Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ile Ankara Barosu arasında yaşanan tartışmaya ilişkin açıklamalarda bulundu. Feyzioğlu, “Ankara Barosu tarafından yapılan bu sorumsuz açıklamayı tasvip etmemiz mümkün değildir” dedi.
Metin Feyzioğlu: Ankara Barosu’nun sorumsuz açıklamasını tasvip etmemiz mümkün değil!
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın cuma hutbesinde eşcinsellik ile ilgili ifadelerine Ankara Barosu sert tepki göstermişti. Akabinde Baroya önce Diyanet İşleri, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma açılırken, İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi de Diyanet İşleri Başkanı Erbaş hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.
“Tasvip etmemiz mümkün değil!”
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ile Ankara Barosu arasında yaşanan tartışmaya ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden açıklamalarda bulundu.
Ankara Barosu 100 yıllık Cumhuriyet’in koca çınardır” diyen Feyzioğlu, “Yöneticilerinin bu nedenle sorumlulukları büyüktür. Her atılacak adımın, her yazılacak kelimenin bu sorumluluğun izlerini taşıması gerekir. Ankara Barosu tarafından yapılan bu sorumsuz açıklamayı tasvip etmemiz mümkün değildir” dedi.
“Açıklama ülke gündemini değiştirdi”
Baro tarafından yapılan açıklamanın ülke gündemini değiştirdiğini kaydeden Feyzioğlu, “Bir diğer üzüntümüz, Ankara Barosu Başkan ve Yönetiminin Türkiye’nin gerçek gündemini değiştirmiş olmasıdır.
• Covid-19 salgını sebebiyle ülkemiz, adliyelerin fiilen kapalı olması dolayısıyla meslektaşlarımız sağlık kaygıları yanında büyük bir ekonomik sıkıntıyla mücadele etmektedir.
• Bu süreçte avukatların meslek örgütlerine düşen sorumluluk, zor zamanlar yaşayan meslektaşlarımıza el birliğiyle sahip çıkmak, onları hem sağlık hem ekonomik anlamda koruyacak tedbirleri almak, bunun takipçisi olmaktır.
• Meslektaşlarımızın,vatandaşlarımızın bilgisine saygıyla sunarız” ifadelerine yer verdi.
Ne olmuştu?
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, “İslam zinayı en büyük haramlardan kabul ediyor. Lûtîliği, Eşcinselliği lanetliyor. Nedir bunun hikmeti. Hastalıkları beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir bunun hikmeti. Yılda yüzbinlerce insan gayri meşru ve nikahsız hayatın İslamî literatürdeki ismi zina olan bu büyük haramın sebep olduğu Hiv virüsüne maruz kalıyor.” ifadelerini kullanmıştı.
Ankara Barosu ise yazılı açıklama yaparak, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın “İnsanlığın bir kesimini nefretle aşağılayıp kitlelere hedef gösterdiği konuşmasını şaşkınlık ve ibretle” izlediklerini belirtmişti.
Ankara Barosu açıklamasında şu ifadeler kullanılmıştı:
“Şaşkınlığımız; sesi çağlar öncesinden gelen bu şahsın, bir devlet kurumunun başında oturup söylemini kutsal sayılan değerler üzerine inşa ederek halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmesindeki kan kokan cüreti sebebiyledir.
Aldığımız ibretse, anılan şahsın içinde bulunduğu takvim yılında yaşamasına rağmen bundan sekiz-dokuz nesil önceki büyükleriyle aynı zihinsel ve dogmatik sınırlara sahip olmak için insan onuruna karşı gösterdiği büyük direnişten kaynaklanmaktadır.
Görevde olduğu süre boyunca çocuk tecavüzcülerine gözlerini kapatıp kadın düşmanlığının manevi zeminini dini söylemlerle meşrulaştırma çabası karşılığında maaş alan Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın deprem, LGBTİQ+, kadın ve çocuk söylemlerine rağmen halen görevde kalması durumunda, sonraki konuşmasında halkı ellerinde meşalelerle meydanlarda ‘cadı’ diye kadın yakmaya davet etmesi kimseyi şaşırtmamalıdır. Anılan şahsı ve ona hak veren zihniyeti büyük bir şaşkınlık ve ibretle kınadığımızı tüm kamuoyuna saygıyla arz ederiz.”
Ankara Barosu’nun bu açıklamasının ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın corona salgınını eşcinselliğe bağlamasına tepki gösteren Ankara Barosu hakkında soruşturma başlattı.
Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan: Bu soruşturma artık laik, demokratik bir Cumhuriyet ile karanlık arasındaki çizgidir.
Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan, soruşturma kararı sonrası şu açıklamaları yaptı:
Uluslararası ve ulusal düzenlemelerle yasal güvence altına alınmış bulunan en temel insan haklarını savunmaya dönük ve hiçbir suç unsuru içermeyen açıklamamız nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkımızda soruşturma başlatıldığını öğrenmiş bulunuyoruz.
— Erinç Sağkan (@erincsagkan) April 27, 2020
Ankara Barosu tarihinde hiçbir zaman dini değerleri aşağılamadığı gibi, görevi gereği Anayasa ile güvence altına alınan din ve vicdan hürriyetinin her zaman savunucusu olmuştur.
— Erinç Sağkan (@erincsagkan) April 27, 2020
Bizler laik, demokratik ve aydınlık Türkiye Cumhuriyeti’nde bir hukuk devleti güvencesinde yaşamak için bedel ödemek gerekiyorsa, insan haklarının ve insan sevgisinin yanında; karanlığın, ayrımcı ve ötekileştirici zihniyetin ise tam da karşısında duruyoruz.
— Erinç Sağkan (@erincsagkan) April 27, 2020
Bu soruşturma artık laik, demokratik bir Cumhuriyet ile karanlık arasındaki çizgidir.
Saygıyla. pic.twitter.com/taoV6unbLi
— Erinç Sağkan (@erincsagkan) April 27, 2020