Farkında olmadan yılda 1 kilogram böcek yiyoruz!

Farkında bile olmadan yıl boyunca en az 1 kilogram böcek yiyoruz! Bilim insanları ne kadar yıkarsak yıkayalım meyve ve sebzelerden bütün böcekleri temizlemenin olanaksız olduğunu belirtiyor.

Farkında olmadan yılda 1 kilogram böcek yiyoruz!
(VIDEO AŞAĞIDA) Kurtlu çileğe profesör yorumu: Sağlık açısından riskli durum yok

Sosyal paylaşım sitesi TikTok’ta bir kullanıcının yaptığı ‘çilek deneyi’nde böceklerin çıktığını görülmesi gündemdeki yerini korurken, bilimsel araştırmalar, farkında olmadan her yıl kişi başı 1 kilogram böcek yediğimizi ortaya koyuyor.

İsveçin Örebro Üniversitesi Biyoloji Profesörü Alf Ekblad, ne kadar yıkarsak yıkayalım meyve ve sebzelerden bütün böcekleri temizlemenin olanaksız olduğuna vurgu yaptı.


Alf Ekblad sadece tarla ve bahçeden toplanılan değil, marketlerden satın alınan sebze ve meyvelerde de çok miktarda böcek olduğunu dile getirdi.

Ancak, Ekblad’a göre sebze ve meyvelerdeki böcekleri sadece “zararlı olarak görmemek” gerekiyor.

“Gelecekte kızartmalarda kullanabiliriz”

İsveçli profesör, “Böceklerin yapılarında çok yoğun olarak protein mevcut. Ayrıca bazı sineklerin larvaları bol miktarda yağ içeriyor. Bunu örneğin gelecekte kızartmalarda kullanmamız mümkün” diye değerlendiriyor.

Diğer yandan ABDli bir araştırmacı grubu gıda maddelerinin en fazla ne kadar böcek fragmanı bulunabileceğinin listesini çıkarmış.


Buna göre 500 gram çileğin dört larva, 100 gram çikolatanın 60 böcek fragmanı içermesi normal.

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi (İZÜ) Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Nazlı, çilekte kurtçuğa rastlanmasının sağlık açısından riskli bir durum olmadığını söyledi.

Kurtlu çileğe profesör yorumu: Sağlık açısından riskli durum yok

Sosyal medyada viral olan videoda, tuzlu suya konan çileklerin içinden kurtçukların çıktığı görülüyordu. Prof. Dr. Bülent Nazlı, videoyu görünce kendisinin de denediğini, çileğinden kurtçuk çıkmadığını ifade etti.

Nazlı, bazı kelebek, böcek ve sineklerin üreme dönemlerinde yumurtalarını meyvelerin üzerine bıraktığını, yumurtaların da kurtçukları oluşturduğunu ifade etti.

“Bunlar belli bir dönem meyvenin içerisinde yaşamlarını sürdürüyorlar. Sonra tekrar o meyveyi terk ediyorlar” diyen profesör, şöyle devam etti: “Meyvede görülen bu durum doğal bir döngü. Şimdiye kadar belki de defalarca bu şekilde kurtlu meyve tükettik. Yani çiğ olarak tüketilen gıdalarda bunlar özellikle önem taşıyor. Bu durumdan fazla ürkmemek gerekiyor.”


Prof. Dr. Nazlı, meyvelerle görülen kurtçukların insanlara zarar verdiği yönünde bir bilgi olmadığını belirterek şunları kaydetti: “Zararlı olduğuna veya zehirlenme yaptığına dair bir bulguya rastlanmadı. Ama insanlar kurtlu meyveleri gördükleri zaman hoşlanmayabiliyorlar. Dolayısıyla meyveleri bu şekilde tüketmek istemiyorlar. ‘Meyvelerden kurtçuklar çıkıyor, bunları tüketmeyeceğiz’ diye bir düşünce yanlış. ‘Eğer bir meyvede kurt yoksa o meyvede çok kimyasal vardır’ diye bir düşünce var. Ama meyvelerle birlikte alınacak kimyasalların zararı çok daha büyük. Kansere kadar giden zararlara yol açabilir. Meyvelerden tek tük kurtçuklar çıkabilir. Bu durumu büyütmemek lazım. Avrupa’da kurtlu meyveler daha pahalı satılıyor.”

Güneş solar minimum döneminde: Yeni tehlike kapıda mı?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.