Covid-19 salgını sürecinde Türk spor sektörü destek fonu

Türkiye’de spor hizmetleri ile eğlence ve dinlence hizmetleri olarak da değerlendirilen spor sektörü, katma değerde en çok kayıp yaşayacak faaliyetleri kısıtlanan sektörler içerisinde tahmini %38’lik bir kayıp ile yer almaktadır.

Covid-19 salgını sürecinde Türk spor sektörü destek fonu
Covid-19 salgını sürecinde Türk spor sektörü destek fonu

Covid-19 salgını sürecinde Türk spor sektörü destek fonu

Küresel Salgın Koronavirüs (Covid-19 ) tüm dünya da etkisini göstererek insanlığı tehdit etmeye devam etmektedir.  Dünya Sağlık Örgütünün (WHO), Johns Hopkins Üniversitesi verilerine dayanarak vermiş olduğu rakamlara göre; dünya’da 26 Nisan 2020 tarihi itibarı ile; 2 milyon 900 bin vaka, 203 bin vefat eden kişi sayısına ulaşıldığı ifade edilmektedir.


Koronavirüs ciddi bir sağlık problemi olması ile birlikte, sosyal ve ekonomik olarak tüm insanlığı ve toplumları etkilemiş durumdadır. Dünyanın tüm tepe kurumları, Devletleri, Hükumetleri , ilgili birim ve Bakanlıkları ile yöneticileri; salgını durdurmak, salgının verdiği zararları telafi etmek ve salgını sona erdirmek için mücadele etmektedir.

Covid-19 Salgının elde olmayan nedenlerden dolayı ekonomik aktivitenin sınırlandırılması, sosyal izolasyon süreci, insan ve toplum yaşamına getirmiş olduğu kısıtlamalar ile alınan önlem ve tedbirler, sağlık, eğitim, ulaşım, tarım, turizm gibi üretim ve hizmet sektörlerini önemli ölçüde zarar vermiş, üretimin durması, sektörlerin ve bağlı şirketlerin artan maliyetleri neticesinde işsizlik problemini de beraberinde getirmiştir. Dünya Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) verilerine Küresel salgın sürecinde dünya ekonomisinde 2020 yılının ilk yarısında %2,4 oranında etkili bir düşüşten bahsedilmektedir.

Küresel salgın Covid-19 krizi İnsanları; sağlık, sosyal ve ekonomik olarak yakından ilgilendiren, toplumların en önemli dinamiği olan spor Sektörünü de etkilemiş durumdadır.

Araştırma raporlarında; Spor Sektörünün oluştumuş olduğu küresel spor pazarının 2022 yılına kadar yıllık yaklaşık %6 artışla yaklaşık 614 milyar doalra ulaşacağı vurgulanmaktadır. AB verilerine göre ; Sporla ilgili Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH)’nın 279,7 milyar euro olduğu, AB’deki toplam (GSYİH) ‘nın %2.12’sine karşılık geldiği, sporla ilgili istihdamın AB’de 5.67 milyon kişiden oluştuğu ve toplam AB istihdamının %2,72’sine eşit olduğu ifade edilmektedir.

Covid-19 Salgını tüm sektörlerde olduğu gibi bu devasa spor sektörünü de tehdit etmektedir. Salgının başlamasıyla zorunlu önlemler ve tedbirlerle birlikte, dünyada birçok spor organizasyonu (Olimpiyat Oyunları, Dünya Şampiyonaları, Kıta ve Ülke organizasyonları) , Popüler spor ligleri şampiyonaları (NBA, Formula1, Şampiyonlar Ligi ), Amatör Ligler, Yerel Ligler ve Festivaller iptal edildi veya ertelendi. Türkiye’de ise Gençlik ve Spor Bakanlığı 82 spor organizasyonu erteleme kararı aldı.

Yapılan araştırmalar; dünyanın en büyük 5 futbol liginde maçların askıya alınmasından dolayı geri kalan maçlarının tamamlanmaması durumunda TV yayınlarından ve sponsorluk gelirlerinden oluşacak kayıplarının 4 milyar euro olacağı tahmin edilmektedir. Spor malzemeleri endüstrisinin de şirketlerin %45’i krizin başlangıcından bu yana %50 ile %90 arasında değişen bir ciro kaybı olduğunu bildirmektedir.

Covid-19 Salgınla birlikte başlayan ekonomik daralma; spor sektörününü üretim ve tüketim sürecinde yer alan aktif ve pasif katılımcıları ile bileşenleri olan ; Devlet, Özel, ve Sivil Toplum Kuruluşları ve Spor Organizasyonları boyutunu önemli ölçüde etkilemiş durumdadır.

Spor sektörünün en önemli unsurları olan; birçoğunun kar amacı gütmeyen ve dernek statüsünde ve sınırlı yapısal özelliklere sahip fazla harcama yapmadan gönüllülerin ve çalışanların desteğiyle ayakta kalmaya çalışan, Spor Taban Birlikleri, Federasyonlar, Kulüpler ile gelirleri düşük olan küçük işletme profilindeki ; Spor Merkezleri, Spor İşletmeleri, Spor Salonları, Fitness Salonları, Yüzme Havuzları, Halı Sahalar, Organizasyon Şirketleri, Ajanslar Spor Üretimi Ve Pazarlaması yapan Firmalar; salgın nedeniyle düşen gelirleri ile birlikte faaliyetleri donmuş bulunmaktadır.

Ayrıca bu işletmeleri ve kurumalar ve spor organizasyonlarının; reklam, sponsorluk, TV, yayın, bilet vb gelirlerle ilgili sözleşmelere ait tazminatlar ve alacaklar belirsizliğini korumaktadır.

Aynı zamanda Küresel salgın hayatını spor yolu ile sürdürmeye çalışan bir çoğunun sosyal güvencesi, sigortası, iş güvenliği bulunmayan, Amatör Ve Profesyonel Sporcular, Antrenörler, Teknik Adamlar, Masörler, Hakemler, Eğitmenler, Medya Mensupları, Spor Çalışanları, spor sektöründeki durgunluktan dolayı gelirlerini ve işlerini kaybetme noktasına gelmiş durumdadırlar.

Bu olumsuz durumdan dolayı, spor sektörü ile ilgili tepe organizasyonlar; Olimpiyat Komiteleri, Uluslararası Spor Federasyonları, Spor Bakanlıkları, bir dizi önlemler alarak maddi rezervlerini sporun tüm paydaşları ile paylaşmaya yönelik projeler geliştirmeye çalışmaktadırlar.


Dünya Futbol Federasyon (FIFA) 2,7 milyar dolarlık bir yardım paketi üzerinde çalışırken, Avrupa Futbol Federasyonu (UEFA) aldığı yeni bir kararla 55 federasyona bağlı 676 kulübe ilk etapta, 70 Milyon Euro, daha sonrada 13 Milyonluk bir destek paketi açıkladı.

Avrupa Olimpiyat Komitesi AB Ofisi 21 Nisan 2020 de farklı Spor organizasyonları Avrupa Spor Federasyonları dahil 43 spor paydaşı ve 16 Ulusal Olimpiyat Komitesi ile birlikte spor sektörünü desteklemeye yönelik tavsiye kararları alarak ilgili birimlere ulaştırmıştır.

Elbetteki Türkiye’deki spor ile ilgili kurumlar dünyadaki ve Avrupa’daki gelişmeleri yakından takip etmektedir.

Türkiye’de ilk Covid-19 vakasının resmi olarak açıklandığı 10 Mart 2020’den itibaren pek çok tedbir alındı. Bu kapsamda eğlence yerleri, spor tesisleri gibi iş yerlerinin faaliyetleri durduruldu. Türkiye’de spor hizmetleri ile eğlence ve dinlence hizmetleri olarak da değerlendirilen spor sektörü, katma değerde en çok kayıp yaşayacak faaliyetleri kısıtlanan sektörler içerisinde tahmini %38’lik bir kayıp ile yer almaktadır.

Avrupa’nın en genç nüfusuna sahip Türkiye’de Gençlik ve Spor Politikaları gün geçtikçe önem kazanmaktadır. Spora Anayasasında yer veren nadir ülkeler konumundaki Türkiye, sporun sağlık, eğitim ve ekonomik boyutunu kavrayarak yatırımlarını bu yönde sürdürmektedir.

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) “İstatistiklerle Gençlik 2018” araştırmasına göre, Türkiye’de 12 milyon 971 bin 396 genç bulunmaktadır. Genç nüfus, toplam nüfusun yüzde 15,8’ine karşılık gelmektedir. Türkiye nüfusunun yüzde 15,8’ini 15-24 yaş grubundaki genç nüfus oluşturmaktadır.

Spor Bakanlığını açıklamalarına göre ; 2019 yılında Türkiye’de 3 milyon 341 bin 458 kadın, 5 milyon 940 bin 61 erkek olmak üzere toplam 9 milyon 281 bin 519 lisanslı sporcu , Üniversite Sporları Federasyonunda ise 24 bin 271 sporcu bulunmaktadır. Sadece Futbol kategorisinde faaliyet gösteren sporcuların 5 bin 965’inin kadın, 310 bin 259’unun erkek olduğu ifade edilmektedir.

Hükumetin 2018 yılı programından derlenen verilere göre, 2017 yılında Türkiye’de 61 Spor Federasyonu bünyesinde Spor kulübü sayısı 13 bin 724, lisanslı sporcu sayısı 6,9 milyon, antrenör sayısı 233 bin 70, Futbolda Pro-A ve B lisanslı 5 bin 435 antrenör bulunmaktadır.

Küresel Salgının (Covid-19) tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de Spor Sektörünü durma noktasına getirmiştir. Sektör içerisinde yer alan Federasyonlar, Kulüpler, İşletmeler, Organizasyonlar ile Spora yön veren Sporcular ve Spor Çalışanlarının ve Spor Severlerin bu krizi en az zararla atlatmaları için Ayni ve Maddi Desteklere ihtiyaçları bulunmaktadır.

Bu süreçte; Türkiye Cumhuriyeti 1982 Anayasasının Gençlik ve Spor başlığında yer alan 58. Maddesi : Gençliğin Korunması ilkesi ile; özellikle 59. Maddesinde yer alan : “Sporun Geliştirilmesi; Devlet, her yaştaki Türk vatandaşlarının beden ve ruh sağlığını geliştirecek tedbirleri alır, sporun kitlelere yayılmasını teşvik eder. Devlet başarılı sporcuyu korur.” ilkelerinden hareketle,

Türkiye’deki Spor Kurumları; Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi, Federasyonlar, Kulüpler Birlikleri Türkiye Amatör Sporlar Konfederasyonu, Türkiye Spor Yazarları Derneği, Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği, Türkiye Faal Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği, Spor Bilimleri Derneği, Üniversiteler gibi sporun paydaşları olan kurum ve kuruluşlar  en kısa zamanda bir araya gelinerek, Uluslararası Spor Kurumları işbirliği içerisinde tavsiye kararları da göz önünde bulundurularak; Küresel Salgın (Covid-19) Salgınından etkilenen Spor Sektörüne özgü Problemleri tespit edip, Çözüm Önerileri Geliştirmeye yönelik “Acil Eylem Planı” ile birlikte; maddi kayıpların telafisine yönelik olarak da “Türk Sporu Destek Fonu” oluşturmalıdırlar.


Küresel Salgın Koronavirüs (Covid-19 ) salgını sürecinde, Türk sporuna gönül vermiş insanımıza, kurumlarımıza, özellikle de geleceğimizin teminatı olan sporcu gençlerimize verilecek her türlü maddi ve manevi destek, Spor sektörünü yaşatacak, canlı tutacak, sağlıklık nesillerin ve toplumun oluşturulmasına katkı sağlayarak, ülkemizin aydınlık geleceğine ışık tutarak moral ve motivasyon kaynağı olacaktır.

Futbol, dangalaklık sektörü mü?