Sabiha Gökçen Havalimanı’nda, 3 kişinin hayatını kaybettiği 180 kişinin yaralandığı uçak kazasına ilişkin soruşturma kapsamında mahkemeye sevk edilen Kaptan Pilot Mahmut Aslan tutuklandı. Pilot, hakimlikteki sorgusunda pistin gerekli periyodik temizliği yapılmadığını ve kaygan zemin oluştuğunu savundu. Diğer yandan, “Kule hiçbir şekilde ‘inmeyin’ diye talimat vermez. Biz almış olduğumuz verilere göre, inip inmeme hususunda değerlendirme yaparız. Uçağa yıldırım isabet etti” ifadelerini kullandı.
Kaptan Pilot Mahmut Aslan hakimlikteki sorgusunda şu ifadeleri kullandı:
“Uçağa yıldırım çarptı”
• İzmit semalarında havadan dolayı kaçınma yaşadık. Yeşilköy bizi Marmara Denizi üzerine doğru yönlendirdi. Sorumlu kaptan pilot olarak ben görevliydim.
Yalova hizalarında kuvvetli bir yıldırım çarptı. Bu önemli bir olaydır. Uçakta cihaz kaybına ve uçağın sisteminin bozulmasına sebep olabilir.
• Hava şartlarından dolayı 06AILS başlangıç noktasında direkt rota istedik. Muhtemelen karşıdaki kişi ses tonumdan stresimi anlayarak talebi kabul etti.
• İniş hazırlıklarına başladık ve alçaldık. Yardımcı pilot İngilizce olarak uçağa yıldırım çarptığını teknik departmana bildirdi. İniş sırasında 06 AILS sinyallerini kurduk, Sabiha Gökçen’e iniş için Yeşilköy Sabiha Gökçen kuleye aktardı.
• Kule önümüzdeki trafiğin pisti pas geçtiğini söyledi. Bizim inmememiz için bir sebep değildi. Kule hiçbir şekilde ‘inmeyin’ diye talimat vermez. Biz almış olduğumuz verilere göre, inip inmeme hususunda değerlendirme yaparız.
“Pistin periyodik temizliği yapılmamıştır“
Aldıkları verilere göre inip inmeme hususunda değerlendirme yaptıklarını söyleyen pilot sorgusunda şöyle dedi;
• Firmamız 15 knot’dan yüksek kuyruk rüzgarlarında inmememizi belirtmiştir. Olay günü uçağımın kuyruk rüzgarı 14 knot’tur ve inmememiz için bir engel teşkil etmez.
• Emniyetli bir şekilde inişimi yaptım. Sert bir iniş olmadı. Uçakta yavaşlamayı hissettim. Tekerlek izlerinin periyodik olarak temizlenmesi gerekir, yoksa kayganlaşmaya neden olur.
• Olay günü de bu nedenle uçağımın kaydığını düşünüyorum. Ağır bir şekilde yaralandım. Benim buradaki kusurum yıldırım nedeniyle iniş hususunda emniyetli bir şekilde yere inmektir.
• Hızım normal sınırındaydı. Bu kazanın meydana gelmesinde Sabiha Gökçen Meydan İşletmesi AIP yayınında belirttiği kurala uymamıştır.
• Pistin gerekli periyodik temizliği yapılmamıştır ve kaygan zemin oluşmuştur. Ayrıca pistlerde suyun drenajı için gerekli asfalt düzeni bulunmamaktadır.
• Pistin sonunda stopway alanının bulunmaması ve uçurumun bulunması bu kazanın meydana gelmesindeki hatalar zinciridir.
“Yardımcı pilot ikaz etmedi”
Tüm anormalliklerin gözleminin yardımcı pilota ait olduğunu söyleyen kaptan pilot, “İniş yaptıktan sonra uçağın hızını takip etmem mümkün değildir. Bu görev yardımcı pilota aittir. Yardımcı pilot tarafından ikaz edilmedim. Bu nedenle 6 saniye sonra fark edince frenleme yapmış olabilirim” dedi.
Tutuklanan pilot Maltepe Cezaevine gönderildi.
TALPA: Kaptan Pilot Mahmut Arslan’ın tutuklanması üzüntü verici
Türkiye Havayolları Pilotları Derneği (TALPA), Sabiha Gökçen’de pistten çıkan uçağın kaptan pilotu Mahmut Arslan’ın tutuklanmasını derin üzüntüyle karşıladıklarını açıkladı: “Kazanın nedenlerinin henüz tüm açıklığıyla ortaya çıkmadığı ve ön raporun dahi yazım aşamasında olduğu bir zamanda, tüm dikkatlerin pilota yönelmesine sebep olabilecek eylem ve söylemlerden kaçınılması gerektiği kanaatindeyiz.”
Türkiye Havayolları Pilotları Derneği, 3 kişinin hayatını kaybettiği kazada Pegasus uçağının Kaptan Pilotu Mahmut Arslan’ın tutuklanmasının ardından bir açıklama yayınladı. Yönetim Kurulu’nun imzasıyla yayınlanan açıklamada özetle şu ifadelere yer verildi:
• Adlî soruşturma kapsamında, kaptan pilotun tutuklanmasına karar verildiğini derin bir üzüntü ile öğrenmiş bulunuyoruz.
• Kazanın nedenlerinin henüz tüm açıklığıyla ortaya çıkmadığı ve ön raporun dahi yazım aşamasında olduğu bir zamanda, tüm dikkatlerin pilota yönelmesine sebep olabilecek eylem ve söylemlerden kaçınılması gerektiği kanaatindeyiz.
• Teknik soruşturmaların en önemli amacı aynı nedenden kaynaklanabilecek kazaların önlenmesi ve uçuş emniyetinin sağlanmasıdır.
• Bunun yanı sıra, soruşturma sonucunda kazanın sebeplerinin aydınlatılması ve sorumlular var ise bunların tespiti ile haklarında yasal işlem yapılması gerekliliği tartışmasızdır.
• Ancak; soruşturmanın erken evrelerinde pilotun, kazanın en önemli etkeni olabileceğine dair izlenim yaratan tutum, uçak kazalarının genellikle onlarca farklı eş zamanlı sebebe dayalı olabileceğini gözden kaçırabilecektir.
“Tutuklama kararı, kaza ile ilgili gerçek bilgilerin dile getirilmesini engelleyebilir”
• Bunun yanında, tutuklanma ve/veya cezalandırılma tedirginliği altındaki kişilerin beyanlarının samimiyetini de etkileyerek; kaza ile ilgili gerçek veri ve bilgilerin bir kısmının dile getirilmesini engelleyebilecektir. Bu da Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) ve Avrupa Birliği’nin 376/2014 Sayılı Tüzük’ünde yer alan emniyet prensipleri ile uyumlu değildir.
“Binlerce pilotun karar almasında yaptırım korkusu yaşamasına neden olacaktır”
• Bu aşamada pilotun tek ve yegâne sorumlu kişi olarak algılanması, halen liyakâtle görevlerini sürdürmekte olan binlerce pilotun karar alma süreçlerinde yaptırım korkusu yaşamasına neden olacaktır. Gerektiğinde anlık şekilde bağımsız karar alma/inisiyatif kullanma yeteneklerini zedeleyerek kokpitte tedirginlik yaratabilecektir.
• Yüzlerce kişinin canı ve malının sorumluluğuyla birlikte, hızla gelişmekte olan Türk sivil havacılığının bayrağını tüm dünyaya taşıyan pilotların omuzlarındaki ağır yükün, ceza ya da sair yaptırım korkuları ile ağırlaştırılmaması uçuş güvenliği bakımından kritik önemdedir.
• Bu nedenle, üzücü kazanın sebepleri henüz net olarak belirlenmemişken, pilotlara yönelik olumsuz izlenim oluşturabilecek ve pilotların görevlerini ifa esnasındaki karar alma özgürlüklerini kısıtlayabilecek söylem, eylem ve işlemlerden olabildiğince kaçınılmasının uygun olacağı yönündeki kanaatimizi kamuoyunun değerli bilgisine sunarız.