Sigara yasağı, alkol fiyatları, 22.00 yasağı ve salgın önlemleri

Her gün 80-90 kişinin salgından öldüğü bir ülkede şurada sigara içme, burada oturma diyerek salgını yönetmek mümkün değildir. Bu yasaklar, “pandemi bahane, toplumsal yaşamı dini ve ideolojik saiklerle dizayn etmek şahane” uygulamalarıdır. Kimse kimseyi kandırmasın! Fabrikalarda işçiler yan yana, minibüslerde insanlar dip dibe, okullarda çocuklar iç içe, AVM’ler, törenler, siyasi mitingler…

Alkol fiyatları, sigara yasağı, 22.00 yasağı ve salgın önlemleri

Alkollü içki fiyatları, sokakta sigara yasağı, 22.00 yasağı ve salgına karşı önlemler

Sigara içmeyen, içki içmeyen veya keyfe keder içen, gece 22.00’dan sonra mutlaka evinde olan birisi olduğumuzu varsayalım. Ki çoğumuzun yaşam biçimi muhtemelen böyledir. Pandemiye karşı önlem adı altında alınan uygulamaya koyulan bazı kararlar, doğal olarak böyle bir yaşam biçimi olan insanları hiç rahatsız etmez. Yani hayatlarını olumsuz olarak etkilemez. Ama bu tip yaşam biçimine sahip insanların salgına karşı alınan “bazı sözde önlemleri” eleştirmelerini daha nesnel ve daha gerçekçi kılar.


Bu bağlamda bazı yasakların pandemiyle doğrudan mücadeleyi değil, onu bahane ederek toplumsal yaşamı düzenlemede bahane olarak kullanılması düşüncesi ve şüphesi hiç de yabana atılacak bir düşünce ve şüphe değildir.

Neden? Çünkü, nasıl alkollü içkilerdeki fahiş vergi artışı doğrudan sağlıkla ilgili değilse, pandemi ile ilgili alınan bazı önlemlerin asıl amacı da doğrudan sağlıkla ilgili olmasa gerekir. Veya sağlıkla ilgili olması yanında, iktidarın siyasal ve ideolojik yaklaşımları ile de ilgili olabilir. (Daha fazla vergi ile insanların alkollü içki kullanması azalmaz. Azalmadığı yaşanarak görülmüştür. Sağlık nedenleri ile alkolde vergi artışı hikayedir. Eğer bu konuda çok hassas ve samimi iseler alkollü içki fabrikalarının kapatılması gerekirdi!)

Keza sokakta sigara yasağı da pandemi ve sağlıkla doğrudan ve çok etkili bir yasak uygulaması değil. Öyle olsaydı sigara tekellerine karşı bu kadar hoşgörülü olunmaz, tütün meselesi konusunda çokuluslu şirketler ile ülke ilişkisi daha farklı konumlarda olurdu.

Zira daha akşam saatlerinde mekanlarının saat 22.00’de kapatılması da aynı şekilde pandemiyi kontrol etmede ve önlemede birincil derecede önemli bir uygulama değil.


Salgının yönetilmesi ve kontrol edilmesi için yapılması gereken öncelikli işlerin neler olduğu ilgili bağımsız sağlık kuruluşlarının her türlü manifesto, bildiri, açıklama ve toplantılarında defalarca açıklandı. Bunun için bulaştıranların saptanması ve kontrolünün sağlanmasının önemi ve gereği anlatıldı (https://www.ttb.org.tr).

Pandemi bahane, toplumsal yaşamı dini ve ideolojik saiklerle dizayn etmek şahane

Söz konusu önlem adı altındaki bazı uygulamalar dolaylı olarak ve küçük ölçekte yarar sağlayacak uygulamalardır. Lakin buna karşın bu uygulamalar sosyal yaşamı kontrol etmeyle ve düzenleme ile ilgili siyasi ve yönetsel uygulamalardır. Yani argo bir ifadeyle “pandemi bahane, toplumsal yaşamı dini ve ideolojik saiklerle dizayn etmek şahane” uygulamalarıdır. Çünkü bu tür uygulamalar esas yapılması gerekenlere ilaveten yapılırsa yarar sağlar ve sonuca katkı sağlar. Aksi halde anlamsız ve amaçsız kalacak salgın önleme çalışmalarından ibaret kalır veya kalmaya mahkumdur.

Kimse kimseyi kandırmasın!

Pandemi ile gerçek anlamda mücadele edilmek isteniyorsa, 14 gün ve daha ideal olanı  2×14 gün, tüm insanların evlerinde olmalarını sağlayarak ve bulaştıranları ayıklayarak bu işi kökünden çözmektir. Ama bunun için söz konusu zamanda insanların kalacakları evleri ve o evlerde hayatlarını idame ettirecekleri koşulları sağlamak gerek.

Dolayısıyla kimse kimseyi kandırmasın. Her gün 80-90 kişinin salgından öldüğü bir ülkede şurada sigara içme, burada oturma diyerek salgını yönetmek ve kontrol etmek mümkün değildir. Bir yanda fabrikalarda işçiler yan yana, minibüslerde insanlar yan yana, okullarda çocuklar yan yana, AVM’lerde insanlar yan yana, açılışlar, törenler, siyasi mitinglerde insanlar yan yana, öte yanda sözünü ettiğimiz palyatif ve asıl çözüm odaklı olmayan uygulamalar.


Özetle, alınan önlemler salgına karşı olması gereken birincil önlemler değildir. Birazcık nesnel ve bağımsız kafa ile düşünen herkesin bunu görmesi gerekir.

Başkan yardımcısından sigara içen gence: Delikanlı, 900 liran var mı?