin kaybına sebep olmaktadır.

Ekmeği kızartmak kalorisini düşürmek yerine besin değerini düşürür

Ekmeklerin kızartılması kalorisinde değil besin değerinde azalmaya sebep olur. Ekmek, çörek, kurabiye yapmak için hamurun mayalandırılması besin değerinin artmasını sağlayacaktır. Hamur işi olarak adlandırdığımız bu besinlerin tüketiminde dikkatli olunmalıdır. Kilo kontrolünü sağlamak için 15 günde 1 tüketilmelidir.

Makarna haşladığınız suyu dökmeyin

Makarna ve erişte gibi B grubu vitaminlerinden zengin besinlerin haşlama suları dökülmemeli, suyu çektirilerek pişirilmelidir. Haşlama suyu dökülür ve ardından soğuk suyun altında tutulursa B1 vitamininde yüzde 80’e varan kayıplar oluşabilir.


makarna ile kilo vermek
Makarna ile kilo vermek

Şehriye ve pirinç, erişte gibi besinlerin kavrularak pişirilmesi de besin kayıplarına sebep olmaktadır.

Taze sebzeler büyük parçalar halinde doğranmalı ve az su ile pişirilmelidir. Yeşil yapraklı sebzeler, hiç su koymadan pişirilebilirler. Çünkü sebze yemeklerine gereğinden fazla su ilavesi vitamin ve mineral kayıplarına sebep olur.

Sebze yemekleri pişirirken maden suyu ilave etmek, yeşil ve sarı sebzelerden yapılan salatalara limon veya sirke ekleyerek uzun süre bekletmek A ve C vitamini kaybına yol açar.

Muz ve patates / İdrar söktürücü ilaçlar

Patates gibi kabuğu ile haşlanabilen sebzeler iyice yıkandıktan sonra soyulmadan haşlanmalıdır. Böylece besin değeri de korunmuş olur.

Tarhana güneşte değil, gölgede kurutulmalı

Tarhana güneşte kurutulursa, süt ve yoğurdun aydınlık yerde bekletilmesiyle B2, B6 vitamini ve folik asit kaybına neden olur. Bu nedenle tarhana gölgede ve fırında kurutulmalıdır.


Mangalda yapılan etlerin aleve en az 15 cm uzaklıkta tutularak pişirilmesi kanserojen etkinin azalmasını sağlayacaktır.

Protein eksikliği belirtileri neler? Hangi hastalıklara neden olur?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.