WhatsApp tarafından açıklanan ve 8 Şubat’ta yürürlüğe girecek olan yeni gizlilik ilkelerine göre Facebook ile veri paylaşımına izin isteyecek. Gerekli onayı vermeyecek olan kullanıcılar, WhatsApp kullanamayacaklar. Veriler Facebook’un yanında şirketin diğer yan kuruluşlarıyla da paylaşılmış olacak.
Verilerini Facebook ile paylaşmayanlar WhatsApp kullanamayacak!
WhatsApp tarafından yapılan açıklamalara göre yeni kullanım koşulları ile gizlilik ilkeleri, 8 Şubat 2021 itibarıyla geçerli olacak. Kullanıcılar WhatsApp üzerinden bir bildirimle bilgilendirilecek ve koşulları onaylamaları istenecek.
Onaylamayan kullanamayacak!
WhatsApp tarafından yapılan resmi açıklamalara göre onayla birlikte kullanıcılarının verileri, artık Facebook ile paylaşılacak. WhatsApp kullanmak isteyen herkes, bu onayı vermek zorunda kalacak alternatif bir seçenek uygulama içersinde yer almayacak.
Facebook ve diğer yan kuruluşlar bilgileri kullanabilecek
WhatsApp’ın internet sitesinde yer alan kullanım şartlarına göre kullanıcılara ait veriler, Facebook’un yanı sıra Facebook tarafından kurulmuş diğer şirketlerle de paylaşılacak.
Whatsapp hangi bilgileri toplayabiliyor?
• Hesap Bilgileri
• Mesajlar
• Bağlantılar
• Durum Bilgisi
• İşlem ve Ödeme Verileri
• Müşteri Desteği ve Diğer İletişimler
• Kullanım ve Kayıt Bilgileri
• Cihaz ve Bağlantı Bilgileri
• Konum Bilgileri
• Çerezler
• Başkalarının Sizin Hakkınızda Sağladığı Bilgiler
• Kullanıcı Şikayetleri
• WhatsApp’taki İşletmeler
• Üçüncü Taraf Hizmet Sağlayıcıları
• Üçüncü Taraf Hizmetleri
Toplanan veriler nasıl kullanılıyor?
- Yan Hizmetler
- Emniyet, Güvenlik ve Bütünlük
- Facebook Şirketleri Hakkındaki İletişimler
- Kurumsal Etkileşimler
Facebook sözünden caydı!
Facebook, 2014 yılında WhatsApp’i 19 milyar dolara satın alırken, yayımladığı blog yazısında, kullanıcıların gizliliğine olan saygılarının DNA’larına işlediğini, ve WhatsApp’in kullanıcılar hakkında mümkün olan en az bilgiye sahip olacağını belirtmişti. Ne olursa olsun prensiplerini değiştirmeyeceklerinin de altını çizmişti.
2016 yılında ise, WhatsApp’in Facebook ile verileri paylaşmaya başlayacağı duyurulmuş, fakat kullanıcılara da bu özelliği kapatma şansını vermişti.
Şimdi 2021 yılına girdiğimiz bu günlerde ise WhatsApp ilk verdiği sözden yaptığı U dönüşünü tamamladı. Uygulamanın yeni koşullarına göre artık kullanıcılar Facebook ile veri paylaşımı özelliğini kapatamayacak. Dahası, bu koşulları kabul etmeyenlerin hesaplarına erişimi kesilecek.
Bazı ülkelerde bu koşullar uygulanmayabilir
Yeni WhatsApp kullanım koşullarının gizliliği ihlalinin boyutları aşikar. Ancak bazı ülkeler bu koşullara uyum sağlamak zorunda değil. Örneğin, Avrupa ülkelerinde uygulanan, gizlilik ve kişisel verilerin korunması konusundaki katı kurallar, WhatsApp’in bu koşulları zorunlu kılmasını engelliyor. Kanada’daki kullanıcılar ise telefonlarında henüz böyle bir bildirim görmediklerini belirttiler.
Ne olmuştu: Cambridge Analytica skandalı nedir?
2014 yılında Cambridge Üniversitesi Profesörü Aleksandr Kogan tarafından ABD seçmeni hakkında ayrıntılı psikolojik profil çıkarmayı amaçlayan bir anket uygulaması geliştirildi ve bu uygulama o dönemde geliştirilen çoğu uygulama ve oyunun yaptığı gibi Facebook bilgilerinize erişim izni istiyordu.
Ve bunu yaparken sadece sizin bilgilerinizi değil arkadaşlarınızın bilgilerini de sizin aracılığınızla topluyordu. Kogan, anket uygulaması için Amazon’un Mechanical Turk (MTurk) projesini kullandı ve bu proje aracılığıyla ankete katılan MTurk kullanıcılarına 1’er dolar ödeme yaptı.
Daha önce Cambridge Analytica ile çalışmış olan Christopher Wylie tarafından paylaşılan bilgiye göre 270 bin kişinin katıldığı bu uygulama, arkadaş bilgilerini de toplayarak yaklaşık 50 milyon kişilik devasa bir kullanıcı bilgisi topladı ve bu uygulama tarafından toplanan tüm veriler Cambridge Analytica’ya satıldı.
Satış işlemi, datayı alıp satmak şeklinde değil de Kogan tarafından kurulan şirketin, Cambridge Analytica ile iş yapan bir başka şirketle anlaşması şeklinde gerçekleşti. 2015 yılında The Guardian tarafından detaylı olarak paylaşılan bu konu oldukça ses getirmişti.
Psikolojik profil detaylarına sahip olduğu 50 milyon kişilik potansiyel seçmen datasını kendi elindeki verilerle birleştiren Cambridge Analytica, o dönemden itibaren birçok farklı başkan adayının kampanyasında bu dataları reklam hedeflemesi amacıyla kullanmaya başladı.
Sadece ABD seçimleriyle sınırlı kalmayan Cambridge Analytica’nın Brexit sürecinde de oldukça etkili olduğu; ABD dışındaki pek çok ülkede de kişi hedefli siyasi reklam kampanyalarında kullandığı öne sürüldü.