Yapay zeka insanların hangi yüzleri çekici bulduğunu öğrendi

Bilim insanları yapay zekaya insanların hangi yüz tiplerini çekici bulduğunu öğretti. Yapay zeka da bu bilgiyi kullanarak, araştırmacıların deneyine katılan kişilerin çekici bulduğu yüzler tasarlamayı başardı.

Yapay zeka insanların hangi yüzleri çekici bulduğunu öğrendi

Finlandiya’daki Helsinki Üniversitesi ve Danimarka’daki Kopenhag Üniversitesi’nden araştırmacılar, insanların ne tür yüz özelliklerini çekici bulduğunu belirlemek için bir deney düzeneği tasarladı.

Deneye katılan 30 kişiden bilgisayar ekranının önüne oturması ve gördükleri bir dizi portreyi incelemesi istendi. Ekranda beliren yüzlerin hiçbiri gerçek insanlara ait değildi. Yaklaşık 200 bin ünlünün fotoğraflarının bulunduğu bir veri kümesinden oluşturulmuş gerçekçi ama yapay portrelerdi.


Katılımcılar bu yüzlere bakarken elektrotlarla donatılmış elastik başlıklar taktı. Araştırmacılar böylece katılımcıların beyin aktivitelerini fotoğraflara baktıkları sırada ölçebildi.

Yapay zeka, çekici yeni yüzler oluşturdu

Araştırmanın yazarlarından, sinirbilimci Michiel Spape deney düzeneğini, “Görüntülere bakmaktan başka bir şey yapmaları gerekmiyordu. Beyinlerinin portrelere yönelik anlık tepkilerini ölçtük” diye açıkladı.

Sinirsel aktiviteye yönelik bu ölçümler, daha sonra GAN ismi verilen yapay zeka sistemi tarafından değerlendirildi. GAN, katılımcıların beynindeki tepkileri, yüzleri ne kadar çekici bulduklarını belirlemek için yorumladı ve bu verileri kullanarak yeni yapay yüzler oluşturdu.

ai yapay zeka yüz şekli

Yapay zeka ve deneklerin zevkleri yüzde 80 oranında örtüştü

Bunun ardından araştırmacılar, ikinci bir deney düzeneği hazırladı. Deneyde yeni yapay yüzler, rastgele oluşturulmuş başka yüzlerle birlikte katılımcılara gösterildi. Yüzleri değerlendiren katılımcıların beyin aktiviteleri de yeniden kaydedildi.


Sonuçlar yapay zeka açısından olumluydu. Yeni portrelerin, deney katılımcılarının tercihleriyle yüzde 80 oranında eşleştiği görüldü. Rastgele oluşturulan portrelerin çekici bulunma oranı ise yüzde 20’de kaldı.

Araştırmacılara göre bu çalışma, küçük çaplı bir araştırma olsa da yapay zeka sistemlerinin, bireylerin içsel değerlendirme süreçlerini ve onları harekete geçiren kriterleri belirleyebildiğini göstermesi açısından son derece önemli.

Spapé, “Çekiciliği değerlendirmede başarılı olması özellikle önemli” dedi ve ekledi:

Yapay zeka, çekicilik gibi kişisel ve öznel olan bir kriterde başarıya ulaşabiliyorsa algılama ve karar verme gibi diğer bilişsel işlevlerde de test edilebilir. Makinelerin klişeleri veya örtük önyargıları ortaya çıkarabilmesini ve bireysel farklılıkları daha iyi anlamasını sağlayabiliriz.


Kaynak:

İnsan taklidi yapan yapay zeka, bir hafta boyunca fark edilmeden felsefe yaptı


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.