İzmir’de esnaf sokağa döküldü: Hınca hınç kongreler yapılırken biz niye kapalıyız?

Erdoğan’ın katıldığı kalabalık AKP Rize Kongresi’nin ardından, aylardır kapalı olan İzmir’de esnaf protesto eylemi yaptı: Hınca hınç kongreler yapılırken biz niye kapalıyız? Pandemiyle alakası yok, sektörü bitirmek istiyorlar!

Esnaf sokağa döküldü: Hınca hınç kongreler yapılırken biz niye kapalıyız?

İzmir’de esnaf eylem yaptı (video aşağıda)

Bornova Küçükpark’ta alkışlı eylem yaparak mekanlarının bir an önce açılmasını isteyen işletmeciler, “Mekancı uyuma, emeğine sahip çık”, “Ses ver, nefes al” sloganları attı. İşletmeciler, “günah keçisi” ilan edildiklerini belirtirken, yasakların pandemiyle alakası olmadığını, sektörün bitirilmek istendiğini savundu.


İzmir’de pandemi nedeniyle iş yerleri aylardır kapalı olan esnaf sokağa döküldü. Özellikle üniversite öğrencilerinin uğrak yeri konumundaki Bornova Küçükpark’ta yer alan çok sayıda kafe ve bar işletmecisi önceki akşam bir araya gelip, mekanlarının aylardır kapalı olmasını protesto etti. Alkışlarla tepkilerini dile getiren işletmeciler, “Ses ver, nefes al” ve “Mekancı uyuma, ekmeğine sahip çık” sloganları attı. Hükümete seslenen işletmeciler, artık dayanacak güçleri kalmadığını, bir an önce dükkanların açılması kararının verilmesini istedi.

“Kapalı olmasına rağmen harç istiyorlar”

ANKA Haber Ajansı’na konuşan Bornova Küçükpark işletmecileri, pandeminin “günah keçisi” ilan edildiklerini dile getirdiler.

Haklarını aramak için Bornova eğlence sektörü işletmecileri olarak İzmir Yeme İçme ve Eğlence Platformu’nu kurduklarını belirten, 12 yıllık işletmeci Mehmet Oğuz, şöyle konuştu:

“Yaklaşık 500 esnafımız var. Çalışanlarıyla birlikte 6 bin civarındayız. Yaklaşık 8-9 aydır kapalıyız. Kiramız, elektriğimiz, suyumuz, vergilerimiz, stopajımız her şey işliyor. Bazı arkadaşlarımız dükkanı kapatmak zorunda kaldı. Mülk sahiplerinden dolayı tahliye kararları geliyor. Elektrik ödenmeyince haciz başlıyor.

Faturayı ödeyemeyince suyu kapatıyorlar. Bu gibi olumsuzluklar var. Her sene bir kere yatırdığımız Tütün ve Alkol Piyasası Denetleme Kurulu ödemesi var. Alkol satışına izin verilmesi için bunu yatırmamız gerekiyor. Mart ayı sonuna kadar ödenmesi lazım.


Bu harç 2 ile 5 bin arasında değişiyor. Kapalı olmamıza rağmen bu ödeme isteniyor. Personel açıkta kaldı. Bir kuruş yardım yok. Toplu taşıma ve pazaryerleri dolu, spor salonları ile AVM’ler açık. Ama biz kapalıyız! Bu bize yapılan tamamen haksızlık ve çok mantıksız.”

“Pandemi ile alakası yok, sektörü bitirmek istiyorlar”

Destek alamamaktan yakınan ve ödemeler nedeniyle mekanını kapatmak zorunda kaldığını belirten bir diğer işletmeci İnanç Al ise sıkıntılarını şu şekilde dile getirdi:

“Ruhsatlarımızda bar ibaresi geçtiği için uzun süre açılamadık. Eylül ayında ruhsat değişikliğine gidildi. Tali faaliyetimize lokanta ibaresini eklettirdik, yine olmadı. Yeni bir genelge ile kapatıldık. İçkili kafeterya ruhsatına başvurup onu aldık. Bu kez de Kasım ayındaki genelge ile yine kapatıldık. Aslında faaliyetimiz lokanta ve restorandaki ile aynı. Aynı hizmeti veriyoruz. 11 ayda 2 ay açık kalabildik. Bu da işe yaramadı.

Mülk sahiplerinin çoğu kira desteği konusunda toleranslı olmadı. Stopajımız, kiramız, elektrik, su, diğer vergi kalemleri hepsi devam ediyor. En sonunda dayanamayıp işletmemi kapatmak zorunda kaldım. Bu kararların kalabalıkla bir alakası yok. Bizim sektörü bitirme çabasındalar gibi. Kongreler devam ederken, otellerde eğlenceler devam ederken, bu kararın pandemiyle alakalı olmadığını gördük.”

“Bahşiş olmayınca ekmek yok!”

Sadece işletmecilerin değil çalışanların da süreçten olumsuz etkilendiğini söyleyen Küçükpark’taki bir kafenin personeli Mevlüt Ölçer de şunları söyledi:


“Mart ayının 15’inde dükkanlar kapatıldı. 3 ay kadar kapalı kaldık. Çalışanlardan bazıları para kazanamadıkları için ayrılmak zorunda kaldı. Bizim sektörde bahşiş diye bir şey var. Müşteri gelmeyince personel de bahşiş kazanamıyor. İşletme sahibi bize destek olmaya çalıştı ancak onun da gücü kalmadı artık. Paket servis yapmaya çalışıyoruz ama zararına oluyor. Nerelerin açık olduğunu ve eğlence hayatının devam ettiğini görüyoruz. Otellerin, otoban kenarındaki yeme içme yerlerinin, devlete ait lokallerin açık olduğunu gördük. Ama bize gelince her yer kapalı oldu.”

İşte İzmir’den görüntüler:

Kafe-bar sektörü ayrımcılığa uğradığını düşünüyor: Yasaklar ideolojik!


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.