Ekrem İmamoğlu, Canan Kaftancıoğlu’nun kampanya direktörü Necati Özkan’a yönelik eleştirilerine yanıt verdi: Bulunduğumuz pozisyon itibariyle parti içi yoruma vesile olacak ve partinin bu anlamda etkileneceği bir psikolojik ortamda bunu yorumlamasını doğru bulmuyorum.
Ekrem İmamoğlu’nun kampanya danışmanlarından Necati Özkan’ın hazırladığı ve İmamoğlu’nun belediye başkanlığına giden yolda yaşadıklarının anlatıldığı ‘Kahramanın Yolculuğu: İmamoğlu kampanyasının perde arkası’ başlıklı kitabı eleştiren Canan Kaftancıoğlu şöyle demişti:
“‘Kahramanın hikayesini yazıyorum’ diyerek kahramandan daha çok kendilerini kahramanlaştırmaya çalışan profesyoneller bilsinler ki; yalan, yanlış ve eksik verilerle genel merkez iradesinin, CHP örgütlerinin ve İstanbul ittifakının emeğine hiç kimse saygısızlık edemeyecektir!”
Ekrem İmamoğlu: Canan hanımın kendi fikrini beyan etmesine bir şey demiyorum ancak…
DW Türkçe’den Jülide Danışman’ın haberine göre İmamoğlu, Kaftancıoğlu’nun eleştirilerine yönelik şöyle konuştu:
“Katılmıyorum, zira kitabı henüz okumadım. Niye katılmıyorum? Kitapta herkes kendi duygularını ortaya koyar, yarın o dönemi siyasi bir kimlik yazar, kendi duygularıyla yazar. Hatta o duygularını Cumhuriyet Halk Partili birisi yazar, başka türlü görür ve yazar. İyi Partili biri yazar başka türlü görür ve yazar. Bir vatandaş da yazabilir, ailemden biri de yazabilir ya da bir arkadaşım. Şu anda yazan bir profesyonel. Danışmanlığımı yapan bir yol arkadaşım. Kendi mesleki bakış açısıyla bir kitap yazmış olabilir. Dolayısıyla bu kendi fikridir. Buna saygı duymak lazımdır. Beğenirsiniz, beğenmezsiniz.
Ama tabii ki Canan hanımın kendi fikrini beyan etmesine bir şey demiyorum ancak bulunduğumuz pozisyon itibariyle parti içi yoruma vesile olacak ve partinin bu anlamda etkileneceği bir psikolojik ortamda bunu yorumlamasını doğru bulmuyorum. Çünkü ben partimi ya da partili kimlikleri etkileyecek bir konuşmayı ne basın önünde yaparım, ne de tweet atarım.”
Ekrem İmamoğlu: Şerh koyuyorum
Dün kitap hakkında bir açıklama yapan Ekrem İmamoğlu, Necati Özkan ile yıllardır beraber çalıştığını vurgulayarak şunları söylemişti:
“Kendisiyle organik bir tanışmamız var. Necati Bey’in profesyonel bir meslek yaşamı var. Benim de kendim olmak gibi bir huyum var. Onun da katkılarıyla önümüzdeki taşları temizlediği bize yol arkadaşlığı yaptığı bir süreç yaşıyoruz altı yıldır. 6 yıla sığdırdığımız en büyük başarı İstanbul seçimi.
Kendi gözüyle bu sürecin nasıl bir süreç olduğunu kampanya dilinin neyi etkilediğini Necati Bey’in bu bakışı çok değerli bir bölüm. Herkesin bir bakışı olacaktır.
Ama kitabın şu noktasına bir şerh koyuyorum o da şu; her ne kadar kendisi beni kahraman diye tanımlasa da ben kendimi kahraman diye tanımlamıyorum.
Çünkü insan kendine kahraman dememeli, kahraman olmak büyük sorumluluk ister, zaman ister olgunluk ister. Ben sadece bir başlangıca imza atmış. Daha büyük bir imza atmak isteyen hizmet etmek isteyen bir belediye başkanıyım.”
İmamoğlu, Merkel’i İstanbul’a davet etti
İmamoğlu, İstanbul ile Berlin’in kardeş şehirler olması nedeniyle Berlin Duvarı’nın yıkılışının 30’uncu yıldönümü etkinliklerine katılmak üzere Almanya’da bulunuyor.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Almanya ziyareti sırasında Almanya Şansölyesi Angela Merkel ile bir araya geldi.
İmamoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Berlin Duvarı’nın yıkılışı sebebiyle yapılan etkinlikte Almanya Şansölyesi Angela Merkel ile sohbet ettik. Merkel’in tebriğini demokrasi sınavını başarıyla geçen şehrimiz adına aldım. Kendisine 16 milyon İstanbullunun selamını ilettim ve İstanbul’a davet ettim” ifadelerini kullandı.