Efsanevi Eddie Van Halen geçen hafta aramızdan ayrıldı. Büyük ama çok büyük bir gitaristti. Gitar çalan nesildaşlarını ve sonraki kuşakları derinden etkiledi, ilham kaynağı oldu. Rock müziği tarihindeki yeri eşsizdir, sonsuzdur.
Eddie Van Halen
Hard Rock / Heavy Metal dinlemeye 1986 yılında başladım, ilk dikkatimi çeken ortak özellik dinleyiciyi olduğu yerde zıplatan elektro gitar sololarıydı. Zira, her şarkıda 8 yaşında ufak bir çocukken her gün defalarca dinlediğim Michael Jackson’un ‘Beat It’ parçasındaki efsanevi gitar solosunu anımsıyordum. O zamanlar müzikseverler arasında çok popüler olan Hey dergisinde şans eseri Van Halen grubuyla ilgili bir yazı yayınlanmıştı, o yazıdan ‘Beat It’ parçasındaki gitar solonun Eddie Van Halen’e ait olduğunu öğrendim.
O dönemde müzik yazarları Eddie Van Halen’den ‘yaşayan efsane’ olarak sözederlerdi, TRT’nin rock müziği ağırlıklı parçalar çalan radyo programlarından birisinin jenerik müziğinde Ain’t Talkin’ ‘Bout Love parçasındaki solo çalınırdı. Radyo ve televizyon programlarında dinlediğim şarkıların yanında piyasadaki kasetlerini toplayarak, 1990’lara girmeden önce, Eddie Van Halen’in ışıklar saçan fevkalade elektro gitarını ayrıntılarıyla keşfetme mutluluğuna eriştim. Büyük virtüöze olan hayranlığım o günlerden bugüne kadar aralıksız sürdü.
Eddie Van Halen, elektro gitarın kitabını kendi sözcükleriyle yeniden yazdı.
Eddie Van Halen olmasaydı, rock müziği bu kadar çok seviliyor olamazdı. Hard Rock / Heavy Metal ile büyüyen kuşaklar tarafından ‘idol’ olarak görülür. Elektro gitar metodunda milat olarak kabul edilebilecek kadar büyük bir virtüözdür. Elektro gitar, Eddie Van Halen’den sonra Eddie Van Halen’den önceki gibi çalınmadı. Eddie’nin gitar soloları havai fişek gösterileri gibiydi. Finger-tapping ve dive-bomb ile süslü melodik sololar atardı, tremololar ile içimizi ısıtırdı.
Eddie’nin elleri elektro gitarda yeni bir çağ açtı!
Van Halen’in şarkılarını dinlerken Eddie’nin parmaklarının hızından çok etkilenir, ‘Air guitar’ çalarak sololarına eşlik ederdim. Gözlerim kendiliğinden kapanır, ayaklarım yerden havalanırdı sanki. Baladlarda ise gitarı duyguyla haykırırdı; sololar kısa ve hafif olurdu ama birçok slow şarkının aksine dinlerken hüzün duymaz, canlı ve mutlu hisseder, enerji dolardım.
Van Halen, hard rock için yumuşak sayılabilecek vokali, sert gitarları ve coşkulu ritimleriyle hard rock, heavy metal ve glam metal dalında son derece seçkin örnekler vererek, 1974 ile 2012 yılları arasında 12 albüm ve 56 single piyasaya sürdü. ‘Van Halen’ ve ‘1984’ albümleri RIAA tarafından diamond ile ödüllendirildi, bugüne kadar dünya çapında 75 milyonu aşkın satış yapmayı başardı.
Bir müziksever olarak Van Halen dönemini yaşama şansına erişenlerden birisiyim. Benim kuşağım tarafından müziğin altın çağı olarak görülen 80’leri özgünleştiren ve bir o kadar da güzelleştiren müzisyenlerden biriydi Eddie Van Halen… Rock müziğin ruhuydu, yüreğiyle çalardı. Adı Jimi Hendrix, Jimmy Page ve Eric Clapton gibi büyük ustalarla yanyana anıldı. Toprağı bol olsun…